Bunlar sözleşmeden dönme, ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, ETBK'dan farklı olarak çeşit/parça borcu ayrımı yapılmaksızın satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini talep etme veya ilk olarak TKHK ile hukukumuza giren, 6098 sayılı TBK ile satış sözleşmeleri açısından da düzenlenen onarım hakkıdır. TBK m.227/2'de yer alan genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı, diğer seçimlik haklarına ilaveten alıcının kullanabileceği bir haktır."...
Noterliğinin 15.11.2018 tarih ve 17861 yevmiye numaralı satış sözleşmesi ile dava dışı Ramazan Türkeş isimli kişiye 40.000,00 TL karşılığında sattığını, davalının aracın pert kaydı olduğunu bildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL ayıp oranında bedelde indirim talebinde bulunmş, davanın devamı esnasında talebini 27.251,00 TL olarak ıslah etmiştir....
gereken indirim miktarının 3.033,25 TL olduğu, aracın piyasa rayiç değeri ve taraflar arasındaki satış bedeli dikkate alındığında mevcut hali ile aracın iadesinin gerekmediği, ancak ayıp nedeniyle bedelde indirim yapılmasının gerektiği anlaşıldığından davacının sözleşmeden dönme hakkı kapsamında bedelin iadesine yönelik talebinin reddine, bedelde indirim talebinin ise kısmen kabulüne dava konusu araçta oluşan 3.033,25 TL değer kaybının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE karar verilmiştir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, dava konusu bağımsız bölümün ayıplı olduğu iddiasına dayalı bedelde indirim istemine ilişkindir....
Bilirkişi raporunda satış öncesinde dava konusu aracın sol arka kapısının değiştiği, sol arka çamurluk onarımının yapıldığı, sol ön kapıda onarım yapıldığı, sol ön çamurluk değiştiği, ön tampon ve ön panelde onarım yapıldığı, ayıpların gizli ayıp olduğu, aracın satış bedelinin 85.500TL, hasarsız eşdeğerinin 90.000 TL, aracın ayıplı haldeki değerinin 75.000 TL bu doğrultuda bedel indirim tutarının 14.250 TL olduğunu beyan etmiştir. Davacı vekili davasının ortadan kaldırma öncesinde ıslah etmiş, ayıp giderim alacağını 14.167 TL'ye yükseltmiştir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, dava konusu bağımsız bölümün ayıplı olduğu iddiasına dayalı bedelde indirim istemine ilişkindir....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/119 D.İş sayılı dosyası üzerinden delil tespiti yaptırıldığını, yapılan inceleme sonunda dairenin balkonlu net alanının 88.69 m², balkonsuz net alanının 73.49 m² olarak hesaplandığını ileri sürerek sözleşme gereği taşınmazın ayıpsız misli ile değiştirilmesine mümkün olmadığı takdirde ayıp oranında bedelde indirim yapılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, sözleşme konusu taşınmazın taahhüt edilenden daha küçük olduğundan bahisle sözleşme gereği taşınmazın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, mümkün olmadığı takdirde bedelde indirim yapılması istemiyle eldeki dava açmıştır....
kullanıldığı ve kendilerinin konaklamadığı gece yabancı uyruklu bir müşterinin bu odada kaldığı iddiasının soyut iddia mahiyetinde olduğu ve davalı tarafça da kabul edilmediği, davacıların iade talep ettikleri meblağın iddia olunan koşullar nedeniyle otelde geçirilmeyen 2 gece ücreti 9.200,00 TL ve ayıplı hizmet nedeniyle kalan 2 gece ücreti olan 9.200,00 TL den %50 indirim yapılması ve buna ek olarak manevi tazminat talebi olduğu hizmete ilişkin bedelde indirim talep edilen 13.800,00 TL(9.200,00 TL+4.600,00 TL)'nin tanıkla ispat sınırının üzerinde olduğu ve ispata elverişli tanık beyanı dışında bir delil bulunmadığı hizmetin gereği gibi ifa edilmediğini ispat yükü davacılara ait olmakla, dayanılan bilirkişi delili davacı tarafça ileri sürülmediğinden ve iddia olunan vakaların yaşandığı tarihteki durumunun keşif marifetiyle tespiti mümkün görülmediği..." gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı tarafın, süresi içerisinde davaya cevap vermediği, bu nedenle süresi içerisinde ayıp ihbarı yapılmadığı yönündeki istinaf itirazının savunmanın genişletilmesi mahiyetinde olduğu gibi HMK'nun 357. Maddesi gereğince; ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen savunmalar istinaf aşamasında ileri sürülemeyeceğinden, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak,Dosyada mevcut TÜVTÜRK kaydının araç satış tarihinden sonra 19.09.2020 tarihinde yapılan muayeneye ilişkin olduğu ve aracın kilometresinin oynandığının bu belgeyle sağlıklı olarak tespitinin mümkün olmadığı,alınan bilirkişi raporunun da yetersiz olduğu,ayıp oranında bedelde indirim tutarının Yargıtayca benimsenen nispi metoda göre belirlenmesi gerektiği,nispi metodun uygulanabilmesi için ise;aracın sözleşme tarihi olan 21/11/2019 tarihindeki ayıpsız ve ayıplı değerinin piyasa rayiçlerine göre tespitinin zorunlu olduğu anlaşılmaktadır....
Mahkemece, işin ayıplı yapıldığı ve ayıp ihbarının da süresinde bildirildiği ve yargılama sırasında bilirkişi kurulundan alınan rapor doğrultusunda tarafların %50'şer oranda kusurlu oldukları benimsenmekle birlikte davacı yanca tazmini talep edilen kalemlerin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Öncelikle mahkemenin kabulünün aksine dosya kapsamına göre yüklenicinin, BK'nın 357/III. maddesi uyarınca uyarı görevini yaptığı kanıtlanamadığından oluştuğu tesbit edilecek zarardan tümüyle sorumlu tutulması gerekmektedir. Ne var ki, mahkemece, ileri sürülen ayıpların niteliği ve giderilme bedeli hakkında herhangi bir inceleme yapılmış değildir. Oysa BK'nın 360/II. maddesi hükmüne göre iş sahibinin eserdeki ayıp nedeniyle bedelde indirim talebine hakkı olduğu gibi, yüklenicinin kusurunun varlığı halinde oluşan diğer zararlarının tazminini de isteyebilir....