İş sahibince ayıplı imalât nedeniyle bedelde indirim seçimlik hakkının kullanılması halinde indirimli iş bedeli ya da indirilmesi gereken bedel nispi metoda göre hesaplanmalıdır. Bu metoda göre hesaplamada da kararlaştırılan ücretin ayıplı değeri ile çarpılarak bulunan rakam ayıpsız değere bölünmek suretiyle ödenecek indirilmiş ücret ve bu miktar da kararlaştırılan ücretten çıkartılarak indirilmesi gereken miktar bulunacaktır. Bu durumda mahkemece hükme esas alınan raporu düzenleyen ikinci bilirkişi kurulundan az yukarıda açıklanan nispi metoda göre ayıplı imalât nedeniyle indirimi gereken bedel konusunda mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli ek rapor alınıp değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken bu husus üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur....
satış bedelinden ayıp oranı (tamir bedeli) olan 313.231,00-TL tutarında indirim yapılarak bu bedelin davacı şirkete işlemiş faizi ile birlikte ödenmesi için açılan ---- sayılı icra takibine yapılan itirazın iptalini talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle; davalı şirketin --------- sayılı icra dosyasına yaptığı haksız ve kötüniyetli itirazın iptaline, takibin devamına ve takibe kötüniyetle itiraz edilmiş olması nedeniyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile yasal vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İDDİA VE TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... ... ... plakalı aracın davalıdan İzmir ilinde .../.../... tarihinde satın alındığı, aracın Ankara iline götürüldüğü, bu sırada araçta arıza uyarısı ve harici seslerin duyulduğu, bunun üzerine aracın servise götürüldüğü, serviste yapılan incelemede aracın bazı parçalarının hasarlı olduğu, orjinal olmadığı ve ayıplı olduğunun tespit edildiği, bu kapsamda dava dışı servise ödemeler yapıldığı, davalının bu durumu satış aşamasında gizlediği, gizli ayıp nedeniyle yapılan harcamanın davalı tarafından tazmin edilmesi gerektiği, ayrıca davalının aracın kullanılamadığı süre nedeniyle meydana gelen zarar ve satış bedeline etki eden ayıp nedeniyle bedel indiriminden sorumlu olduğunu belirterek davalıdan 126.007,49 TL'nin tahsil edilmesini talep etmiştir....
Sayılı ilamında da belirtildiği şekilde nispi metoda göre rapor alınmış araçta gizli ayıbın bulunup bulunmadığı konusunda rapor düzenlenmesi istenmiş, araçta bulunan ayıpların gizli ayıp olduğu tespit edilmiş ve alınan rapor gereğince araç bedelinde indirime dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerektiği" gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, 7.814,70 TL ayıp oranında bedelden indirim miktarının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....
KARAR Davacı, 20.8.2003 tarihinde ... plaklı aracı davalı ... şirketinden satın aldığını, araçta sürekli mekanik arızaların çıktığını, ayıplı aracın iadesi ile bedelinin ödenmesi için açtığı davanın kabul edildiğini, temyiz aşamasında, ayıp oranında bedelde indirim veya ücretsiz onarım hakkının değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulduğunu, bunun üzerine bedelde indirim talep ettiğini, bilirkişi raporu ile 31.923,42TL indirim olacağının tespit edildiğini, davayı açarken aracın yenisiyle değiştirilmesini veya bedelin iadesini talep ettiğinden faiz istemediğini ileri sürerek; ayıp oranında satım bedelinden indirilecek bedelin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... şirketi davanın reddini dilemiş, diğer davalı ... şirketine tebligat yapılamamıştır....
dayanmaksızın uzun süre iade etmediği, yaptırılan delil tespiti ile ürünlerin ayıplı olduğunun da tespit edildiği, davacı tarafça teslim edilen dökümlerin kalan kısmının da işlendikçe döküm hatalarının mevcut olduğu ve üretilecek ürünlerin imalatında kullanılmasının mümkün olmadığının görüldüğü, davacı tarafından başlatılan icra takibine, dökümlerin ayıplı olması ve dökümler işlendikçe ortaya çıkan ayıplar nedeniyle itiraz edildiği, davacı yüklenicinin eserin ayıpsız olarak meydana getirilmesini sağlama borcunu yerine getirmediği, ayıplı olduğu ortaya çıkan dökümlerin bedeli olarak talep edilen ücretin haksız olduğu, geçerli bir ifanın varlığından bahsedilemeyeceği, bu nedenle ödemezlik def'inde bulundukları ve ayıp oranında bedelde indirim isteme seçimlik hakkının kullanıldığı, davacı tarafından ayıplı şekilde teslim edilen tüm dökümler bakımından belirlenecek ayıplı mal bedeli oranında bedelde indirim yapılmak suretiyle hüküm kurulması gerektiği savunulmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/368 ESAS - 2021/303 KARAR DAVA KONUSU : Ayıplı araç satışı nedeniyle aracın misli ile değişimi olmadığı takdirde bedelde indirim KARAR : Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 2020/368 Esas - 2021/303 Karar sayılı dosyasından verilen 21/06/2021 tarihli karara karşı istinaf talebinde bulunulması ile dosyanın Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine gönderildiği, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesinin 7. Hukuk Dairesinin 17/02/2022 tarih, 2022/485 Esas, 2022/329 Karar sayılı kararı ile inceleme görevinin 5....
Mahkememizce ----- olup olmadığı, ayıp varsa ---- ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbar süreleri, sözleşme hükümleri, taraf iddiası ve savunmaları, mahkemece alınan Bilirkişi Raporu, geçici kabul tutanağı, davacının sunduğu---- davacı tarafından ------ verilmesine ilişkin kontrol raporunun değerlendirilmesine, geçici kabul tutanağında belirtilen eksikliklerin ayıp olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği, davacının ---- bu haliyle kabul etmesinin uygun olup olamayacağı,-- teslim tarihi ve dolayısıyla kullanım süresi de gözetilerek mevcut eksikliklerin kullanımdan kaynaklı olup olmadığı, asansör ayıplı ise ve bedelde indirim hususunun değerlendirilmesi hususlarının değerlendirilmesi amacıyla 2. Rapor alınmıştır....
Araçta gizli ayıp olduğu tespit edilmekle birlikte aracın uzun süre kullanılmış olması nazara alındığında ayıpsız yenisiyle değiştirilmesine yönelik seçimlik hakkın hakkaniyete uygun düşmeyeceği, mahkemece ayıp oranında bedelde indirim tutarına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davacı aleyhine hükmedilen vekalet ücretinin seçimlik hakkın mahkemece belirlenmesinden kaynaklanmayıp reddedilen maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olduğu, bu nedenle davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Sonuç olarak yukarıda açıklanan nedenlerle; taraf vekillerinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1.b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl ve birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, asıl dava bakiye iş bedeli alacağının tahsili, birleşen dava ayıplı ifa nedeniyle bedelden indirim yapılması istemlerine ilişkindir....