WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, katkı payı alacağı istemine ilişkindir. Çorlu 1. Aile Mahkemesince, boşanma istemiyle birlikte açılan davada, tarafların boşanmalarına, 12.618.-TL'lik işten ayrılma tazminatı yönünden ayırma kararı verilmesine karar verildikten sonra, tazminat talebi yönünden yeni esasa yapılan kayıt sonucunda, davanın alacak davası olduğu ve BK'ya göre çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Çorlu 3....

    Ayrılma payı, ayrılmayla ortaklık ilişkisinin kesilmesi ve ortağın ortaklıktaki katılımının sona ermesi sebebiyle, payının karşılığı olarak ortaklık mal varlığından payına düşen kısma ilişkin alacak hakkını ifade eder. Ayrılma payı hesaplanırken payın gerçek değeri esas alınır.( 6102 sayılı TTK’nın 636/3 ve 641/1. maddeleri) Ayrılma payının gerçek değer üzerinden belirlenmesi limited ortaklıklarda geçerli eşit işlem ilkesinin özel bir uygulaması niteliğindedir. Gerçek değer, iki aşamalı bir hesaplama yöntemiyle belirlenir. İlk olarak, işletmenin değerinin hesaplanması gerekir. Bu ilk aşama geçildikten sonra, ayrılan ortağın ortaklıktaki payının nominal değeri esas alınarak ayrılma payı hesaplanır. Ayrılma payının gerçek değeri hesaplanmadan önce işletmenin gerçek değerinin belirlenmesi gerekir....

    Tasfiye haline giren şirketin hukuki varlığı tasfiye sonucunda sona ereceğinden ve sonucunda ayrılma akçesi ödeneceğinden davacı tarafça haklı nedenlerle çıkma için dava açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Davacı taraf tasfiye sonucunda şirket ortaklığından ayrılacak ve varsa kendisine ayrılma payı ödenecektir. Dolayısıyla tasfiye işlemlerine ilişkin hukuki sorunlar için her zaman dava açmakta hakkı olan davacının bu davasının hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      ektirilmiş olan yaklaşık 5.000 dönümlük arazideki ekin ayrılma sırasında henüz biçilebilecek yetişkinlikte olmadığından ekinlerin tamamının davalı şirket tarafından biçtirilerek satılması, yapılacak masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın davanın tarafları arasında eşit şekilde paylaşılmasının kabul edildiğini, tüm ekinleri biçtirerek satmış olan davalı şirketin müvekkili şirkete ödemesi gereken 1/2 payı ödemediğini ileri sürerek, HMK’nin 107. maddesi gereğince şimdilik, 100.000,00 TL ekin bedeli alacağının 09/10/2011 tarihinden yürütülecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

        , davacının kâr payı alacağına ilişkin olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000,00 TL'nin şirket tahsilini talep etmiştir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı tarafından davalılar aleyhine açılan şirket yöneticisinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat, kar payı alacağı, ortaklıktan çıkma ve ayrılma akçesinin ödenmesi istemine ilişkindir. HMK'nın 115/1 maddesi gereğince Mahkemeler dava şartının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. HMK 137 ve devam maddeleri gereğince dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılır. Mahkeme ön incelemede; dava şartlarını ve ilk itirazları inceler, uyuşmazlık konularını tam olarak belirler, hazırlık işlemleri ile tarafların delillerini sunmaları ve delillerin toplanması için gereken işlemleri yapar, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda onları sulhe veya arabuluculuğa teşvik eder ve bu hususları tutanağa geçirir....

            Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 19.11.2012 tarih ve 4836 E., 6773 K. sayılı ilamıyla, usulüne uygun erteleme kararı olmadığından uyuşmazlığın esası incelenip 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 17/1. ve anasözleşmenin 15/1. maddeleri hükümleri uyarınca tespiti gereken çıkma payı alacağı ile ilgili bilirkişi raporu alınıp sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği belirtilerek bozulmuştur....

              Ancak, istinaf mahkemesince davalı şirketin feshinin önlenmesi bakımından davacının ayrılma akçesi karşılığında şirketten çıkarılması şeklinde bir karar verilmesi somut olaya daha uygun olacağının düşünülmemesi doğru olmamıştır. Fakat dosyada mevcut bilirkişi raporu, ayrılma akçesinin belirlenmesi yönünden yeterli ve hükme esas alınacak nitelikte değildir. İstinaf mahkemesince davacının bu rapora itirazları dikkate alınarak, şirket taşınmazların değerinin keşfen belirlenmesi, davacı ortağın şirkete borcu olup olmadığı, davadışı ortağın şirketten alacağı olup olmadığı hususlarının bilirkişilere saptattırılarak sonuç itibariyle uygun bir bedel karşılığında davacı ortağın davalı şirketten çıkarılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davalı şirketin feshine karar verilmesi ve bu kararın Dairemizce onanmasını doğru bulmadığımızdan saygıdeğer çoğunluğun kararına muhalifiz....

                Dosyanın incelemesinde; davacı muris Salih Alyüz'ün %10 sermaye payı ile davalı şirketin ortağı olduğu, 24/07/2019 tarihli olağanüstü genel kurulun 5. gündem maddesi kararı ile ortaklıktan ayrılma talebinin diğer ortaklar tarafından kabul edildiği, davacının eldeki dava ile ortaklıktan ayrılmasına rağmen ayrılma akçesinin ödenmediği gerekçesiyle eldeki davayı açtığı, davalının davaya cevap vermedikleri, ilk derece mahkemesince bilirkişi heyetinden 30/03/2021 tarihli rapor ile 06/09/2021 tarihli ek raporun alındığı, raporlarda davacının sermaye payının %10 kabul edilmesi halinde ayrılma akçesi alacağının 3.652.598,53 TL, 24/07/2019 tarihli olağanüstü genel kurulun sermaye arttırımına ilişkin 3. maddesi sonrasında oluşan sermaye durumu dikkate alındığında davacının sermayesinin %0307 ve ayrılma akçesinin 1.144.590,27 TL olduğunun belirtildiği, davacının 29/04/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 3.652.598,53 TL olarak ıslah ettiği, tarafların 30/03/2021 tarihli bilirkişi raporuna...

                Mahkemece, davacının sermaye payını aldığı ve tüm ortakların adi ortaklığın feshini istedikleri gerekçesi ile adi ortaklığın feshine ve tasfiyesine, davacının ortaklıktan ayrılma payı talebinin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2010/4623-5649 2-Davacı, ortağı olduğu “... ve ortakları” adi ortaklığının feshi ve tasfiyesi ile ortaklık payını talep etmiş; davalılar ise, adi ortaklığının daha önce tarafların anlaşması ile son bulduğunu, davacının kendisine düşen payı fazlasıyla aldığını savunmuşlardır....

                  UYAP Entegrasyonu