"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından asıl davanın reddi ve karşı davanın kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece davacı-karşı davalı erkek tarafından eylemli ayrılık hukuki sebebi uyarınca Türk Medeni Kanunu 166/4 maddesi hükmüne dayanarak açılan boşanma davasının reddine, davalı-karşı davacı kadın tarafından zina hukuki sebebi uyarınca Türk Medeni Kanunu 161. madde hükmüne dayanarak açılan boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir....
Bu maddeye göre ayrılık süresinin bitiminde eşler arasında ortak hayat yeniden kurulamamışsa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir., 2011/1148 karar sayılı ilamı ile taraflar için hükmedilen bir yıllık ayrılık kararının bitiminden itibaren tarafların ortak hayatı yeniden kuramadıkları sabit olup her iki taraf da TMK m.172/2'ye göre dava açma hakkına sahiptir. Mahkece davalı-karşı davacı erkeğin davası da kabul edilmeli ve boşanmanın sonuçlarını düzenlerken ilk davada ispatlanmış olan olaylar ve ayrılık süresinde ortaya çıkan durumlar göz önünde tutulmalıdır (TMK m.172/3). O halde, mahkemece davalı-karşı davacı erkeğin davasının da kabulü gerekirken reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/01/2019 NUMARASI : 2017/74 ESAS - 2019/32 KARAR DAVA KONUSU : Eylemli Ayrılık Nedeni ile Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; Aydın 2....
Davalı/k.davacı cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalı tarafından açılmış olan davanın tüm fer’ileri ile birlikte reddine, kendi açmış olduğu davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni boşanmalarına, 15.000 TL maddi, 35.000 TL manevi ve dava süresince 1000 TL tedbir/yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; asıl dava ile karşı davanın kısmen kabulüne, tarafların TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, aslı davada talep edilen manevi tazminat talebinin reddine, karşı davada talep edilen maddi ve manevi tazminat talebinin reddine, davalı/k.davacı kadın lehine 500 TL tedbir/yoksulluk nafakasına hükmedilmesine karar verilmiştir....
Yapılan yargılama sonunda da "Tarafların ayrı yaşamaya müstahik ilan edilmesine, ayrılık süresince müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, davacı kadın ve çocuk yararına belirlenen miktarda nafaka ödenmesine" karar verildiği ve verilen bu kararın da kesinleştiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca dava ayrılık davası (TMK.md.171) olmayıp, ayrı yaşamakta haklı olan kadın ve çocuk yararına tedbir nafakası hükmedilmesi ile geçici olarak tedbiren velayetin davacı anneye bırakılarak baba ile kişisel ilişki kurulmasına (TMK.md. 197/1-2, 185/3, 186/3, 327/1, 329/1) ilişkindir. Karar evliliğin devamı süresince mahkemece eş ve çocuk yararına alınan önlemlere ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Ayrılık, Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davalı-davacı kocanın Elazığ Ağır Ceza Mahkemesinin 2005/612-163 esas ve karar sayılı kararıyla 9 yıl 2 ay hapis cezasıyla cezalandırıldığı anlaşılmaktadır. Ceza hükmünün kesinleşip kesinleşmediği, kesinleşmiş ve cezasının infazına başlanmış ise; kendine vasi tayin edilip edilmediğinin tespiti ile, vasi tayin edilmiş ise kararın vasiye tebliği ile temyiz süresinin beklenilmesinden sonra dairemize gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 26.12.2011 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki boşanma davasının yapılan muhakemesi sırasında velayetin tedbiren babaya verilmesine dair ara kararına itirazın reddine dair 05.05.2015 tarihli karar davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim davanın devamı süresince özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır (TMK.m.169). Yargılama devam ederken bu madde uyarınca verilen tedbir kararları asıl hükümden ayrı ve bağımsız olarak tek başına temyizi kabil olmayıp, ancak esas hükümle birlikte temyiz edilebilir. Bu sebeple temyiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Temyiz dilekçesinin yukarıda gösterilen sebeple REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 12.10.2015 (Pzt.)...
Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 08.07.2013 gün ve 2011/19791 Esas, 2013/20772 Karar sayılı kararı ile “somut olayda; davalı alt işveren, ihale süresinin bitimi nedeni ile yeni projede görevlendirileceklerinden bahisle işçilere duyuru yapılması hususunda asıl işverene başvurduğu, bu duyuru ve noter vasıtası ile yapılan davetlere rağmen davacı işçinin, ihale süresinin bitiminde şirket merkezine gitmeyip, 17 ve 18.07.2009 tarihlerinde devamsızlık yaptığı ayrıca devir olgusuna dayalı olarak daha sonraki alt işverende de çalışmasını sürdürmediği, işçinin devamsızlığının haklı herhangi bir gerekçeye dayanmadığı gibi, iş yeri devrinin işçiye iş akdini fesih imkanı da tanımadığı, bu durumda, davalı işverenin devamsızlık nedeni ile iş akdini feshi haklı nitelikte olup yanılgılı değerlendirme ile kıdem ve ihbar tazminatları taleplerinin reddi gerekirken kabulünün hatalı olduğu” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı - karşı davalı vekili yasal süresinde sunduğu 25.05.2018 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; karşı dava harcının süresinde yatırılmadığını, müvekkiline yüklenen kusurların daha önce gerçekleşen olaylar olduğunu, ilk derece mahkemesinin kadının davasını TMK m. 166/3 olarak kabul ettiğini, ancak kusur araştırması yaptığını belirterek talepleri gibi karar verilmesini istemiştir. Davalı - karşı davacı vekili yasal süresinde sunduğu 24.05.2018 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarının çok az olduğunu belirterek talepleri gibi karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE: Asıl dava; eylemli ayrılık hukuki sebebine (TMK 166/son) dayalı boşanma; karşı dava eylemli ayrılık hukuki sebebine (TMK 166/son) dayalı boşanma ve ferîleri istemine ilişkindir....
Aile Mahkemesince herhangi bir yetki itirazı talebinde bulunulmadan resen yetikisizlik kararı verildiği boşanma davalarında yetkinin kamu düzenine ilişkin olmayıp resen verilemeyeceği gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda; tarafların UYAP sistemi üzerinden yapılan MERNİS adresi araştırmalarında her iki tarafın da Türkiye'de ikamet adresi bulunmadığı K.K.T.C'de ikamet ettikleri anlaşılmıştır. Dava evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayanan boşanma davasına yöneliktir. Tarafların ...'da ikametleri bulunmadığı anlaşılmakla Türk Medeni Kanunun 168. maddesi gereğince boşanma veya ayrılık davalarında yetkili mahkeme eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir....