Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanmaya çalışıldığı üzere; 1- Davacı kocanın tüm istinaf istemleri ile davalı kadının 2 nolu bent dışında kalan istinaf istemlerinin yukarıda 1 nolu bentte gösterilen nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun madde 353/1- b.1 hükmü gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE, 2- Davalı kadının istinaf isteminin yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK. 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜYLE, kararın kusur belirlemesine ilişkin gerekçesinin 2.bentte gösterildiği şekilde DÜZELTİLMESİNE, hükmün TÜMÜYLE KALDIRILMASINA yerlerine gerekçeye uygun aşağıdaki şekilde yeni hüküm OLUŞTURULMASINA, "1- DAVANIN REDDİNE, 2- Davalı kadının tedbir nafakası talebinin KISMEN KABULÜ İLE, tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla dava tarihinden hükmün kesinleşmesi tarihine kadar geçerli olmak üzere aylık 600,00 TL tedbir nafakasının davacı kocadan alınarak davalı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE, 3- Karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan...

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanmaya çalışıldığı üzere; 1- İstinaf konusu edilmeyerek kesinleşen ve istinaf konusu edilmekle birlikte reddedilen konularla ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA, 2- Davacı kadının tüm istinaf istemleri ile davalı kocanın 2 nolu bent dışında kalan istinaf istemlerinin yukarıda 1 nolu bentte gösterilen nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun madde 353/1- b.1 hükmü gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE, 3- Davalı kocanın istinaf isteminin yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK. 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜYLE, hükmün 2,3,4 nolu bentlerinin KALDIRILMASINA yerlerine gerekçeye uygun aşağıdaki şekilde yeni bentler OLUŞTURULMASINA, yerine yeni bent oluşturulmasına karar verilmeyen hüküm fıkralarının AYNEN MUHAFAZASINA, "2- Davacı kadının tedbir nafakası isteminin KISMEN KABULÜ ile; Dava tarihinden itibaren ve tahsilde tekerrüre neden olmamak kaydı ile ret hükmü kesinleşinceye kadar davacı kadın için aylık 500,00- TL tedbir nafakasının davalı...

Açıklanan nedenlerle; davalının tam kusuru nedeniyle taraflar arasında müşterek hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabit olmakla olayların akışı karşısında bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine ve de evlilik birliğinin devamında taraflar ve toplum (kamu) için bir fayda kalmadığı anlaşıldığına göre, esas davanın kabulüne karar verilmiştir." şeklindeki gerekçeyle, "Davanın KABULÜ ile; tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları TC kimlik numaralı Deniz Ağırbaş'ın velayatinin davacı anneye verilmesine, Velayeti davacı anneye verilen çocuk ile davalı baba arasında, şahsi ilişki tesisine, Velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk için 28/04/2020 tarihinde takdir edilen 1.300 TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesine kadar devamına kararın kesinleşmesine müteakip aylık 2.000,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak...

Mahkemece yapılan yargılama sonunda, "davacı kadının kendisi için talep etmiş olduğu tedbir nafakasına dair talebin kısmen kabulü ile bu dava tarihinden geçerli olmak üzere lehine aylık 500,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmedilen tedbir nafakasının, ilki hükmün kesinleştiği tarihten bir yıl sonra başlamak üzere her yıl ÜFE deki geçmişe dönük bir yıllık artış oranında artırılmasına, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının yanında bulunan tarafların müşterek çocukları Emirhan Elçiboğa ve Muhammet Furkan Elçiboğa için talep etmiş olduğu tedbir nafakasına dair talebinin kısmen kabulü ile her bir çocuk için dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 500,00'er TL den toplam aylık 1.000 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmedilen tedbir nafakasının, ilki hükmün kesinleştiği tarihten bir yıl sonra başlamak üzere her yıl ÜFE deki geçmişe dönük bir yıllık...

Davacı kadın, dava dilekçesinde Mehmet Efe'nin doğumundan kısa bir süre sonra tarafların yeniden ayrı yaşamaya başladıklarını dile getirmiş ayrı yaşamaya haklı bir sebep ileri sürmemiştir. Mahkemece tanık Emine'nin beyanına itibar edilerek davalı kocanın sebepsiz yere davacı ve çocuklar ile bir arada yaşamaktan kaçındığı, davacıyı müşterek konuttan gitmeye zorladığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar vermiştir. Davacı kadının tanık Emine'nin bahsettiği olayı dilekçesinde yer vermediği , ayrı yaşamaya haklı bir sebep ileri sürmediği halde Mahkemece kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmiş ise de , davalı kocanın istinafı olmadığından bu husus eleştirilmekle yetinilmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, kadın yararına ve çocuk yararına takdir edilen tedbir nafakalarının boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar devam edeceğinin anlaşılmasına göre, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı - karşı davalı kocanın ve davalı - karşı davacı kadının istinaf istemlerinin 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b.1 maddesi gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİ gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanmaya çalışıldığı üzere; 1- İstinaf konusu edilmeyerek kesinleşen ve istinaf konusu edilmekle birlikte reddedilen konularla ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA, 2- Tarafların yukarıda 2 ve 3 nolu bentler kapsamı dışında kalan istinaf itirazlarının yukarıda 1. bentte gösterilen nedenlerle 6100 sayılı HMY.nin 353/1- b-1 maddesi gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE, 3- Tarafların kusur belirlemesine ilişkin istinaf isteminin yukarıda 2.bentte gösterilen nedenlerle AYRI AYRI KABULÜ ile, HMY. 353/1- b-2 maddesi gereğince kararın kusura ilişkin gerekçesinin yukarıda 2....

Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Tedbir nafakasında eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katkıda bulunmaları gerekir (TMK Md. 186/son). Davacı eşin ekonomik durumunun davalı (kocadan) daha iyi olması veya davacının çalışması davalı (kocayı) tedbir nafakası yükümlülüğünden kurtarmaz. Ortak giderlere (elektrik, su, telefon, kira, yakıt parası vs.) katılma yükümlülüğünü tamamen ortadan kaldırmaz. Bu durum sadece nafaka miktarının takdirinde etkili olabilir. Davacı kadının gelirinin bulunması ona tedbir nafakası bağlanmasını engelleyici bir hal değildir. Böylece "hakkaniyet" ilkesine uygun bir nafaka tespit edilebilir (TMK. Md. 4)....

GEREKÇE : Dava; davacı kadın yönünden ayrı yaşamakta haklılık sebebine dayalı ve yanında bulunan müşterek çocuk lehine tedbir nafakası isteğine ilişkindir....

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanmaya çalışıldığı üzere; 1- İstinaf konusu edilmeyerek kesinleşen ve istinaf konusu edilmekle birlikte reddedilen konularla ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA, 2- Tarafların yukarıda 2,3,4 nolu bentler kapsamı dışında kalan istinaf itirazlarının yukarıda 1. bentte gösterilen nedenlerle 6100 sayılı HMY.nin 353/1- b-1 maddesi gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE, 3- Tarafların istinaf isteminin yukarıda açıklanan nedenlerle AYRI AYRI KABULÜ ile, HMY. 353/1- b-2 maddesi gereğince kararın 2, 3, 6 nolu bentlerinin KALDIRILMASINA, yerine aşağıdaki şekilde yeni bentler OLUŞTURULMASINA, yerine yeni bent oluşturulmasına karar verilen kısımları dışındaki hüküm fıkralarının AYNEN MUHAFAZASINA, "2- Davalı karşı davacı kadının tedbir nafakası isteminin kısmen kabulü ile; Dava tarihinden itibaren ve tahsilde tekerrüre neden olmamak kaydı ile boşanma hükmü kesinleşinceye kadar aylık 750,00- TL tedbir nafakasının kocadan alınarak kadına verilmesine, fazlaya...

UYAP Entegrasyonu