Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkememizce dosya kapsamına alınan gerekçeli ve denetime elverişli 01/07/2021 tarihli bilirkişi hesap raporu doğrultusunda davacının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti alacağı, fazla mesai, UBGT ücreti alacağı, hafta tatili alacağı, SGK kayıtları ve tanık beyanları doğrultusunda hesaplanmış, hakkaniyet indirimi nedeniyle reddedilen tutarlar yönünden davalı lehine vekalet ücreti ile yargılama giderlerine hükmedilmeyerek davanın kısmen kabulü yönünde aşağıdaki hükmü kurmak gerekmiştir. " gerekçeleriyle karar verildiği görülmüştür....

Davalı T4 cevap dilekçesinde özetle; "davacı kurumun dava açılmadan evvel uzlaşmaya davet şartlarının yerine getirmediğini, tarafına herhangi bir uzlaşmaya davet tebligatı gelmediğini, dava dilekçesinde 177.27 m²'lik kısmın kamulaştırılması için dava konusu edildiğini ancak fiilen el atılan kısımın daha fazla olduğunu, bu nedenle fiilen el atılan kısmın gerçeğe uygun olarak tespitini, taraflarına ait kayısı ve dut ağaçları fiilen el atılma tarihinde kesildiğini, bu nedenle fiilen el atma tarihini, ağaç sayısını Malatya Büyükşehir Belediyesi'nden talep edilecek uydu resimleriyle tespit edilmesini talep ettiklerini, dava konusu taşınmazın arsa vasfında olduğunu beyanla usulüne uygun olmayan kamulaştırma davasının reddini, kamulaştırılması talep edilen m2 hesabına itirazlarının kabulü ile el atma tarihinden itibaren ecrimisil bedeli talebinin kabulüne yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini" talep etmiştir....

İşçi ve işverenin ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan hallerine dayanarak haklı nedenle fesih hakkının kullanılması sureti ile iş akdine haklı nedenle son verildiğini, davacı tarafın işten atılma korkusu ile gerçeğe aykırı savunmalarda bulunduğunu beyan etmiş ancak bu konuya ilişkin haklı olduğunu ispatlayacak herhangi bir bilgi veya belge, yahut sair delil sunmadığını, bu nedenle ispat edilemeyen davanın reddini talep ettiklerini, davacının dayanaktan yoksun, haksız ve hukuksuz olarak açmış olduğu davasının reddi ile yine işbu davanın müteselsil sorumluluk hükümleri bakımından tarafımız açısından hukuka aykırı olması sebebi ile reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından, "... eldeki dava feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iade istemli tespit davasıdır....

Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle;Davalı kurum dava konusu taşınmaza el atılma tarihinin belirlenmesi için herhangi bir talepte bulunmadıklarını, vekalet ücretinin nisbi olmasını talep etmiş ancak el atılma tarihinin 04.11.1983 tarihininden önce olduğunu ispat edememiş olduğunu, bedelin yüksek olduğunu iddia etmiş ancak hükme esas alınan rapor doğru olup bu nedenle hesaplamanın doğru olduğunu, Botaş tarafından kurulan irtifaklar çok cüz-i olup tarlaların değerinde bir azalmaya neden olmadığını, dava konusu yerlerle ilgili toplulaştırma sahası ilan edildiğini ve toplulaştırma sonucunun beklenmesi gerektiğini iddia etmiş iselerse de toplulaştırma işlemi en az 10 yıl sürmekte olup ayrıca hak sahipleri toplulaştırma işlemlerine karşı 10 yıl içinde dava açma hakkını haiz oldukları için böyle bir talepte bulunulması müvekkillerin mülkiyet hakkının ağır ihlali anlamına geleceğinden davalı tarafın istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştirlerdir....

Bu atılan ve yere düşen şeyin feshe konu edilen müşteri saati olup olmadığının, atılma zamanının, iç güvenlik kamerasından davacının girdiği odadan atılıp atılmadığının, ya da atılma zamanı belirlendiğinde davacının bulunduğu oda ile atılan yer arasında bir bağlantı bulunup bulunmadığının, sonuç itibarıyla davacının bu fiil ile ilgisinin bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekmektedir. İlk derece mahkemesince eksik inceleme ile karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkemece kayıtlar yeniden ve yeterli incelenerek, gerekirse tanıklar yeniden dinlenilmek ve yukarıda belirtilen hususları tespit etmek için ek rapor yada yeni rapor alınmak suretiyle uyuşmazlığın çözümü gerektiğinden, davalı tarafın bu yöndeki istinaf iddiaları yerinde bulunmuştur....

