Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

sıfır aracın ayıbının gizlenerek satılmasının değer kaybına sebep olacağının muhakkak olduğu, bilirkişi heyetince gerçek piyasa koşullarında yapılan araştırmaya göre araçtaki ayıbın 10.000- TL değer kaybına sebep olacağının tespit edildiği, aracın lüks sınıf araç olması, değerinin yüksekliği dikkate alındığında bu bedelin makul olduğu, 6502 sayılı yasanın 11/2 maddesi gereği tüketicinin seçimlik haklarından davalı satıcı Özgörkey A.Ş nin ve ithalatçı Borusan A.Ş nin davacıya karşı sorumlu oldukları, davacı tarafından ayıp sebebiyle öncelikle aracın ayıpsız misli ile değişimi, bunun mümkün olmaması halinde bedelde indirim yönünde terditli olarak seçimlik hak tercihinde bulunulmuş ise de, 6502 sayılı yasanın 11/3 maddesinde, ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değişiminin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelde indirim haklarından birinin kullanılabileceğinin hüküm altına alındığı, dava...

DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, ayıp nedeniyle zararın tazmini istemine ilişkindir. Mal alım satım sözleşmesi kapsamında ayıplı mal teslimi sabit olup sözleşmede belirlenen emtia bedelinin KDV dahil fiyat olarak mı yoksa KDV hariç fiyat olarak belirlendiği, davacının ödemeye ilişkin edimini yerine getirip getirmediği, ayıp nedeniyle davacının satış bedelinden indirim talep edip edemeyeceği noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edildi. Ayıbın niteliği, niteliğe göre süresinde ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı, belirlenecek ayıbın niteliği dikkate alınarak TBK'nın 227. Maddesindeki hangi seçimlik hakların kullanılabileceğine ilişkin değerlendirme yapmak üzere tanıklar dinlenmiş ve bilirkişi incelemesi tapılmasına karar verilmiştir. Televizyonun ayıplı olup olmadığı, ayıplıysa TBK'nun 227....

    . - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan PVC boru satın aldığını, borular karşılığı 106.185.00 YTL bedelli çek verdiğini, ancak daha sonra borularda üretim hatası bulunduğunun anlaşıldığını belirterek satış sözleşmesinin feshine, malların davalıya iadesine, davalıya çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, satılan boruların ayıplı olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yanlar arasındaki satım akdi nedeniyle önce 113.500.00 YTL bedelli çek verildiği, satılanda bulunan ayıp nedeniyle yapılan anlaşma neticesinde satış bedelinde indirim yapılarak 106.185.00 YTL bedelli ikinci bir çekle ilk çekin değiştirildiği, davacının seçim hakkını bedelde indirime gitmek suretiyle kullandığı, bundan sonra sözleşmenin feshini talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

      Mahkemece, satın alma sürecinde ehil teknik serviste aracın test ve muayene edildikten sonra aracın teslim alındığı, teknik servisçe tespit edilen arızalar nedeniyle bedelde indirim yapıldığı, davalının aracı arızalarıyla birlikte kabul ettiği dolayısıyla sözleşme yapıldıktan sonra belirlenemeyen bir nedenden dolayı araçta yangın çıkması nedeniyle sözleşmenin feshedilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de alınan bilirkişi raporlarıyla, aracın tamamen yanmış olması nedeniyle yangının sebebi kesin olarak belirlenememekle birlikte, servis tarafından tespit edilen arızaların aracın yanmasına sebep olacak nitelikte olmadığı, araçta kundaklama izinin de bulunmadığı, yangın sebebinin araçta bulunan ancak, servis tarafından tespit edilmeyen bir başka ayıptan kaynaklandığının bildirilmesi, aracın teslim alındığı gün yanması karşısında araçta servis tarafından belirlenen arızalardan başka gizli ayıp olduğunun kabulü gerekir....

        Bir başka deyişle davalı ayıp savunmasında bulunmakta, mahkemece süresinde ayıp ihbarı yapıldığının ispatlanamaması nedeniyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Ayıp ihbarının yapıldığı savunması tanık dahil hür türlü delil ile ispata elverişlidir. Somut olayda davalı taraf cevap dilekçesinde tanık deliline başvurmuş, davanın açıldığı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 06.11.2013 tarihli ara kararı ile delillerin somutlaştırılması için 6100 sayılı HMK'nın 140/5. maddesi gereğince kesin süre vermiş ve bu süreden sonra görevsizlik kararı verilerek dosya esasa ilişkin hüküm kuran Asliye Ticaret Mahkemesine intikal etmiştir....

          Davacı vekili, 06/06/2019 tarihli ıslah dilekçesiyle özetle, ayıp sebebiyle fazla ödendiği belirtilen ayıp sebebiyle bedelde indirim olarak 8.000,00- TL.'nin satış tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talepli olarak ıslah etmiştir....

          İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporuna göre; davaya konu edilen .... plaklı araçta gizli ayıbın bulunduğu, 21/05/2023 tarihli bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu ve davacının 106.734,32 TL gizli ayıp nedeniyle bedelde indirim hakkı olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, dava konusu bağımsız bölümün ayıplı olduğu iddiasına dayalı bedelde indirim istemine ilişkindir....

            Hal böyle olunca, davacının zarar (bedel indirimi) istemine yönelik olarak mahkemece yapılacak iş; yukarıda açıklanan ilke ve esaslar doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, ayıp nedeniyle indirilecek miktar, konusunda uzman bilirkişi marifetiyle "nispi metod" olarak adlandırılan hesaplama yöntemi ile tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kabule göre de, davacı tüketici ayıp nedeniyle bedelde indirim hakkını davalı üretici/ ithalatçı T3' ye karşı ileri süremeyeceğinden davalı T3 yönünden davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken bu davalı yönünden de davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır....

            Davacının talep edebileceği tazminat tutarı 30.000,00 TL olarak hesaplanmıştır...” şeklinde görüş bildirilmiştir. 6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. 6502 sayılı Yasa 11/3. maddesinde "Ücretsiz onarım veya ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....

              UYAP Entegrasyonu