Açıklanan bu Kanun ve Yönetmelik hükümleri ışığında dava konusu olaya bakılacak olursa; davacı tarafından 08.12.2007 tarihinde satın alınan bilgisayarın ... süresi içinde 3 kez ekranının açılmaması arızası nedeniyle yetkili servise götürüldüğü, ... süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle bu arızaların maldan yararlanamamayı sürekli kıldığı, bilgisayarın halen serviste olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, mahkemece az yukarda açıklanan yasa ve yönetmelik hükümleri gereğince bedel iadesi şartlarının oluştuğu dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA,14.7.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asıl dava, taraflar arasında ihtilafsız olan mal tesliminden dolayı malın ayıplı olduğu iddia edilerek nakte çevrilen teminat mektup bedellerinin iadesi; karşı dava ise sözleşmenin feshi ile bedel iadesi ve sözleşme konusu teslim edilen kumaşların davacıya iadesine ilişkindir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, sözleşmenin feshi, ödenen iş bedelinin iadesi istemleriyle açılmış, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı iş sahibi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilâmı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Taraflar arasındaki 21.08.2007 tarihli kütük ev yapımına ilişkin sözleşme bedel karşılığıdır....
Mahkemece, davanın davalı tarafından davacıya 2008 yılında satışı yapılan tekstil yazılımı ve ekipmanlarından hukuki ayıp çıkması nedeniyle malın davacının elinden alınmasından kaynaklı sözleşmenin feshi ile satış bedelinin tahsili istemine ilişkin olduğunu, davaya konu davacıya satışı yapılan bilgisayar yazılım ve ekipmanlarının 2008 yılında satışının yapıldığı TBK.’nun 231. maddesine göre davacının ayıba karşı hakkını kullanabilmesi için teslimden itibaren 2 yıllık bir süre içinde bu talebini ileri sürmesi gerektiği ancak davacının 6 yıl ürünü kullandıktan sonra bu talebini ileri sürdüğü öte yandan davacının 8 iş günü içinde ayıp ihbarında bulunduğu yönünde yazılı bir belgede dosyaya sunmadığı, malın ayıplı devrinde davalı satıcının ağır bir kusurunun da söz konusu olmadığı gerekçesiyle, davanın hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
SAVUNMA: Davalı ... vekili, haksız ve kötü niyetli olarak açılmış olan davanın reddini ve tüm yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davacı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur. Davalı ... vekili, haksız ve kötü niyetli olarak açılmış olan davanın reddini ve tüm yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davacı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur. İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuksal niteliği itibariyle, ticari satım konusu aracın ayıplı çıktığı iddiası ile aracın geri alınarak bedelin iadesi istemine ilişkindir. Uyuşmazlık araçtaki ayıbın gizli ayıp olup olmadığı ve ayıbın niteliği ile sözleşmenin feshine bağlı bedel iadesi şartlarının oluşup oluşmadığı konularında toplanmaktadır. Tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilmek üzere bilirkişi heyeti tarafından bizzat yerinde ve araç üzerinde incelemeler yapılarak, gerekli testler tatbik edilerek belirlenen uyuşmazlık noktaları kapsamında rapor tanzim edilmiştir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava; davalıdan satın alınan mobilyaların ayıplı olduğu iddiasına dayalı sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkindir....
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; tüketicinin ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemiyle açtığı davada, somut olayın özelliklerine göre bedel iadesine karar verilmesinin taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesini bozar mahiyette olduğu ve iyi niyet kuralları ile bağdaşmayacağı, bu nedenle tüketicinin diğer seçimlik haklarından ayıp oranında bedel indirimi ve ücretsiz onarım isteme haklarının da değerlendirilmesi gerektiği yönündeki bozma kararına uyulmasının ayıplı mal bedelinin iadesine karar verilememesi yönünde davalı taraf lehine kazanılmış hak doğurup doğurmadığı noktasında toplanmaktadır. Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle kazanılmış hak kavramına kısaca değinilmesinde fayda vardır. Mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nda (HUMK) ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu’nda (HMK) “usuli kazanılmış hak” kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır....
KARAR Davacı, davalıdan 2007 yılında 0 km olarak aldığı aracı, 2013 yılında satılığa çıkardığında, aracın tavan kısmında doğrultma ve boyama yapıldığının anlaşıldığını, bu gizli ayıp nedeniyle aracın davalıya iadesine ve ödediği bedelin faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının davasının kabulü ile, davalı şirketten alınan aracın iadesi ile bedeli olan 27.419,39 TL'nin iade tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, ayıp iddiasına dayalı olarak tüketicinin açtığı seçimlik hakların kullanılması istemine ilişkindir....
Dava konusu ürün garanti süresi içinde (2 yıl veya 1000 çalışma saati hangisi önce dolarsa)meydana gelen arıza nedeniyle onarım için davalıya teslim edilmiş olup,satıcıya teslim ayıp ihbarı sayıldığından süresinde ayıp ihbarında bulunulduğunun kabulü gerekir.Davalı vekili ürünün periyodik bakımlarının yaptırılmadığını ileri sürmüş ise de satış tarihinden 5 ay sonra ve 77.96 saatlik çalışmadan sonra ana ekipmanlarda önemli miktarda arıza meydana geldiği panel ve akünün tümüyle değiştirildiği anlaşılmakla ürünün amacına uygun olmadığının kabulü gerekir....
- K A R A R - Davada davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesine ilişkin anlaşma yapıldığını, davacının sözleşmenin 8.maddesi gereği 140.000,00TL nakit para ödediğini, ayrıca davalının adına Ankara 3.İcra Müdürlüğünün 2012/7708E. Sayılı dosyası aracılığıyla hesabına 90.000,00TL ödeme yaptığını ancak davalının sözleşmede taahhüt ettiği gibi KKİS’ye konu arsanın üzerindeki hacizleri kaldırarak tapuda kendisine devretmediğini belirterek sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesi ile birlikte yaptığı masraflar ve mahrum kaldığı kârı talep ve dava etmiştir. Davalı vekili ise, aralarındaki sözleşmenin geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşmeye dayanılarak talepte bulunulmayacağını, ayrıca davacı tarafından kendilerine ödenen bir bedel bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....