Bilirkişi incelemesinde araçta giderilmemiş herhangi bir arızanın bulunmadığı, ancak servis kayıtlarına geçen şikayetlerin tüketicinin maldan beklediği faydayı azaltacağının kabulü gerektiği mütalaa edilmiş, mahkemece de bu doğrultuda davanın kabulüne karar verilmiştir. Kanun gereğince tüketici, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekecektir. Somut olayda ayıbın mahiyeti ve halihazırda onarımla giderilememiş herhangi bir arıza bulunmadığı tespiti dikkate alındığında mahkemenin yapılan onarım işlemlerinin araçta değer azalması oluşturup oluşturmayacağı da araştırılarak ayıp oranında hakkaniyet gereği bedel indirimi seçeneğini değerlendirmemesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1110 KARAR NO : 2023/680 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İZMİR 4.TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : İzmir 4.Tüketici Mahkemesi'nin 26/01/2021 Tarih ve 2019/98 Esas, 2021/78 K. sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki eksik ve ayıplı işler nedeniyle alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava eksik ve ayıplı işler nedeniyle alacak istemine ilişkin olup, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulunun 22.11.2016 tarih ve 2016/47439 esas -2016/47027 sayılı kararı ile temyiz itirazının incelenmesi için Dairemiz görevlendirilmekle yapılan incelemede, Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Diğer yandan, dava konusu aracın ikinci el olarak 13/07/2010 tarihinde satın alındığı, bu tarihte 4077 sayılı Yasa'nın yürürlükte olduğu anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Yasa'nın 4.maddesinde, ayıplı malın tanımı ile tüketicinin seçimlik hakları ile ayıplı maldan kimlerin ne şekilde sorumlu olacağı düzenlenmiştir. 4077 sayılı Yasa'nın 4/3 maddesinde imalatçı - üretici, satıcı, bayii, acente, ithalatçı ve 10.madde kapsamında kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumlu oldukları düzenlenmiştir. Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında, davalı T8 ...Ltd.Şti.'nin aracın ithalatçısı olup, diğer davalıların aracın silsile yoluyla satıcıları konumunda oldukları gözetildiğinde ve ayrıca halefiyet ilkesi gereğince tüm satıcıların sorumluluğu doğacağından davacının eldeki davada gerçek kişi olan davalılara husumet yöneltmiş olmasında hukuka aykırı bir yön görülmemiştir....
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ayıplı maldan kaynaklanan tazminat davasının dava şartı yokluğundan usulden reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalının bayisi olduğu ... otomotivden sıfır olarak ... marka ... araç satın aldığını, aracın alındığı tarihten bugüne kadar sürekli arızalar çıkardığını, araç arızalarından ötürü şu ana kadar en az on beş kez yetkili servise gitmek zorunda kaldığını, ancak bu arızaların bir türlü giderilmediğini, aracın halen garantisinin devam ettiğini, sorunlar nedeniyle mağdur olduğunu belirterek satışı yapılan ... ... marka araçta uğramış...
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ayıplı maldan kaynaklanan tazminat davasının dava şartı yokluğundan usulden reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalının bayisi olduğu ... otomotivden sıfır olarak ... marka ... satın aldığını, aracın alındığı tarihten bugüne kadar sürekli arızalar çıkardığını, araç arızalarından ötürü şu ana kadar en az on beş kez yetkili servise gitmek zorunda kaldığını, ancak bu arızaların bir türlü giderilmediğini, aracın halen garantisinin devam ettiğini, sorunlar nedeniyle mağdur olduğunu belirterek satışı yapılan ... ... marka araçta uğramış olduğu...
Mahkeme elektrik mühendisi bilirkişi raporu ve ek raporunu esas alarak; davanın kısmen kabulüne ve toplam 11.970,36 TL üzerinden takibin devamına, %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine (asıl alacak üzerinden) karar vermiş, bu karara karşı davalı vekili istinafa başvurmuştur. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin 2015/21185 Esas, 2017/10218 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere tüketicinin maldan yararlanamaması süreklilik arz etmiş ise davanın kabulü gerekir. Ayrıca davacı taraf 07.02.2018 tarihli 03790 numaralı ihtarname ile sözleşmeyi feshetmiş ve bedelin iadesini (11.227,70 TL) talep etmiştir. Mahkeme de sistem bedeli üzerinden olan davayı kısmen kabul etmiştir. İcra takibine 2.478,00 TL olarak ayıplı mal sebebiyle uğranılan zarar da dahil edilmişse de mahkeme tamir bedeli olan bu kısmı kabul etmemiştir. İcra inkar tazminatı da istinafa konu edilmemiştir....
Taraflarca düzenlenen satış sözleşmesi tarihinde yürürlükte bulunan 28/05/2014 tarih ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (TKHK) ayıplı mal başlıklı 8. maddesinde (1) Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır. (2) Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan; satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan; muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar da ayıplı olarak kabul edilir" düzenlemesi ile, TKHK'nın ayıplı maldan sorumluluk başlıklı 9. maddesinde "Satıcı, malı satış sözleşmesine uygun olarak tüketiciye...
İcra Müdürlüğünün 2018/1056 Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 31.492,45TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil gününe kadar yürütülecek avans faizi, icra masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte devamına, fazlaya dair istemin reddine, alacak likit olduğundan asıl alacak miktarı olan 31.492,45TL üzerinden %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.” şeklinde düzenleme mevcuttur. 4077 sayılı kanunun 4.maddesinin 3.bendinde ise (Değişik fıkra: 21/02/2007-5582 S.K./22.mad) İmalatçı-üreticinin, satıcının, bayinin, acentenin, ithalatçını ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi verenin, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumlu olacakları belirtilmiştir. Somut olayda, davacının dava konusu aracı ticari ve mesleki bir amaçla edinmediği, aracın hususi otomobil olduğu davalılar tarafından imal edilen ve satılan aracın ayıplı olaması nedeniyle geçirdiği trafik kazasında yaralandığını ileri sürerek maddi ve manevi tazminat istemiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır....