Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı sözleşmeden dönülerek bedel iadesi istemli olarak açılmış, yargılama sırasında davacı vekili seçimlik haklarını değiştirerek ayıp oranında indirim bedeline hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı; görev ve yetki itirazlarında bulunarak araçta gizli ayıp bulunmadığını, aracın km'siyle davalının oynamadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır." denilmektedir.Somut olayda, davacı tarafından dava konusu aracın ayıplı olması sebebiyle satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini mümkün olmadığı taktirde ayıp oranında satış bedelinden indirim yapılmasını talep ettiği anlaşılmaktadır....
28/03/2022 tarihli ıslah dilekçesinde TBK m.227 kapsamında aracın ücretsiz onarımı taleplerini ıslah ederek ayıp oranından bedelden indirim haklarını kullanmak istediklerini beyan etmeleri üzerine alınan makine bilirkişi raporunda nispi metoda göre yapılan hesaplama sonucunda davacının talep edebileceği ayıp oranında indirim bedelinin 5.628,01 TL olduğu anlaşılmış olup dosya davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Mahkemece davalının ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı, ihbarda bulunmuşsa süresinde olup olmadığı araştırılmadan süresinde ayıp ihbarı yapılmışsa bilirkişiden sistemin ayıplı olup olmadığı ve niteliği konusunda rapor alınmadan, bu konularda değerlendirme yapılmadan hüküm kurulması doğru olmamıştır. Yapılacak iş, öncelikle davalı iş sahibine süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu kanıtlaması için imkân tanınmasından, bu konuda davalı tanıklarının dinlenmelerinden, ayıp ihbarının yapıldığı ve süresinde olduğu kanıtlandığı takdirde, konunun uzmanı bilirkişiyle yerinde keşif yapılarak ve kurulan sistem çalıştırılarak, sistemde ayıp bulunup bulunmadığının, ayıp sözkonusuysa eserin tamamen reddini mi, yoksa bedelde indirimi mi gerektireceğinin belirlenmesinden, tespit dosyası ve mahkemece alıan rapor arasındaki iş bedeli yönünden olan çelişki de giderilerek, sonucuna göre değerlendirme yapılıp karar verilmesinden ibarettir. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir....
Davalılar, davacıya tam ve eksiksiz olarak dairesinin teslim edildiğini, ayıp ve eksik bulunmadığını, kaldı ki ayıp ihbar mükellefiyetinin de süresinde yerine getirilmediğini savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulü ile 2.000,00-TL'nin dava tarihinden, 15.492,00-TL'nin ıslah tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm; davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, satış esnasında sunulan projede ve tanıtımlarda belirtilen ancak bunlara uygun olarak yapılmayan veya eksik yapılan işler nedeni ile davacının satın aldığı konutta oluşan değer kaybının ödetilmesi talebine ilişkindir. Davalılar, ayıp ve eksik bulunmadığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir. Davacı tüketici olduğuna göre, tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK)’un 4. maddesinde yer almaktadır....
Ancak; 1-Salt zemin üstü varlıkların kamulaştırma bedellerinin tespiti için 4650 Sayılı Yasayla değişik Kamulaştırma Yasasının 10.maddesine dayalı olarak açılan davalarda, davaya konu yapının/yapıların bedelinin tespitinde, anılan yasanın 11.maddesinin h bendi hükmü uyarınca tüm nitelik ve unsurların mahkemece resen belirlenmesi gerektiği, bunun için hak sahibi tarafından ayrıca maddi hata davası açılmasına gerek olmadığı dikkate alınmadan, mahkemeyi veya davanın taraflarını bağlayıcı niteliği de olmayan kıymet takdir raporundaki ölçümler esas alınarak düşük kamulaştırma bedeline hükmedilmesi, 2-Kıymet takdir komisyonu raporunda yapıların enkazının mal sahiplerine bırakıldığına ilişkin bir açıklama yapılmamış ve enkazdan dolayı bedelde bir indirime gidilmemiş, yargılama sırasında da enkazın mal sahipleri tarafından alındığı ileri sürülmemiş olduğu halde, mahkemece resen yapılan hesapla ve yasal dayanağı da gösterilmeden, yapılar için belirlenen bedelde indirim yapılması, Doğru görülmemiştir...
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, ayıplı ifa sebebiyle doğan zararın tazmini için açılan bu davanın kısmi dava olarak açılmasının mümkün olmadığını, davacının 2012 yılından beri teslim aldığı mallarda muayene ve ihbar yükümlülüğüne uymadığını, satılan malda ayıp bulunmadığını, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 227 nci maddesi gereği satılanın onarılması veya bedelde indirim talep edebilecek olan davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanarak dava değerinin tamamını isteyemeyeceğini, davacının satılandan elde ettiği menfaatleri de mahsup etmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, kendi adına vekaleten eşinin davalıdan 2. el araba satın aldığını, bu araba karşılığında davalıya 31.500 tl ödediğini, ancak daha sonra arabayı sigorta ettirmek istediğinde aracın kazalı olduğunu ve daha önce pert kaydı olduğunu öğrendiğini, ancak davalının bu hususları kendisine söylemediğini belirterek, araçtaki ayıp nedeniyle satış bedelinden indirim ile maddi ve manevi tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava eser sözleşmesine dayalı imalat bedelinin ödenmesi istemiyle açılmış, davalı eserin ayıplı yapılması nedeniyle kabule icbar edilemeyeceğinden söktüklerini belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece, ayıp tutarı iş bedelinden mahsup edilmiş, ayrıca kalan alacaktan, sökülen malzemenin davalı uhdesinde bulunması nedeniyle BK.nın 42. maddesi uyarınca takdiren indirim yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi...
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava dilekçesinde de açıkça kabul ve beyan ettiği üzere müvekkiline borçlu olduğunu, müvekkilinin edimini kararlaştırılan sürede tamamlayamadığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin sözleşme çerçevesinde teslimini gerçekleştirdiğini, davacı tarafın alacak ve tazminat taleplerinin reddi gerektiğini, davacı tarafın sözleşmeden dönmesinin hukuken ve fiilen mümkün olmadığını, sözleşmeye konu tüm makine ve ekipmanların kusursuz ve eksiksiz şekilde davacı tarafa teslim edildiğini, müvekkili tarafından davacı aleyhine... 13 ATM'nin 2021/655 esas sayılı dava dosyası ile mahkememiz dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat olması nedeniyle dosyanın... 13 ATM'nin 2021/655 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini belirtmiş ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinin feshi nedeniyle ödenen bedelin iadesi , terditli olarak bedelde indirim ve kar mahrumiyeti için belirsiz...