Somut olayda hukuki ihtilaf alıcının satılandaki ayıp nedeni ile "ayıpsız misli ile değişim" seçimlik hakkının kullanıp kullanamayacağı noktasındadır. Davaya konu aracın 06.04.2013 tarihinde teslimi esnasında davacının ayıpları farketmesi üzerinde aracı teslim almaktan imtina etmiş ve davalılara 08.04.2013 tarihinde ihtarname göndermiş olması karşısında, ayıp ihbarının süresinde yapıldığı görülmüştür. Her ne kadar "Bedel iadesi veya ayıpsız misli ile değişim talebinin hakkaniyete aykırı olacağı, değer kaybı tutarı ile araç bedeli arasındaki farkın gözetilmesi gerektiği" savunulmuş ise de; davacının teslim öncesi fark ettiği hasar ve diğer ayıplar nedeniyle aracı bu haliyle kabul etmek zorunda olmadığı, satın alınan ürünün sıfır km. motorlu araç olmasının aracın her yönüyle ayıpsız olmasını gerektirdiği, davacının ilk andan itibaren iradesinin aracı teslim almamak yönünde olduğu da gözetildiğinde, TBK.227/4 maddesinin olayda uygulanma imkânının bulunmadığı kabul edilmelidir....
Maddesi: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E. 2005/4- 487 K. 2005/553 T: 05.10.2005 sayılı kararında: anlaşılacağı üzere dava konusu talep zamanaşımına uğramış olduğundan davanın usulden reddi gerektiğini davacı talebi, hak-nesafet kurallarına ve hakkaniyet ilkesine aykırılık, taraflar arasındaki hak ve menfaat dengesinde orantısızlık teşkil ettiğinden ve ayrıca aracın ayıpsız misli ile değişiminde imkansızlık olduğundan, davacı aracın ayıpsız misli ile değişimini talep edemeyeceğini 6502 sayılı yasanın 11/1 ve 11/3 maddesine göre; aracın misli ile değişim talebinin, "imkân varsa” ve "orantısız güçlükleri beraberinde getirmiyorsa" şartına bağlı olduğu, dolayısıyla aracın ayıpsız misli olmadığı durumda, davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin yerine getirilmesinin imkansız olduğu ve yasal olarak mümkün olmadığının ortada olduğunu 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 227. maddesi uyarınca da; ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını kullanabilmesi, "imkan varsa" şartına bağlandığını Alıcının...
Davacının davalıdan satın aldığı aracın defalarca servise götürüldüğü halde onarılmadığı, arızanın sürekli tekrarlandığı, otomobilin üretimden kaynaklanan gizli ayıplı olduğu ve ayıbın devam ettiği, davacının değişim talebini noter ihtarı ile davalıya bildirmesi ile ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını kullandığı anlaşılmaktadır. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunun 246 kıyas ve 227 maddelerinde ayıp halinde alıcının seçimlik hakları açıkça düzenlenmiştir. Davacının 6098 Sayılı yasa gereği ayıpsız misli ile değişim hakkı mevcut olup araçtaki arıza nedeni ile aracın mevcut hali ile kullanılmasının tehlike arz ettiği, ve ayıbın esasa etkili nitelikte olduğundan misli değişim talebinin kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir." gerekçesi ile "Davanın Kabulüne" karar verilmiş ve verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Mahkemece bozma ilamına uyularak, dosyaya kazandırılan bilirkişi raporunda tarafların tüm itirazlarının değerlendirildiği, sonuç itibariyle dava konusu araçta gizli ayıbın söz konusu olduğu ve davacının misli ile değişim talebinin yerinde olduğunun belirtildiği, zira aynı sorun nedeniyle iki yıllık garanti süresi içerisinde 8 kez servise gidildiği, buna rağmen sorunun halen devam ettiği, aracın ilk kullanımında bu sorunun oluşmadığı ve belirli müddet sonra ortaya çıktığı, bu nedenle gizli ayıbın olduğu, davacının bu sorunu ilk bakışta ve rutin muayene ile bulamayacağının anlaşıldığı, süresinde ayıp ihbarında bulunulduğu, davalının ayıptan dolayı sorumlu olacağı, dava konusu aracın üst segment araç olması nedeniyle davacının dava konusu araçtan üst düzeyde konfor ve performans beklentisi içerisinde olmasının doğal olduğu, dava konusu aracın araç çalışırken ve fren yapıldığında sarsıntı yapıyor olmasının davacının araçtan beklediği konfor düzeyini oldukça düşürdüğü, bu nedenle misli ile...
