Şayet iş belirtilen derecede ayıplı değilse bedelinden tenzil (bedelden indirim) isteyebilir. Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporuyla davalı tarafça yapılıp davacıya teslim edilen ve iade faturası ile davalı yükleniciye iade edilen kumaşların haslık derecelerinin düşük ve çok düşük olması nedeniyle gizli ayıplı olduğu saptanmıştır. Dinlenilen davacı tanıklarının beyanları ile de ortaya çıkar çıkmaz ayıp ihbarının yükleniciye yapıldığı, giderilmemesi üzerine 13.02.2002 tarihli ihtarnamenin keşide edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda gizli ayıbın varlığının sabit olması ve ayıp ihbarının süresinde yapılmış olması nedeniyle eserin sahibi tarafından kullanılamayacak ve kabule icbar edilemeyecek derecede kusurlu olup olmadığı veya bedelden tenzilin gerekip gerekmediği ve davacının istemekte haklı olduğu alacak miktarı konusunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak davanın sonuçlandırılması gerekir....
Eksik ve kusurlu işler bedeli mahkemece hüküm altına alındığından ve hükmedilen bu bedelden götürü bedelin ödenmeyen kısmının mahsubu yapılmadığından, eldeki davada götürü bedelden ödenmeyen kısım olan 21.700,00 TL’nin hüküm altına alınması gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 550,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 22.01.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Eser, kararlaştırılan götürü ücretten daha fazla masraf ve emekle meydana çıkarılsa bile, yüklenici kural olarak götürü bedelin artırımını isteyemeyeceği gibi daha az masraf ve emekle yapılmış olsa da iş sahibi bedelden indirim yapılmasını talep edemez. Somut olaya gelince; yapılan keşif sonucu düzenlenen 27.02.2009 tarihli bilirkişi raporunda eserdeki ayıpların nitelikleri açıklanmış, parasal karşılığı ise 6.000,00 TL olarak belirtilmiştir. Ayıplı işlerin tümü, davalının sözleşmeyle yapımını üstlendiği iş kalemlerine ilişkindir. 05.06.2008 keşide tarihli ve 5.000,00 TL bedelli çek de iş bedeline karşılık verildiğinden, eserin bedeli olarak artık bu çekin ödenmesi gerekmez. Ne var ki, davacı kararlaştırılan götürü bedel olan 86.000,00 TL’nin 83.000,00 TL’lık bölümünü ödediğinden, eserdeki ayıplı işler sebebiyle davalıya 3.000,00 TL borçludur....
-TL kira parası getirebileceği tespit edilmiş olup, Mahkemece bu bedelden davalının eski kiracı olduğu gözetilerek %5- % 20 oranında hakkaniyete uygun bir miktarda indirim yapıldıktan sonra kira bedelinin tespiti gerekirken, yazılı şekilde düşük miktarda hak ve nesafet indirimi yapılarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Borçlar Yasası’nın 360. maddesi uyarınca eserin ayıplı olması halinde iş sahibi eserin reddi ile bedelin iadesini isteyebileceği gibi ayıbın derecesine göre bedelde indirim yapılmasını isteyebilir. Oysa bilirkişi raporunda bu hususta bir inceleme yapılmış değildir. Sözleşmede ayıplar için garanti verildiğinden garanti süresince iş sahibinin ihbar yükümlülüğünden sözedilemez. O halde mahkemece yapılması gereken iş ayıbın derecesini bilirkişiye yeniden incelettirmek, eserin tümüyle reddi gerekiyorsa davanın kabulüne, bedelden indirim gerekiyorsa bu miktar kadar bedelinin iadesine karar vermek olmalıdır. Hukuki değerlendirmede yanılgıya düşülerek davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından karar bozulmalıdır....
Ancak; 1)Taşınmazın sit alanına alınması ve çıkarılmasının idarenin tasarrufuna bağlı olduğu gözetildiğinde; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca arsa olarak tespit edilen değerinde indirim yapılmayarak bulunan karşılığına hükmedilmesi gerekirken, bu bedelden taşınmaz SİT alanında kaldığı gerekçesiyle indirim yapılarak değer biçen bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınmak suretiyle aza hükmedilmesi, 2) Dava konusu taşınmaz ile içinde bulunduğu bölgenin ileride imar uygulamasına tabi tutulması halinde kesilmesi gereken düzenleme ortaklık payı oranının ve dava konusu taşınmazın çevresinde düzenleme görmüş parseller var ise bunlardan kesilen düzenleme ortaklık payı oranları ile bunlara ilişkin bilgi ve belgeler .........
Ancak; 1)Taşınmazların sit alanına alınması ve çıkarılmasının idarenin tasarrufuna bağlı olduğu gözetildiğinde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca arsa olarak tespit edilen değerinde indirim yapılmayarak bulunan karşılığına hükmedilmesi gerekirken bu bedelden taşınmazın ... alanında kaldığı gerekçesiyle % 5 oranında indirim yapılarak değer biçen bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınmak suretiyle eksik bedel tespiti doğru olmadığı gibi, 2)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden, Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle davacı idare vekili ile davalılardan ... vekilinin temyiz itirazları doğrultusunda H.U.M.K'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı idare yararına...
Ancak; 1-Taşınmazın sit alanına alınması ve çıkarılmasının idarenin tasarrufuna bağlı olduğu gözetildiğinde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca arsa olarak tespit edilen değerinde indirim yapılmayarak bulunan karşılığına hükmedilmesi gerekirken bu bedelden taşınmaz SİT alanında kaldığı gerekçesiyle indirim yapılarak değer biçen bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınmak suretiyle aza hükmedilmesi doğru olmadığı gibi; 2-7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden, Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.350,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 20/09/2018 gününde...
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davaya konu aracın üretimden kaynaklı gizli ayıplı olduğu, aracın motorunun garanti kapsamından değiştirilerek davacıya teslim edildiği, davaya konu aracın değeri ve nispi metoda göre ayıp oranında indirim bedeli karşılaştırıldığında tarafların hak ve menfaat dengesi gözetilerek davacının aracın ayıpsız misli ile değişim talebinin hakkaniyete uygun olmadığı, ayıp oranında indirim bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesi gerektiği, yine davacının 20.09.2017- 21.10.2017 tarihleri arasındaki dönem için 2.500,00 TL ikame araç bedeli talep edebileceği, ancak taleple bağlı kalınarak karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle; davacının ayıpsız misliyle değişim talebinin reddine, davacının bedelden indirim talebinin kabulü ile, 10.043,48 TL bedelden indirim tutarının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 1.000,00...
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 27/12/2021 NUMARASI : 2021/666 ESAS-2021/1325 KARAR DAVA KONUSU : SATIŞA KONU ARACIN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN ONARIM BEDELİ, BEDELDEN İNDİRİM, YOKSUN KALINAN ARAÇ BEDELİ VE MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİ KARAR : Antalya 2. Tüketici Mahkemesi'nin 2021/666 Esas, 2021/1325 Karar sayılı 27/12/2021 tarihli kararı aleyhine davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Ayşe Parin'den 18.05.2021 tarihinde T.C. Korkuteli 3. Noterliği 01542 yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile 34 XX 790 Plakalı, Volkswagen marka 2005 Model Transporter 2.5 TDİ Kamyonet aracı 92.000 TL'ye satın aldığını, satış bedelinin 80.000 TL'sini banka aracılığı ile, 12.000 TL'sini ise elden davalıya ödediğini, müvekkilinin söz konusu aracın satışından önce T5 Şti.'...