Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.Ş. ile ... ...vekilleri; davacının iddia ettiği ayıbın basit bir muayene ile ortaya çıkabilecek açık ayıp olup, gizli ayıp niteliğinde olmadığını,bu itibarla, davacının süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunmadığını, öncelikle aracın değerini veya ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran ayıp varlığı ve bunun kullanımdan doğup doğmadığının tespitinin gerekeceğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir....

    İlk derece mahkemesince makine mühendisi bilirkişi ile keşif yapılarak bilirkişi raporu alındığı, bu bilirkişi raporunda, aracın 09.11.2017 tarihinde 138.000 km'de servise gitmiş olduğu, 02.02.2018 tarihli araç muayenesinde ise 120.065 km'de olduğu, aracın kilometresinin 02.02.2018 tarihinden önde düşürülmüş olduğu, kilometre düşürme işleminin aracın davalının adına kayıtlı olduğu dönemden önce yapılmış olduğu, aracın gizli ayıplı olarak satılmış olduğu, gizli ayıp nedeniyle aracın ayıpsız misli ile arasındaki farkın 13.600,00 TL olduğu belirtildiği, bu bilirkişi raporuna binaen davacı vekilinin 19/04/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile sözleşmeden dönme hakkı yerine ayıp oranında indirim hakkını kullanmak istediği, söz konusu satış nedeniyle araçtaki gizli ayıplardan kaynaklanan 13.600,00 TL maddi tazminat talep ettiği görülmüştür. Uyuşmazlık satın alınan aracın alım-satım işlemi esnasında ayıplı olup olmadığı noktasındadır....

    Somut olayda; davacı alıcı tarafından davalı satıcıdan 09/07/2018 tarihinde 85.000 TL bedel ile satın alınan 34 XX 640 plakalı aracın satış sonrası ayıbının ortaya çıkması üzerine seçimlik haklardan ayıp oranında indirim şekliyle maddi tazminat ve ayrıca manevi acı karşılığı manevi tazminat talepleriyle açılan davada mahkemesince nispi metoda göre maddi tazminat yönüyle nispi metoda göre belirlenen ayıp bedeli yönünden kabule, manevi tazminat talebi yönünden redde ilişkin kurulan hüküm taraf vekillerince yukarıda ayrıntılarıyla belirtilen sebeplerle istinaf edilmiştir. Davalı vekilinin istinaf sebepleri yönünden yapılan incelemede; Ayıp ihbarının yapılmadığına yönelik sebebin 6098 sayılı TBK’nun ayıba karşı tekeffül hukuki kurumunu düzenleyen 219 ve devamı maddelerine bakmak gerekir. Davacı 6098 sayılı TBK 219 ve sonraki ayıba karşı tekeffül maddeleri hükümlerine göre davalıdan tazminat istemekte haklıdır....

    Aldırılan bilirkişi raporunun yasal, yeterli, denetime elverişli olduğu görülmüş, aracın satış bedeli 14.500,00- TL olarak kabul edildiğinden, bu bedel dikkate alınarak ayıp oranında satış bedelinden indirim talebi bakımından nisbi metoda göre yapılan hesaplamaya itibar edilmiş, buna göre davacının 2.420,00 TL ayıp oranında satış bedelinden indirim talep edebileceği düşünülmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 29/03/2011 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/09/2020 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. - KARAR - Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; davalı ...'...

      Mahkemece 2007 yılında verilen ilk kararda, 14 istasyonda tek vardiya işçi çalıştırılmış olabileceği varsayımıyla ayıp nedeniyle uğranılan zarar talebinin 126.819,84 TL’lik kısmının kabulüne hükmedilmiş, iş bedelinin iadesi talebine ilişkin ise herhangi bir hüküm kurulmamıştır. Taraf vekillerinin temyizi üzerine mahkemenin bu ilk kararı Dairemizin 2008 tarihli ilamıyla, iş sahibinin ayıp nedeniyle uğradığı zararın miktarı konusunda hükme esas alınan bilirkişi raporuyla delil tespit dosyasına sunulan bilirkişi raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi ve ayıbın ağırlığı belirlenerek ulaşılacak sonuca göre iş bedelinden indirim yapılması veya bedelin tümden iadesine dair bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur....

        A.Ş'ye bildirdiğini, ancak davalılar tarafından olumlu geri dönüş yapılmadığını belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile araçtaki ayıp oranında satış bedelinden indirim yapılarak indirim bedelinin 1.000,00 TL'si ile TTK 227 uyarınca tazminat olarak 1.000,00 TL olmak üzere şimdilik 2.000,00 TL bedelin 29/08/2020 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA : Davalı ......

          CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından teslim edilen malzemelerin bir kısmının ayıplı olduğunu ancak müvekkilinin üstlendiği işin ivedi olması nedeniyle ayıplı malları kullandığını, davacı tarafın şifahen ayıbı telafi edeceklerini bildirdiğini, bu nedenle faturaların muhasebe kayıtlarına işlendiğini, bedelde indirim konusunda mutabakat sağlanabileceğini savunarak davanın reddini istemiştir. III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A....

            Ayıp ihbarının yapılması ise şekle bağlı olmadığından şahit ifadeleriyle de ayıp ihbarının yapıldığı ispatlanabilir. Herne kadar mahkemece ayıp ihbarının yapılmadığı kabul edilmiş ise de dinlenen şahitlerin ifadelerinden süresinde ayıp ihbarının yapıldığı anlaşıldığı gibi sözleşmenin garanti başlığı altında, makinaların imalât hatalarına karşı 1 yıl süreyle garantili olduğu belirtildiğinden ve dava da garanti süresi dolmadan açıldığından olayda ayıp ihbarının yapıldığının kabulü gereklidir. Yani davalının ayıp ihbarının yapılmadığına ilişkin savunmasına itibar olunamaz. Bu nedenle mahkemece işin esasına girilerek eserin kabul edildiği gözetilip, bedelden indirilmesi gereken miktar ve buna bağlı olarak geç teslim ve sözleşmedeki kapasitenin sağlanamamasından dolayı oluşan zarar ve ziyan BK’nın 360/2.maddesi doğrultusunda değerlendirilip karara bağlanmalıdır....

              Bu durumda mahkemece yapılacak iş; davacıya HMK 31. madde hükmü gereğince talep miktarlarını 40.000,00 TL üzerinden kalem kalem açıklatmak ve 6100 sayılı HMK'nın 281/3 maddesi gereğince maddi gerçeğin ortaya çıkması için yeniden oluşturulacak konusunda uzman teknik bilirkişi kurulundan yukarıda açıklanan şekilde makinelerdeki ayıp nedeni ile indirim gereken bedeli, nispi metot yöntemi ile hesaplattırmak, iş bedelinin tamamı ödenmediği de dikkate alınarak ödenmeyen kısmı ayıp bedelinden mahsup etmek, hükmedilecek bir miktar kalır ise bozmadan sonra ıslah yapılamayacağı da dikkate alınarak HMK'nın 26. maddesi gereğince taleple bağlılık ilkesi gereği hüküm kurmaktan ibarettir....

                UYAP Entegrasyonu