WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Somut olayda; davacı, ayrı yaşamakta haklılık iddiasına dayalı olarak tedbir nafakası istemektedir. Davalı (koca) tarafından açılan boşanma davası, davacı (kadına) atfı kabil bir kusur bulunmadığından redle sonuçlanmıştır. Eşini birlikte yaşamaya ikna etmek davalı kocanın yükümlülüğündedir. ./.. Mahkemece, yukarıdaki yasal düzenlemeler çerçevesinde, tarafların halen ayrı yaşadıkları gözetilerek, davacının geçimi için gerekli, davalının geliri ile orantılı olacak şekilde, TMK.'nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi de gözetilerek, uygun bir miktarda nafakaya hükmedilmelidir. Yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde davanın reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından tarafların istinaf isteminin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİ gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    in bağımsız açtığı nafaka davası kısmen kabul edilmiş, müşterek çocuk için 2.500,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, davacının sabit ve düzenli geliri olması nedeniyle nafaka talebi reddedilmiştir. Davalı davacı ...'un açtığı boşanma davası da reddedilmiş, bu davada davacı-davalı kadın yararına ara kararı ile hükmedilen 500,00 TL tedbir nafakasının ise, karar tarihine kadar devamına karar verilmiştir. Hükmün taraflarca temyizi üzerine, Dairemizce, sair temyiz itirazlarının reddine, davacı-davalı kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmemesi yönünden mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. Dosya kapsamına göre; davacı kadının ".... Kuyumculuk"ta %20, "..." isimli Kuyumculuk'ta ise %98 hisse sahibi olduğu, bu şiketlerde part time olarak çalıştığı ve aylık 1.500,00 TL ücret aldığı anlaşılmaktadır. Müşterek çocuk için de 2.500,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiği düşünüldüğünde, kadının tedbir nafakası talebinin reddedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

      İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı- karşı davalı koca, kusur belirlemesi, yararına hükmedilen tazminatların miktarı, çocuk için tedbir -iştirak nafakası isteminin reddi, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı- karşı davacı kadın, kusur belirlemesi, koca yararına hükmedilen tazminatlar, kendi tazminat isteklerinin reddi, tedbir nafakasının miktarı, yoksulluk nafakasının reddi ve velayet yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından tarafların istinaf isteminin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİ gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, davanın Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış boşanma davası olduğu, mahkemenin gerekçesinde de nitelendirilmenin bu yönde olduğu, hükümde TMK'nın 166/1 maddesi yerine 161/1 yazılmasının mahallinde her zaman düzeltilebilir maddi hata olduğunun anlaşılmasına göre inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı kadının ve davalı kocanın istinaf istemlerinin 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİ gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, kadın için dava tarihinden boşanma hükmü kesinleşinceye kadar tedbir nafakasına hükmedildiğinin anlaşıldığı, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından tarafların istinaf isteminin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİ gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Maddesi de dikkate alınarak, davanın kısmen kabulüne ve davacı T1 lehine uygun bir tedbir nafakası takdirine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. " şeklindeki gerekçe ile "Davanın KISMEN KABULÜNE, Dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davacı lehine aylık 2.300,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine" karar verilmiştir....

      Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya karar verilerek davanın kabulü "gerekçesi ile; "Davanın KABULÜ ile; tarafların 166/1 maddesi gereğince BOŞANMALARINA, Müşterek çocukları BÜŞRA ile BUSE 'nin velayetinin davacı anneye verilmesine, Ramazan reşit olduğundan velayet hususunda karar verilmesine yer olmadığına, Velayeti anneye verilen BÜŞRA ve BUSE ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, 17/09/2019 tarihinde davacı kadın için hükmedilen 200,00 TL tedbir nafakasının 150,00 TL arttırılarak 350,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına, Müşterek çocuklar Büşra ve Buse için taktir edilen 200,00 TL tedbir nafakasının 100,00'er TL arttırılarak ayrı ayrı 300,00' er TL den toplamda 600,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacının tazminat talebinin TMK m. 174 şartları oluşmadığından maddi ve manevi tazminat talebinin REDDİNE,"karar verilmiştir....

      nafakasının davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle "davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine" karar verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu