Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"hükmün tefhimi" sırasında ayağa kalkmanın yasal zorunluluk olduğunu, bunun dışında kalan durumlarda, örneğin ara karar okunurken, taraflar ve vekilleri beyanda bulunurken ayağa kalkılmasının mecburi olmayıp, kişilerin tercihine bırakıldığını, hakimin duruşma salonunu boşaltmasının haklı ve makul bir sebebi olmadığını, hakimin kişisel ve keyfi davranarak duruşma salonunu boşalttığını, bu esnada davacı vekili olarak oturduğu sandalyeyi/koltuğu salonun diğer tarafına aldırdığını, Mahkeme hakiminin adalet hizmetinin yürütülmesi sırasında müvekkilinin önünde gerek şahsına, gerekse mesleğine karşı onur kırıcı davranışta bulunduğunu, bu davranışını devam ettirerek kötü muamele boyutuna vardırdığını, gerek ceza yargılamasında ve gerekse hukuk yargılamasında adalet hizmeti yerine getirilirken adil ve sağlıklı bir yargılama yapılması için hakim, savcı ve avukatın işbirliği içinde çalışmakla yükümlü olup, yargının her üç kolunun da kişisel davranış ve duygularla hareket ederek bu çalışma düzeni...

    veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 2.500,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 75.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

    Disiplin Kurulunun 17.02.2021 tarihli karar tutanağında "Fuat KÖK'ün 16.02.2021 tarihinde 09:30'da Yüksek Fırınlar Mekanik Bakım Atölyesi'nde kamyon üzerine malzeme maniplasyonu yaparken Onur Öztürk'e hakaret ve küfür ederek sözlü tartışma başlattığı ve Disiplin Kurulu Toplantısı'nda, ettiği küfürlerin bir kısmını reddederek Disiplin Kurulu'na yanıltıcı bilgi verdiği ve doğru bilgileri aktarmadığı tespit edilmiştir." şeklinde kararın bulunduğu ve 17.02.2021 tarihli fesih bildiriminde " Şirketimizde çalıştığınız Yüksek Fırınlar Mekanik Bakım Atölyesi'nde kamyon üzerine malzeme maniplasyonu yaparken Onur Öztürk'e hakaret ve küfür ederek sözlü tartışma başlatmanız ve Disiplin Kurulu Toplantısı'nda, ettiğiniz küfürlerin bir kısmını reddederek Disiplin Kurulu'na yanıltıcı bilgi verdiğinizin ve doğru bilgileri aktarmadığınızın tespit edilmesi nedeni ile iş sözleşmeniz, 17.02.2021 tarihli Disiplin Kurul Kararı ile 4857 Sayılı İş Kanunu'nun 25/11....

    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, "davacı T1 tarafından açılan asıl davanın subut bulmaması nedeniyle reddine, davalı/karşı davacı T5 tarafından açılan karşı davanın kısmen kabul, kısmen reddine, davalı/karşı davacı tarafın TMK'nun 161/1 ve 162.maddeleri uyarınca zina ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma taleplerinin ispat edilememesi nedeniyle ayrı ayrı reddine, tarafların TMK'nun 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, tarafların müşterek çocukları 17/07/2009 doğumlu Ahmet Poyraz Atiş ile 05/07/2012 doğumlu Zeynep Şimal Atiş'in velayetlerinin davalı/karşı davacı anneye verilmesine, baba ile şahsi ilişki tesisine müşterek çocuklar için ayrı ayrı aylık 400,00 'er TL olarak hükmedilen tedbir nafakasının karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına ve bu nafakanın davacı babadan alınarak velayeten davalı anneye verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı/karşı davacı çalıştığından tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, davalı/karşı davacının maddi...

    DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı - karşı davalı dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında şiddetli geçimsizlik sebebiyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığından dolayı, ayrıca davalının müvekkiline pek kötü ve onur kırıcı davranış sergilemesi, evliliğin kendisine getirdiği yükümlülükleri yerine getirmemesinden dolayı tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin davacı babalarına verilmesine, mahkeme masraflarının ve avukatlık ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

    hem söz, hem de davranış ile sataşma eylemini gerçekleştirdiğinin görgü tanıklarının ifadeleri ile sabit olduğunu, somut olayda davacının İK m.25/IIde sayılan davranışlardan birini sergilemek suretiyle işyerinin işleyişinde olumsuzluk meydana getirdiğini, ve böylece iş akdinin işverence feshine yol açtığını, nitekim, Yargıtayın içtihatlarına göre, İK m.25/II/dye göre feshin haklı kabul edilmesi için, işin ve işyerinin işleyişinde olumsuzluk meydana gelmiş olmasının yeterli olduğunu, -Yaşanan olay işyeri çalışma ortamında, çalışma arkadaşlarının arasında gerçekleşmiş olup, davacının bu disiplinsiz davranışıyla hem müvekkili şirketi hem de çalışma arkadaşını hiçe sayar şekilde onur kırıcı davranış içerisinde bulunduğunun açık olduğunu, müvekkili şirketin, davacının bu disiplinsizliği ve işyeri barışı ile bağdaşmayan hareketi karşısında, iş akdinin haklı sebeple feshetmek durumunda kaldığını, -Kaldı ki, iş disiplini ile ilgili yasaklara aykırı fiil ve hareketlerde uygulanacak cezaları düzenleyen...

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; erkek ve ailesinin sürekli baskı yaptığını, kötü muamelede bulunduğunu, erkek ve ailesinin onur kırıcı itham ve isnatlar yaptığını, eltisi Nevriye'nin bebek arabasını yere vurarak hakaret ettiğini, beddua ettiğini, hor görülüp aşağılandığını, eşinin hakaret ettiğini, saygı göstermediğini, tokat attığını, evden kovduğunu, kapı kilidini değiştirdiğini, erkeğin ailesinin evliliğe müdahale ettiğini, asabi geçimsiz davrandığını, sürekli tartıştığını, Özgül Termal'den eşyalarını toplayıp terk edip gittiğini, sadakatsiz davrandığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, tüm bu nedenlerle tarafların boşanmalarına, aylık 500 TL tedbir - yoksulluk nafakasına, 25.000 TL maddi - 25.000 TL manevi tazminata (yasal faizi ile birlikte) robot kostümlerinin ve animasyon malzemelerinin iadesine karar verilmesini talep etmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin evlilik birliğinin yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediği, kadına baskı uyguladığı, onu kıskandığı, başkalarının yanında küçük düşürdüğü ve alkol kullandığı, böylelikle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğu davacı kadının hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebine dayalı davasının şartlarının gerçekleşmediğinden bahisle davacı kadının 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesine dayalı olarak açtığı davanın reddine, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca açtığı davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına 80.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davasının ise dosyadan tefrikine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Asıl davanın KABULÜ ile, tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince BOŞANMALARINA, Birleşen dosya davacısının Hayata kast, pek kötü ya da onur kırıcı davranış(TMK 162), Suçişleme ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK 163) maddeleri yönünden davanın ispatlanmadığından ayrı ayrı reddine, Müşterek çocuklar 12/09/2010 doğumlu Hiranur Karabolat ve 07/11/2011 doğumlu Nisanur Karabolat velayetlerinin davalı karşı davacı anne üzerinde bırakılmasına, Velayeti anneye verilen müşterek çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, Davacı- karşı davalı kocanın Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, TMK 174/2 maddesi uyarınca 5.000,00 TL manevi tazminatın davalı-birleşen dosya davacısı T4 alınarak davacı- birleşen dosya davalı T1’a verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine Davalı- karşı davacı kadının maddi ve manevi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin ayrı ayrı REDDİNE, Birleşen dosya davacısının ispatlanamayan ziynet alacağı talebinin reddine...

      DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355. maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava zina, olmadığı takdirde onur kırıcı davranış, olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması ve ferileri, karşı dava, TMK'nın 166/1. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın fer'i niteliğindeki istemler ve ayrıca dava aile konutu şerhi konulması talebine ilişkindir. Davacı-karşı davalı kadın, dava ve karşı davaya cevap-cevaba cevap dilekçesinde; davalı-karşı davacının imam nikahlı evlilik yaptığını belirterek, fotoğraf ve video kaydını içerir CD'ye delil olarak dayandığı görülmektedir....

      UYAP Entegrasyonu