Aracın davacı tarafından 27/04/2012 tarihinde satın alındığı da göz önünde bulundurulduğunda araçtan yararlanmayı sürekli engelleyecek ayıbın bulunmadığı, davacının halihazırda aracı kullanmaya devam ettiği, yukarıdaki Yargıtay ilamlında da vurgulandığı üzere karşılıklı menfaatler dengesi ile hukukun temel prensibi olan hakkaniyet kuralları değerlendirilerek davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin reddi gerekmiş ve davacının terditli taleplerinden olan ayıp bedelinde indirim talebi doğrultusunda ayıp bedeli olan 20.000,00TL'nin kabulüne karar vermek gerektiği..." belirtilerek davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin reddine, davacının ayıp oranında bedelden İndirim talebinin kabulü ile uyuşmazlık konusu araçta tespit edilen ayıp bedeli 20.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine’ karar verilmiş, verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
ayıplı olduğu iddiasını kabul etmediklerini ve bu nedenle misli ile değişim yapılmayacağını bildirmişlerdir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin kurduğu hükmün yerinde olmadığını, davacının ayıp ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğini, dosya kapsamında alınan raporun otomotiv sektöründe uzman bilirkişi olmadığı, araçta üretimden kaynaklı bir ayıp bulunmadığı, bununla birlikte davacının onarım hakkını kullandığı, araçtaki sorunun tamamen giderildiği, aracın misli ile değişim yönünde hüküm tesis edilmemesinin hukuka aykırı olduğu, onarılacak bir arıza için misli ile değişim kararı verilmesinin Türk Medeni Kanunun 2.maddesine aykırılık teşkil ettiği, iddia edilen arızanın gizli ayıp niteliğinde olmadığı gerekçesiyle istinaf talebinde bulunduğu görülmüştür....
M.223 ile belirlenen ayıp ihbar sürelerine itibar edilemediğini, davacının taleplerinin zaman aşımına uğramış olduğundan davanın usulden reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin diğer davalı ... Ltd. Şti. tarafından reddedildiğini beyan ederek, davanın hem husumet hem de esas bakımından reddini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir. Davalı ... Tic....
davanın kabulü ile dava konusu aracın aracın tüm borçlarından arındırılarak davalılara iadesine ve davalı tarafça aynı özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya verilmesine karar verilmiştir..." şeklinde belirtilen gerekçeler ile Davanın kabulü ile, davacı tarafından 11/2/2020 tarihli fatura ile satın alınan 34 XX 269 plaka sayılı DACİA marka 2019 model SANDERO STEPWAY 1.5 BLUE DCI 95 BG tipindeki K9KU872D329203 motor ve UU1B88 şasi numaralı ayıplı aracın tüm borçlarından arındırılarak davalılara iadesi ile, davalı tarafça aynı özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya verilmesine, Dava konusu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün olmaması halinde 2004 sayılı İİK'nın 24'üncü maddesi gereğince işlem yapılmasına, dair karar verilmiştir....
Mahkemece, dava konusu aracın yargılama aşamasında üçüncü kişiye satılmış olması sebebiyle ve davacının seçimlik hakkını aracın misli ile değişim şeklinde kullandığını bu nedenle de davacının uhdesinde bulunmayan araç ile ilgili misli ile değişim yönünde karar verilemeyeceğinden bahisle davanın konusuz kaldığı belirtilerek esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür. Dava konusu aracın yargılama devam ederken el değiştirdiği hususu tarafların kabulündedir. Davacı misli ile değiştirilmesini talep ettiğine göre, davacının artık taraf ehliyetinin bulunduğundan söz edilmez. Yargılama devam ederken aracın el değiştirtiği gözetilerek davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmektedir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/415 D.İş sayılı dosyasında tespit davası açıldığını, araçta fabrikasyon hatası olduğunun ve gizli ayıplı olduğunun tespit edildiğini, davalı şirket ile yapılan görüşmede aracın değiştirme teklif edildiğini ancak sonuç alınamadığından bahisle dava konusu aracın ayıpsız benzeri ile değiştirilmesine, bu talebin kabul edilmemesi halinde ayıp oranına denk gelen değerin tespitine ve temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte belirsiz alacak niteliğinde olmak üzere şimdilik 100,00TL'nin taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı vekili; öncelikle davanın zamanaşımına uğradığını ve davanın zamanaşımından reddi gerektiğini, davanın süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığını bu nedenle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerektiğini ayrıca davanın üretim hatasına dayalı olarak ayıp nedeni ile misli ile değişim talebi ile açıldığını, aracın satıldığı dönemde müvekkili şirketin " ......
ile değişim değil, en fazla ayıp oranında bedel indirimine neden olabileceğini savunarak davanın reddini istemiştir....
misli ile değiştirilmesini, bunun mümkün olmaması halinde ise iadesi ile araç için ödediği bedelin ödeme gününden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline ve uğradığı mağduriyetin giderimi için 10.000,00-TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiş; yargılama devam ederken davalı ......
davalıdan ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır....