Bundan ayrı ilk derece mahkemesince gerekçeli kararda dava ve birleşen dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma davası olarak nitelendirilmiş, davacı-davalı vekilince istinaf dilekçesinde mahkemenin hukuki nitelendirmesine karşı açıkça bir istinaf itirazında bulunulmamıştır. Tüm bu açıklamalara göre, dava ve birleşen dava, evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı karşılıklı boşanma ve ferilerine ilişkindir....
Ayrıca; 1086 Sayılı HUMK'nun 45. maddesi ile 6100 Sayılı HMK'nun karşılık 166. maddesi uyarınca, birleştirilen dava dosyaları birbirlerinden bağımsız ayrı bir dava olup, birleştirilen her dava hakkında usul hükümlerine göre ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir. Yukarıda belirtilen ilkeler gözardı edilerek, infazda tereddüt oluşturacak şekilde asıl ve birleştirilen davalar yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği" gerekçesi ile bozulmuş, bozmadan sonra asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve bozmaya uygun olarak karar verilmiş bulunmasına göre; asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 57,40 TL kalan onama harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davacıdan alınmasına 25/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi 2008/16612 E. , 2008/17936 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ecrimisil ve mülkiyetin tespiti istemine ilişkin davada Terme Asliye Hukuk ile Terme Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ecrimisil ve mülkiyetin tespiti istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacının payına düşen fındık ürün bedelinin ödenmemesi nedeniyle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla geriye doğru beş yıllık ürün bedelinin tahsilini, birleşen dava ile de mülkeyitin tespitinin istendiği anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.’nın 4/2. maddesine göre, alacaklı kısmı dava açarken fazlaya ilişkin hakkını saklı tutmuş ise, mahkemenin görevi dava edilen alacak miktarına göre değil, alacağın tamamına göre belirlenir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda "...Mahkememizce yapılan yargılama sırasında toplanan deliller, davacı asıl ve birleşen davada davacı vekilinin dava dilekçesi, ekindeki belgeler, asıl ve birleşen davada davalının davaya karşı cevapları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili asıl dosya dava dilekçesinden; 34 XX 825 plakalı aracın davacı şirket nezninde ZMMS poliçesi olduğunu, olay tarihi olan 10.11.2020 tarihinde sigortalı araç sürücüsünün 34 XX 532 plakalı aracın hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, kaza akabinde sigortalı araç sürücünün kaza yerini terk ettiğini, kaza nedeniyle hasara uğrayan 34 XX 532 plakalı aracın hasarının karşılanması için ödeme yapıldığını, kaza yerini terk nedeniyle poliçenin teminat dışına çıktığını bu nedenlerle ödenen bedelin davalıdan rücuan tahsili alacıyla takip başlattığı; Davacı vekili birleşen dosya dava dilekçesinden ise ; 34 XX 825 plakalı aracın davacı şirket...
Kararı, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4.935,31 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl davada davacı-birleşen davada davalıdan alınmasına, 11/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı ... ile ... aralarındaki katılma alacağı davasının reddine dair ... 2. Aile Mahkemesi'nden verilen 24.05.2012 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında devam eden boşanma davası bulunduğunu, 780 ada 6 parsel üzerindeki evin yapımına 1998 yılında başlanıp, evin 2004 yılında tamamlandığını, ev içinde bulunan ve davalıda kalan eşyaların tamamının bu tarihten sonra davacı tarafından satın alındığını açıklayarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.500,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili; tarafların boşanmasına ilişkin ... 2....
Bu olgu ile yukarıda açıklanan “diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır.”şeklindeki yasal düzenleme birlikte ele alındığında davacı kocanın gerçekte iddia ettiği gibi “terk edilen” değil, “terk eden” eş olduğunun kabulü gerekir. Yargıtay Hukuk genel Kurulunun 04.11.2009 gün ve 2009/2-4 esas, 2009/484 karar sayılı ilamında da açıklandığı gibi terke dayalı boşanma davasında dava açma hakkı, kanunun açık deyimiyle sadece “terk edilen eşe” ait bulunduğundan, diğer eşi ortak konutu terke zorlayan veya ortak konuta dönmesini engelleyen eş “terk eden eş” konumunda olmakla, terk nedeniyle boşanma davası açma hakkı bulunmamaktadır. Bu sebeple terk eden eşin, terk hukuki sebebine dayanarak boşanma davası açması mümkün değildir....
Hukuk Dairesi SAYISI : 2021/472 Esas, 2022/2525 Karar HÜKÜM : Esastan ret BİRLEŞEN KONYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2019/452 ESAS SAYILI DOSYASI HÜKÜM : Karar verilmesine yer olmadığına İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi SAYISI : 2018/164 E., 2020/64 K. Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada geçerli ortaklık ilişkisi kurulmadığının tespiti ve alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl be birleşen dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Kararı, asıl ve birleşen 2010/16 E. davada davalı vekili ve birleşen 2009/119 E. ve 2015/575 E. sayılı davalarda davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Birleşen 2009/119 E. ve 2015/575 E. sayılı davalarda davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden; Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, birleşen davalarda davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2- Asıl ve birleşen 2010/16 E. davada davalı vekilinin temyiz itirazları yönünden; Asıl ve birleşen davada dava tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de, gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Dava dışı ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespite ilişkin asıl, itirazın iptaline ilişkin birleşen davanın yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davacı-birleşen davada davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl davada davacı vekili, davalı şirketin, 6.000,00 TL asıl alacak ve 396,00 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 6.396,00 TL'nin tahsili amacıyla müvekkili hakkında ... İcra Müdürlüğü'nün .......