satış bedelinin düşük gösterildiğini, 34 XX 477 plakalı aracın satımından sonra 09.10.2016 tarihinde arızalandığını bunun üzerine 10.09.2016 tarihinde BMW yetkili servisi EVO Otomobile çekici ile götürüldüğünü ve aracın fanının arızalı olduğunun bildirildiğini, aracın 07.10.2016 tarihinde aracın yetkili servisten teslim alındığını, yaşanan bu süreç boyunca maddi ve manevi zararlarının doğduğunu, 34 XX 477 plakalı aracın ayıplı olduğunun tespitinin, ayıplı aracın davalıya iadesi ile aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep ve dava etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, taraflar arasında satışı gerçekleştirilen ticari aracın ayıplı olması (6098 sayılı TBK'nın 219.maddesi) ve ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkının (TBK 227/4 maddesi) kullanılması istemine yöneliktir. Eldeki davada 6098 Sayılı TBK.’nun bu konudaki 223. maddesi (818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 198. maddesi) uygulanacaktır. Anılan maddeye göre, alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 01.03.2022 tarihli bilirkişi heyeti raporu hükme esas alınarak, davaya konu araçta görülen boya hatasının gizli ayıp niteliğinde olup üretimden kaynaklandığı, ayıp nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybının 46.455,42 TL olarak hesaplandığı, söz konusu ayıbın araçta önemli ölçüde değer kaybına yol açtığı, bu nedenle davacının misli ile değişim hakkını kullanmasının hakkaniyete uygun olduğu, öte yandan davacı tarafından yapılan ekspertiz ve noter masrafı toplamının ise 876,45 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, davaya konu aracın davacı tarafça tüm takyidatlardan arındırılmak suretiyle ayıpsız misli ile değişimine, 876,45 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Otomotiv İthalat ve Dağıtım AŞ vekili, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davacının ayıp ve ihbar yükümlülüğünü usulünce yerine getirilmediğini, üretimden kaynaklanan ve hukuken ayıp olarak nitelenebilecek her hangi bir kusur bulunmadığını, davacının onarım hakkını kullandığını, misli ile değişimin yasal unsurlarının oluşmadığını, davacının araç kullanımından elde ettiği faydaları ve hasarları nedeniyle meydana gelen değer kaybını iade etmesi gerektiğini, talep edilen tazminat miktarının ve faizin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı .......
, bagaj kapağında meydana geldiği iddia edilen arıza basit onarım ile giderilecek nitelikte olduğundan misli değişim kararı verilmesi edinme arasında dengeyi bozucu nitelikte olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Aracın davacı tarafından 27/04/2012 tarihinde satın alındığı da göz önünde bulundurulduğunda araçtan yararlanmayı sürekli engelleyecek ayıbın bulunmadığı, davacının halihazırda aracı kullanmaya devam ettiği, yukarıdaki Yargıtay ilamlında da vurgulandığı üzere karşılıklı menfaatler dengesi ile hukukun temel prensibi olan hakkaniyet kuralları değerlendirilerek davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin reddi gerekmiş ve davacının terditli taleplerinden olan ayıp bedelinde indirim talebi doğrultusunda ayıp bedeli olan 20.000,00TL'nin kabulüne karar vermek gerektiği..." belirtilerek davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin reddine, davacının ayıp oranında bedelden İndirim talebinin kabulü ile uyuşmazlık konusu araçta tespit edilen ayıp bedeli 20.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine’ karar verilmiş, verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....