Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı ithalatçı firmaya yöneltilmiş “satılanın misli ile değiştirilmesi” mümkün olmaması halinde “bedel iadesi” talebini içermektedir. Davacı taraf aracın ayıplı olduğunu, 4 ay gibi kısa bir süre zarfında 3 kez aracın aynı arıza nedeniyle servise çekildiğini, aracın son servise çekildiği 02/01/2017 tarihinden itibaren herhangi bir bilgi verilmediğini ve aracın arızasının giderilmediğini, davalı tarafa ihtarname keşide ettiğini aracın yenisi ile değiştirilmesi olmaması durumunda bedel iadesi talebinde bulunduğunu iddia etmiştir. Davalı ise; aracın ikinci el olup, mahkemenin görevli olmadığını, davacının seçimlik haklarından onarım hakkını kullandığını, araçta üretim kaynaklı herhangi bir sorunun mevcut olmadığını savunmuştur....

Sayılı dosyası ile yapılan bilirkişi incelemesinde aracın üretim kaynaklı gizli ayıplı mal kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin ifade edildiğini, aracın hasarının davacı şirket tarafından davalının dışında başka bir yerde tamir ettirdiğini, aracın tamiri süresince araç kiralamak ve sair ek masraflar yapmak durumunda kaldığını ifade ederek aracın ayıpsız sıfır kilometre bir araçla misli ile değiştirilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davacı, satın aldığı aracın ayıplı olduğunu belirterek, ödediği satış bedeli ile birlikte bu nedenle uğradığı zararlar ve yapmış olduğu masrafların tahsilini talep etmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince tüketici satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, verdiği bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelin tenzilini, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını, son olarak da aracın yenisi ile değiştirilmesini isteyebilir. Aynı Kanunun 13. maddesinin 3. fıkrasında da “Tüketici Onarım hakkını kullanmışsa, ... süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle maldan yaralanamamasının süreklilik arz etmesi veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirin mümkün bulunmadığının anlaşılması halinde, 4. maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir” hükmü bulunmaktadır....

      Noterliği 15/04/2022 tarih ve 04716 yevmiye numaralı ihtarı ile davalıya ihtar çekildiğini, davalının bu ihtarnameye olumsuz cevap verdiğini, yargılama esnasında ayıplı araç ile ayıpsız araç arasındaki değer farkının, aracın onarım bedelinin, aracın onarımda kalacağı sürenin ve araç mahrumiyet tazminatının hesaplanması için alanında uzman bilirkişi tayin edilmesine, sonrasında ise düzenlenecek bilirkişi raporuna göre bedel arttırım ve ıslah talepleri olacağından bahisle, fazlaya ilişkin her türlü başvuru, talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100- TL ayıptan kaynaklı bedelde indirim, şimdilik 100- TL aracın onarım bedeli, şimdilik 100- TL aracın onarımı süresince oluşan araç mahrumiyet bedeli, 307,65- TL ayıp ihbarı noter ihtarname ücreti, 650- TL aracın ayıbına ilişkin tespit ücreti davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, vekâlet ücreti ve sâir yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine, karar verilmesini talep ve...

      K A R A R Davacı, davalıdan 12.08.2011 tarihinde bir araç satın aldığını, araçtaki start stop sisteminin alındığı andan bu yana sürekli arızalandığını, bu nedenle deflarca servise gidip gelmek zorunda kaldıklarını, araçta farklı arızalarında meydana geldiğini, ayıplı olan araç için ödenen 83.550,00 TL satış bedelinin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Eldeki dava ile davacı, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğundan bahisle satış bedelinin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, davalı ise aracın ayıplı olmadığından ve ayıp ihbarının süresinde yapılmadığından bahisle davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, aracın 1 yıl içinde 4 den fazla defa servise gittiğinden ve sürekli yararlanamama koşulunun yeni Tüketici Yasası ile kalkmış olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir....

        Dolayısıyla, malın ayıplı olması durumunda sözkonusu seçimlik haklardan istediğini tercih etme hakkı tüketiciye tanınmış yasal bir haktır. 6502 sayılı Yasa'nın 56/3. maddesinde de, “Tüketici bu Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen seçimlik haklarından onarım hakkını kullanmışsa, malın garanti süresi içinde tekrar arızalanması veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirinin mümkün bulunmadığının anlaşılması hâllerinde 11 inci maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir. Satıcı tüketicinin talebini reddedemez....

        Dava, eser sözleşmesine dayalı araç tamir bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemidir. ... O halde ön sorun olarak akdin varlığını ispat yönünden davacıya olanak tanınmalı, araç tamiri hususu araştırılmalı, gerektiğinde bilirkişi tetkiki yaptırılıp bu sorun halledilmeli, akdin varlığının tespiti halinde ise davacı tarafından düzenlenmiş olan fatura münderecatı ile araç üzerinde yapılan işlemlerin kadri maruf olup olmadığı incelenmelidir." denilmiştir. 4.T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 01/03/2022 Tarih ve ... Esas-... Karar sayılı ilamında; "Dava, ayıplı araç tamiri nedeniyle tazminat talebine ilişkindir. Araç tamir ve bakım sözleşmeleri TBK'nın 470 vd. md anlamında eser sözleşmesi niteliği arz etmektedir. TBK'nun 470 maddesinde Eser Sözleşmesi:"Yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir" şeklinde tanımlanmıştır....

          Davacı, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek araç satış bedeliyle araca yaptığı masrafların tahsili istemiyle başlattığı icra takibine davalının haksız itirazının iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delilleri toplanmış, dava konusu araç üzerinde keşif yapılmış, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda satıma konu olan aracın gizli ayıplı olduğu tespit edilerek davacının davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir....

          kiralamak zorunda kalındığı, araç tamir bedeli --- aracın tamiri süresince davacı şirketin işleri için kiralamak zorunda kalınan aracın kiralama bedeli ---- olduğu, aracın triger zincirinin kopması sonucu aracın motorunda meydana gelen hasarın tamiri sırasında ayrıca bu arıza ile ilgisi bulunmayan fren ve debriyaj balata değişimi, yağ ve iç dış temizlik gideri gibi masraflar toplamı olan ------- ödemeye ilişkin fatura tarihlerinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalı tarafça ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            İlk onarım faturası ve istinaf sırasında sunulan iş emrine göre "araç yağa su karıştırmış" ifadesine yer verilmiştir.Ancak; davalı vekili tespite itiraza verdiği 15/11/2017 tarihli dilekçesinde aynen " müvekkil şirketin servisinde araç ile ilgili yapılan kontrollerde, aracın yağ ve suyunun tam olduğu, fakat araç suya yağ karıştırdığı için aracın hararet yapıp yolda kaldığı tespit edilmiştir." şeklinde beyanda bulunduğundan davacının ilk defa hararet şikayetiyle davalıya başvurulduğu anlaşılmaktadır. Radyatör davalı tarafından onarılmamış olsa bile ikinci arızanın gerek davalının tespite itiraz dilekçesi, gerekse delil tespit raporuna göre radyatörün daha önceden onarım gördüğü bölgeden kaçak yaptığı tespit edildiğine göre ilk onarımın ayıplı yapıldığı kanaatine varılmıştır. Bu itibarla davalı serviste radyatörün onarım görüp görmemesini bir önemi kalmamaktadır. Önemli olan daha önceden onarım gören radyatörün yarattığı arızanın gereği gibi giderilmemiş olmasıdır....

            UYAP Entegrasyonu