Davacı vekilinin istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde ise; sair istinaf nedenleri yerinde değil ise de ilk derece mahkemesince bordroların imzalı olduğu ve ihtirazi kayıt konulmadığı, bu nedenle bordroda gösterilen ücretten daha fazla ücret alındığı iddiasının ancak eş değer yazılı bir delil ile ispatlanabileceği gerekçesiyle davacı tarafça iddia olunan ve yargılama aşamasında da kanıtlanan 1.400,00 TL aylık ücret hükme esas alınması gerekirken yerinde olmayan gerekçelerle bordroda gösterilen ücretin esas alınması hatalı görülmüş , 1.400,00 TL ile çalıştığının kabulü ile 19.157,51 TL net kıdem tazminatı alacağı bulunmakla hükmün bu yönü ile kaldırılarak yeniden hüküm tesisi gerekmiştir....

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle ; yerel mahkemece davacı tarafından ıslah edilmeyen kısım için talep edilen ecrimisil alacağı zamanaşımına uğradığı ecrimisil alacaklarının dava tarihinden itibaren geriye doğru beş yıllık süre içerisinde talep edilebileceği, mahkemece zamanaşımının dikkate alınmadığı, kamulaştırmasız el atma bedelinin de zamanaşımına uğradığından bahisle etmiştir. DEĞERLENDİRİLME VE GEREKÇE : Dava, kamulaştırmasız el atma bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Dava konusu Yalova ili, Merkez ilçesi, Fevziçakmak Mahallesi, 107 ada, 1 parsel sayılı 348,84 m2 miktarlı arsa niteliğinde taşınmazın tapuda 1/2 şer hisseli olarak dosyamız davacıları adına kayıtlı bulunduğu, dava konusu işbu 348,84 m2 lik arsanın 104,11 m2 lik kısmına Yalova Belediyesince yol ve tretuvar yapılmak suretiyle 1999- 2000 yılları arasında kamulaştırmasız olarak el atıldığı anlaşılmıştır....

tehdidi ile zaman zaman zorla imzalattırıldığını, çalışma saatlerinin haftada 7 gün olduğunu, 05:30- 22:00 saatleri arasında çalışıldığını, davalının sürekli bu şekilde iş yasasına aykırı olarak 7,5 saatten fazla davacıyı çalıştırdığını, davacıya fazla çalışma ücretinin bu güne kadar ödenmediğini, davacıya senelik izinlerinin kullandırılmadığını, genel tatil günlerinde ( Resmi, Dini ve Milli Bayramlarda) da çalıştığını izin ücretleri ile genel tatil ücretlerinin ödenmediğini, Kıdem tazminatının 100,00 TL, İhbar tazminatının 1.000,00 TL, İzin ücretinin 1.000,00 TL, Genel Tatil Ücretinin 900,00 TL, Fazla Mesailerinin 7.000,00 TL alacağı olmak üzere toplamda 10.000,00 TL tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi oranından işleyecek faizinin tahsiline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, davacının davalı işyerinde 01.03.2008-30.10.2013 tarihleri arasında şube temsilcisi olarak çalıştığını, hiçbir neden olmaksızın işten çıkartıldığını, eleman eksikliğinden kurye olarak da çalıştırıldığını, mesai saatleri 8 saat olmasına rağmen sabah 08.00’de işe başlayıp akşam 22.00’ye kadar çalıştığını, fazla mesai ücretinin ödenmediğini, maaş bordrosuna zorunlu olarak işten atılma korkusuyla imza attığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

    Davacı İstinaf sebepleri: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararını fazla mesai ücreti yönünden istinaf ettiklerini, tanıklardan birisinin davacı ile çalışmasının 1,5 ay olduğunu, ancak eşinin davacı ile aynı yerde çalıştığını, davacının çalışma koşullarını bilebilecek durumda olduğunu, işten atılma baskısı ile işçilerin bordroları ihtirazi kayıtsız imzalayabildiğini, elden ödemenin de gerçekleştiği iş yerinde her şeyin gerçeği yansıtmadığını, fazla çalışma olgusunun tanıkla ispatının mümkün olduğunu, müvekkilinin fazla çalışma ücreti alacağı talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir....

    UYAP Entegrasyonu