Bu durumda taraflar arasında geçerli olan sözleşme 01.11.2009 tarihli kira sözleşmesidir. 5 yıllık süre tamamlandığından davacının talep ettiği dönem hak ve nesafet dönemi olup mahkemece kiralanan taşınmazın emsal ve rayiç kira bedelleri göz önünde bulundurularak boş olarak getirebileceği aylık kira bedelinin brüt olarak tespit edilmesi bu bedelden davalının eksi kiracı olduğu gözetilerek hakkaniyete uygun oranda indirim yapılması ve sonucuna göre davalının kabul edip ödediği maktardan az olmamak üzere kira bedelinin tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davacının kabul etmediği 02.11.2014 tarihli kira sözleşmesine dayanılarak davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....
Yapılan incelemede; emsal karşılaştırması sonucu bulunan m2 birim fiyatından taşınmazın heyelan alanında kaldığı gerekçesiyle indirim yapılarak değer biçilmesi doğru olmadığı gibi; 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesinin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1....
K A R A R - Dava, eser sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelden indirim ve bu miktarın tahsili talebi ile açılmış olup, mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine dair verilen hüküm, davacı vekili tarafından yasal süresi içinde temyiz edilmiştir.Davacı vekili, müvekkili şirkete ait iş yerindeki döşeme ve duvarda kullanılacak malzeme kaplaması yapımının 103.423,00 TL bedel ile yapılması için davalı şirket ile anlaşıldığını, davalının işe başladıktan sonra anlaşma gereği tüm işleri tamamlamadığını, yere döşenen mermerlerde renk farkı ve simetri sorunları olduğunu, döşeme ve duvar kaplamalarındaki ayıplar nedeniyle, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere eserin ücretsiz onarılmasını, aksi halde, ayıp oranında bedelden indirim uygulanarak bu bedelin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, işin yapım bedelinin 103.423,00 TL olduğu ve davacı tarafın kendilerine işe başlama sırasında ve sonraki 3 değişik tarihte toplam 75.000,00 TL ödediklerini ve bakiye 28.423,00 TL kaldığını...
Bu itibarla, hükmedilen bedelden, mahkemece belirlenecek davacı idarenin kusuru oranında indirim yapılması zorunludur. Mahkemece, olayda davacı idarenin de müterafik kusurlu olduğu, verilen taahhütnamenin davacı idarenin kusurunu bertaraf etmeyeceği kabul edilerek, davacının takdir ve tayin edilecek kusuru oranında bedelden indirim yapılmak suretiyle hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince, temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, 900,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan 2.494.05 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 24.4.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Noterliği'nden gönderilen ihtarnameyle bedelin ödenmesinin istendiğini, ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek, bedelden indirim yapılmasını ve alacağın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili ise, davanın kısmi dava olarak açılamayacağını, davanın süresinde açılmadığını, imalâtın standartlara uygun olduğunu, kaplamanın yapılmasından sonra zemin kaplaması yaş iken su basması nedeniyle ve ayıbın kullanım hatası sonucu meydana geldiğini, kaplama yapılan yerin nem ve rutubete maruz bırakıldığını, 10 derecenin üstünde muhafaza edilmesi gerektiğini, binanın strüktüründen kaynaklanan bir problem nedeniyle oturma yapmış olması ve genel izolasyonunun da yeterli olmaması sebebiyle oluştuğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Bu maddeye göre iş sahibinin seçimlik hakları sözleşmeden dönme, bedelden indirim yapılmasını veya ayıbın giderilmesini talep etme haklarıdır. Eserin iş sahibinin kullanamayacağı derecede ayıplı olması veya hakkaniyet kaideleri gereği eseri kabul etmesinin iş sahibinden beklenememesi veya eserin sözleşmede açıkça kararlaştırılan nitelikleri taşımaması halinde iş sahibi eseri kabulden kaçınarak sözleşmeden dönebilir. Eserdeki ayıpların eserin reddini gerektirecek nitelikte önemli olmaması halinde ise diğer seçimlik hakların kullanılması gerekir. Diğer taraftan ayıbın varlığını ihbar şekil koşuluna bağlı olmayıp tanık dahil her türlü delille kanıtlanabilir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 10/12/2020 NUMARASI : 2019/421 ESAS - 2020/465 KARAR DAVA KONUSU : MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT KARAR : Antalya 4....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/134 Değişik iş dosyasında ödeme yapılmamış ise, 7139 sayılı Yasa gereğince kıymet takdir raporuna göre tespit edilen 276.142,87- TL'nin kararın kesinleşmesi beklenmeksizin davalı hak sahiplerine HİSSELERİ ORANINDA ödenmesine, Turgutlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/134 Değişik iş dosyasında davalı tarafa ödeme yapılmamış ise, 7139 sayılı Yasa gereğince kıymet takdir raporu ile Mahkememiz tarafından tespit edilen kamulaştırma bedeli arasındaki fark bedel toplam 287.937,97 TL'nin karar kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılarak, karar kesinleştiğinde davalı hak sahiplerine HİSSELERİ ORANINDA ödenmesine, bu hususta ilgili bankaya müzekkere yazılmasına, Turgutlu 1....
İstinaf incelemesi Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ve re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, Dosya kapsamında yapılan incelemede; davacılar vekilince davacılar ile davalı arasında davaya konu Mersin İli, Akdeniz İlçesi, İhsaniye Mahallesi, 653 ada 40 parsel sayılı arsa nitelikli taşınmaz üzerinde bulunan 2.kat 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin 143 m² bürüt 123 m² net olarak alım satımına dair sözleşme sonrasında dairelerin belirtilen m² niteliğinde olmadığından bahisle ilk dava dilekçesiyle misli ile değişim, olmadığı takdirde bedelden indirim şeklinde açılan, sonrasında davacılar vekilince verilen ve sadece bedelden indirim talep edildiği açıklanan davada mahkemece ıslah edilen değer üzerinden kabule yönelik kurulan hükmün taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmesi üzerine; Davacılar ile davalı arasında anılan şekilde taşınmazların satışı konusunda 338.000 TL bedel ile iki taşınmazın satın alındığı, 333.000 TL...
Eser, kararlaştırılan götürü ücretten daha fazla masraf ve emekle meydana çıkarılsa bile, yüklenici kural olarak götürü bedelin artırımını isteyemeyeceği gibi, daha az masraf ve emekle yapılmış olsa da iş sahibi bedelden indirim yapılmasını talep edemez. Dolayısıyla, götürü olarak kararlaştırılan iş bedeli içerisinde davalının dava dışı belediyeye ödediği ecrimisil miktarı da bulunmaktadır. Bu bedelden de davacı sorumlu olacağından, davalı tarafından yapılan ecrimisil ödemesi istenemez. Yapılan bu saptamaya göre, davanın reddi yerine istemin defter durumuna göre incelenerek hüküm altına alınması doğru olmadığından, karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, 06.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....