Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. … DAVANIN KONUSU : Dava; 16/06/2012 günlü, 28325 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Görev Yerleri İtibarıyla Vergi Müfettişleri Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin iptali istemiyle açılmıştır. YARGILAMA SÜRECİ : İşbu davada, Danıştay İkinci Dairesinin 27/03/2018 günlü, E:2016/7197, K:2018/1998 sayılı kararı ile dava konusu Yönetmeliğin 19. ve 20. maddelerinin iptali istemi yönünden davanın reddine, Yönetmeliğin 19 ve 20. maddeleri dışındaki maddelerinin iptali istemi yönünden ise davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....

    SUÇ : Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme HÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığına TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu, ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü: I. HUKUKÎ SÜREÇ 1. Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığının 23.01.2015 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçundan kamu davası açılmıştır. 2. Eskişehir 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.06.2015 tarihli kararı ile sanık hakkında suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçundan beraatine karar verilmiştir. 3. Yargıtay 8....

      Davalılar, açılan davanın haksız olduğunu, aracın gizli ayıplı olmadığını ve aracın yenisi ile değiştirme şartlarının oluşmadığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, davalıdan satın aldığı aracın gizli ayıplı olması nedeniyle eldeki davayı açmış, dava açmadan önce .... Tüketici Mahkemesi 2011/23 D....

        Dosya kapsamının incelenmesi neticesinde davalının değişimi yapılan koltuk takımının davacıya tesliminin ardından bu koltuk takımının ayaklarında var olan ayıbın davacı tüketici tarafından davalıya bildirimi üzerine bu parçalar üzerinde onarım gerçekleştirilmiş olduğu, dikişe ilişkin ayıba dair davalıya bu aşamada bir bildirim yapılmamış olup buna ilişkin talebin daha sonra davalı satıcıya iletildiği savunması karşısında; bu açık ayıba ilişkin ihbarın süresinde yapılmış olduğunun ispatı davacı yana düşmektedir. Davacı tarafın üçlü koltukta bulunan bu ayıbı ihbar süreleri içerisinde davalıya bildirdiğine dair dosya arasında delil bulunmamaktadır. O halde, mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile kabulü cihetine gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

          "İçtihat Metni" İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Kamuya ait veya özel suların mecrasını değiştirme, tehdit HÜKÜMLER : Mahkûmiyet Davadan usulüne uygun yargılama sürecinde haberdar edilmeyen suçtan zarar gören Maliye Hazinesi'nin gerekçeli kararın tebliği üzerine kamuya ait veya özel suların mecrasını değiştirme suçundan verilen mahkumiyet hükmünü temyiz ettiği anlaşıldığından, anılan Kurumun 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca kamuya ait veya özel suların mecrasını değiştirme suçundan verilen hüküm yönünden yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu yapılan ön incelemede tespit edilmiştir....

            İdare Mahkemesince, Danıştay İkinci Dairesinin 11/12/2019 günlü, E:2016/11433, K:2019/7127 sayılı bozma kararına uyularak verilen temyize konu kararıyla; davacı açısından, eş durumu özrü yönünden Görev Yerleri İtibarıyla Vergi Müfettişleri Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 15. maddesinde belirtilen şartların oluşmadığı anlaşıldığından, davacının yer değiştirme talebinin reddine ilişkin davaya konu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

              Asliye Ceza Mahkemesinin 13.05.2015 tarihli kararıyla sanığın taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçundan 3.000,00 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına; tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme suçundan ise 2 yıl 6 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, hak yoksunluklarının uygulanmasına, suça konu eşyaların müsaderesine karar verilmiştir. II. TEMYİZ SEBEPLERİ Sanığın temyiz istemi somut bir nedene dayanmamaktadır. III. OLAY VE OLGULAR Dava konusu olay; mağdurların patlayıcı maddenin infilak etmesi nedeniyle yaralanması üzerine başlatılan soruşturmada sanığın evinde usulüne uygun şekilde yapılan aramada ele geçirilen patlayıcı maddeleri yapmak ve evinde bulundurmak suretiyle atılı tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme suçunu işlediği iddiasına ilişkindir. IV. GEREKÇE A....

                "; "Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarda Gözönünde Bulundurulacak Hususlar" başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasında, "Yer değiştirme suretiyle atanmalar, Devlet Memurlarının dengeli bir şekilde dağılımını sağlamak için öğrenimi, uzmanlığı, iş tecrübesi, mesleki bilgisi gibi özellikleri ile boş kadro durumu gözönünde bulundurularak kurumlarınca hazırlanan bir plan dahilinde yapılır....

                  Mudurnu Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.11.2015 tarihli kararı ile sanık ... hakkında kamuya ait veya özel suların mecrasını değiştirme suçundan, 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendi uyarınca beraat kararı verilmiş, sanık ... hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin birinci ve dördüncü fıkraları, 62 nci maddesi uyarınca 2.100,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş, sanık ... hakkında kamuya ait veya özel suların mecrasını değiştirme, mala zarar verme ve hakkı olmayan yere tecavüz etme suçlarından 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a-c) bentleri uyarınca beraat kararları verilmiştir. II. TEMYİZ SEBEPLERİ Katılanın temyiz istemi bir nedene dayanmamaktadır. III. GEREKÇE A....

                    Aksi takdirde, bu hükmün yaptığı gönderme sebebiyle aynı yasanın 249. maddesi uyarınca kiracının kiralayanın ayıba karşı tekeffül borcu sebebiyle bazı hakları kullanması söz konusu olur. O halde davalı, gerek icra takibine itiraz dilekçesinde gerekse mahkemede yaptığı savunmalarında ayıplı teslimi nedeniyle kira bedelinden indirim istediğini, itiraz ettiği takip konusu alacağın bir kısmını bunun için alıkoyduğunu bildirdiğinden bu savunma üzerinde durulmalıdır. Hasılat kira sözleşmesinde kiralayanın ayıba karşı sorumlu tutulmasında aranan en önemli koşul kiracının ayıp ihbarında bulunmasıdır. Kiracının ayıp ihbar bildirimi kiralayana ayıba karşı tekeffül sebebiyle haklarını kullanacağını bildirmesi demektir. Ancak belirtilmelidir ki ayıp, meydana çıkınca kiracı aktin sonunu beklememeli, ayıpları makul bir süre içerisinde kiralayana ihbar etmelidir....

                      UYAP Entegrasyonu