niteliğinde olduğu, ayıplı imalat nedeniyle iş sahibinin bedelde indirim hakkı olduğu ve piyasa rayiçleri ile 10.890,00....
Sulh Hukuk Mahkemesinin-----sayılı dosyasıyla hava yastıklarının açılmamasının ayıp nedenli olup olmadığının tespitinin istendiğini, yapılan incelemede aracın ayıplı olduğunun tespit edildiğini, ------firmasının daha önce bir kısım araçlarını hava yastığı sorunları nedeniyle çağırdığını, ancak internet üzerinden basit bir aramayla anılan firma araçlarıyla alakalı hava yastığı açılmamasıyla ilgili pek çok şikayet olduğunu, dolayısıyla hava yastığı açılmaması halinin, davalı şirket için yaygın bir ayıp olduğunu, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla, ayıp oranında bedel indirim bedeli olarak 1.000TL'nin 08.09.2009 (aracın ilk tescil tarihi) tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı tarafın davalıya gönderdiği ihtarname ile seçimlik hakkını satış bedelinden indirim şeklinde kullandığı anlaşılmıştır. Taraflar arasında imzalanan bila tarihli sözleşmede, ürünlerin teslim tarihinin belirlenmemesi, ihtarnamede ürünlerin geç teslim edildiğinin ileri sürülmesi, davalı tarafın süresinde ayıp ihbarı yapılmadığı yönünde bir savunmamasının olmaması nedeniyle, ---- ihtarnamesi ile yapılan ayıp ihbarının süresinde yapıldığı kabul edilmiştir. Mahkememizden alınan ve delil tespit raporu ile uyumlu olan bilirkişi raporuna göre, davalı tarafından davacıya teslim edilen ve bedeli davalıya ödenen ürünlerin sözleşmeye uygun olmadığı, önemli ayıpların gizli ayıp niteliğinde olduğu, ayıpların giderim bedelinin ----- edildiği anlaşılmıştır....
Davacının ayıp iddiaları ile ilgili araştırma yapılmamıştır, zaten buna da uyuşmazlık bakımından gerek yoktur çünkü eldeki dava hizmet sözleşmesinde ayıplı ifa nedeniyle sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi yahut bedelde ayıp miktarınca indirim yapılması gerekçesi ile menfi tespit davası değildir. Yani davacı dava dosyamızda ayıplı ifa nedeniyle ne menfi tespit davası açmıştır ne de ödediği bedelin istirdatını istemiştir. Davacı sözleşmede kararlaştırılan bedeli ödememiş, borcu sıfırlamak için reklamasyon faturası düzenlemiştir. Bu reklamasyon faturası onu yargılamamız bakımından alacaklı konuma getirmez. Dolayısıyla davacının ayıp iddialarının araştırılması ancak bu safhadan sonra menfi tespit yargılamasının konusu olabilecektir. Eldeki dava davacı tarafça düzenlenen 07/06/2018 tarih A376543 numaralı 10.455,50 TL bedelli faturadan kaynaklandığından ve bu fatura dolayısıyla davacı davalıdan alacaklı olmadığından davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.11.2009 gününde verilen dilekçe ile sözleşmenin feshi, senetlerin iptali, tazminat ve istirdat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere Dairemizin bozmaya ilişkin ilam içeriği ve mevcut bilirkişi raporlarında davacının ancak Borçlar Kanununun 249/2 maddesindeki bedel indirim talebinde bulunabileceğinin saptanmasına, ancak davacının bedelde indirim istememesine, kira sözleşmesinde yazılan senetlerin kira bedeline karşılık verildiğinin anlaşılmasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine...
Dava, dava konusu bağımsız bölümün ayıplı olduğu iddiasına dayalı bedelde indirim istemine ilişkindir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/07/2020 NUMARASI : 2019/254 ESAS - 2020/245 KARAR DAVA KONUSU : Ayıp Nedeniyle Bedelde İndirim KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu verilen yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : Dava konusu Samsun ili, Atakent TOKİ, 8532 ada, 3 parsel, C-2 Blok , 15 nolu konutu satın aldığı, ancak müvekkilin aldığı konutta zaman içerisinde dairelerin içinde tavan , duvar , taban döşemelerinde ve taşıyıcı duvarlarda çatlakların oluştuğunun gözlemlendiği ve durumun tespiti için Samsun Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/40 değişik iş sayılı dosyası ile tespit edildiğini, söz konusu çatlakların davalı kurumun ağır kusurun ile gizlenmiş ayıp niteliğinde olduğunu, bu nedenle ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesine dair davalıya ihtar gönderildiğini, davalı iaderin yazı cevabında...
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2020 NUMARASI : 2019/182 ESAS - 2020/341 KARAR DAVA KONUSU : Ayıp Nedeniyle Bedelde İndirim KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu verilen yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu Samsun ili, Atakent TOKİ, 8532 ada, 3 parsel, C-2 Blok, 10 nolu konutu satın aldığı, ancak müvekkilin aldığı konutta zaman içerisinde dairelerin içinde tavan, duvar, taban döşemelerinde ve taşıyıcı duvarlarda çatlakların oluştuğu gözlemlendiği ve durumun tespiti için Samsun Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/40 değişik iş sayılı dosyası ile tespit edildiğini, söz konusu çatlakların davalı kurumun ağır kusurun ile gizlenmiş ayıp niteliğinde olduğunu, bu nedenle ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesine dair davalıya ihtar gönderildiğini, davalı iaderin...
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/113 D.İş sayılı delil tespiti dosyasında, kumaşlarda gizli ayıp olduğu belirtilmiş ise de, sadece felicia isimli kumaşın incelendiği rapor içeriğinden anlaşılmakla, ne kadar kumaşın incelendiği belirtilmediğinden, diğer kumaşlar ise incelenmediğinden, tespit raporuna itibar edilmesinin mümkün olmadığı, davalının ayıp iddiasını ve ayıp iddiasına bağlı olarak, teslimatta gecikme yaşandığını iddiasının da ispatlanamadığı, ilk derece mahkemesince itirazın kaldırılmasına karar verilmesi yerinde olduğu, davalı tarafça süresi içerisinde depo emri yerine getirildiğinden, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
DAVA KONUSU : Tazminat KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....