Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 2015/1724 Esas 2017/9209 Karar sayılı ilamında aynen; ''...zorunlu trafik sigortası olmayan araç muris adına kayıtlı kapalı kasa kamyonet olup kullanım amacı hususi-yük nakli olmakla ticari araç olmadığından...'' denilerek kullanım amacı hususi-yük nakli olan kapalı kasa kamyonetin ticari araç olmadığı belirtilmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/4281 Esas 2019/541 Karar sayılı ilamında aynen; ''...Dava, zorunlu mali mesuliyet sigortacısının, ehliyetsizlik sebebine dayanarak sigortalıya yönelttiği rücu davasıdır. Kazaya neden olan araç hususi kamyonet olup, ticari niteliği bulunmamaktadır....'' ibarelerine yer verilerek, kullanım amacı hususi olan kamyonet vasfındaki aracın ticari mahiyetinin bulunmadığına dikkat çekilmiştir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11....

    Sulh Hukuk Mahkemesi'nde değişik iş dosyası ile tespit yaptırıldığını, bu tespitte aracın ticari vasıta olduğundan dolayı araç mahrumiyeti sebebiyle kazanç kaybının da tespit edildiğini, buna göre dava konusu dorsenin haksız ve kötü niyetli olarak müvekkili şirkete teslim edilmemesi sebebiyle müvekkili şirketin kazanç kaybının toplam 17.730,00 TL olduğu, ayrıca haczedilen dorsenin davacı şirkete ait olmadığı ve dorsenin çok hasarlı ve yıpranmış olduğundan kullanılmasının mümkün olmadığını, dorsenin ticari vasfı olup davalılar tarafından haksız olarak müvekkiline teslim edilmemesi sebebiyle araçtan mahrum kalıp kullanamadıklarını, kardan yoksun kalarak zarara uğradıklarını, bu zarardan davalıların sorumlu olduğunu, zararı tazmin etmeleri gerektiğini, tespit dosyasında kazanç kaybının netice itibariyle toplamının 17.730,00 TL olduğunun saptandığını, dorsenin kendilerine teslim edilmemesi karşısında zarara uğradıklarını, iddia ederek araç mahrumiyeti nedeni ile kazanç kaybı olan 17.730 TL'nin...

      --------------konut alanı kullanılamayacaktır.", sözleşmenin----- maddesinde,----- çerçevesinde yapılan kontrolde, eksiklikler ve kusurlar tespit edilmekle birlikte bu kusurların konut’un kullanım amacına uygun olarak kullanılmasına engel teşkil etmediği hallerde ----------- alıcı’nın konut’un fiili teslimi ile ilgili yükümlülüklerini yerine getirmiş olması şartıyla konut, alıcı’ya teslim edilmiş sayılacaktır....

        Dolayısıyla taraflar arasındaki uyuşmazlığın Türk Borçlar Kanununun 386.maddesinde yer alan “Tüketim ödüncü sözleşmesi, ödünç verenin, bir miktar parayı ya da tüketilebilen bir şeyi ödünç alana devretmeyi, ödünç alanın da aynı nitelik ve miktarda şeyi geri vermeyi üstlendiği sözleşmedir.” düzenlemesi kapsamında bir tüketim ödüncü sözleşmesine dair olduğu değerlendirilmiştir.(İstanbul BAM 37 .HD. 2021/102-1005) Bu kapsamda; davacının tacir olmayan gerçek kişi olması, somut olayın niteliği itibariyle, işlemin TTK.nın 4.maddesi kapsamında bir ödünç para verme işi olarak değerlendirilmesinin mümkün olmaması, dolayısıyla davanın mutlak bir ticari dava olmadığı, davacının tacir olmaması nedeniyle, eldeki davanın nispi ticari dava da olmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin TBK.386 kapsamında değerlendirilmesi gerektiği anlaşıldığından, mahkememizin görevsizliğine ve Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna karar vermek gerekmiştir. (Yargıtay 13. HD....

          alanlı 4 adet daire iskanı alınmış şekilde ve tam olarak ve örnek daire içindeki tüm eşyalar” devir ve teslimi taahhüdü yerine getirilmemiş, sadece 67 mt’2 net kullanım alanlı 2+1 C Blok 27 nolu, 92 mt’ net kullanım alanlı 3+1 C Blok 33 nolu, 106 mt’2 net kullanım alanlı 3+1 B Blok 52 nolu dairelerin 1/2 ‘şer paylık hisseleri iskan alınmaksızın devredildiğini, taahhüt edenlerce 507 m2 net kullanım alanlı 4 adet dairenin devir ve teslimi taahhüt edilmiş olunmasına karşın; davalı tarafından sonradan yapılan araştırma sonrasında; kendisine devir ve teslim edilmesi taahhüt edilen dairelerin de aslında 507 m2 net kullanım alanlı olmadıklarını, usulsüz olarak balkon alanlarının dairelere eklendiği, bu şekilde her bir daire için yasal olmayan 10 ila 15’er m2 alan elde edildiğini, bu hususta ......

            "İçtihat Metni"İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; ilamda iadesine hükmedilen aracın teslimi gerçekleşmeden bedelin tahsilinin talep edilemeyeceğini, dosyaya yatırılan bedelin araç teslimi karşılığı alacaklıya ödenmesi gerektiğini, reeskont faizine hükmedilmesine rağmen avans faizi talep edildiğini, aynı ilama dayalı 2 ayrı takip başlatıldığını açıklayarak takibin iptaline karar verilmesini, yargılama aşamasında verdiği dilekçesinde ise, icra dosyasına yatırılan paranın alacaklıya tüm itirazlara rağmen araç teslimi gerçekleşmeden ödenmesi...

              İşin bir bölümünde işçi çalıştırmayan, işin tamamını anahtar teslimi ve ihale yolu ile başkasına devreden ve işten elini çeken kişi asıl işveren olarak nitelendirilemez. Görüldüğü gibi anahtar teslimi işte, işverenin asıl faaliyet alanı olan mal ve üretim alanı dışında bir yapım işi sözkonusudur. Bu anlamda asıl işverenin faaliyet alanı olmadığı ve devamlılık göstermediği sürece anahtar teslimi sureti ile verilen yapım ve inşaat işleri, mal ve hizmet üretimine ilişkin işler olarak kabul edilemez. Zira bir kişinin faaliyet alanı yapım ve inşaat işi ise bu zaten asıl iş kapsamında değerlendirilir. Asıl iş için ise mal ve hizmet üretim unsuru aranmaz. Diğer taraftan, 6001 sayılı ......

                İşin bir bölümünde işçi çalıştırmayan, işin tamamını anahtar teslimi ve ihale yolu ile başkasına devreden ve işten elini çeken kişi asıl işveren olarak nitelendirilemez. Görüldüğü gibi anahtar teslimi işte, işverenin asıl faaliyet alanı olan mal ve üretim alanı dışında bir yapım işi sözkonusudur. Bu anlamda asıl işverenin faaliyet alanı olmadığı ve devamlılık göstermediği sürece anahtar teslimi sureti ile verilen yapım ve inşaat işleri, mal ve hizmet üretimine ilişkin işler olarak kabul edilemez. Zira bir kişinin faaliyet alanı yapım ve inşaat işi ise bu zaten asıl iş kapsamında değerlendirilir. Asıl iş için ise mal ve hizmet üretim unsuru aranmaz. Diğer taraftan, 6001 sayılı ......

                  İşin bir bölümünde işçi çalıştırmayan, işin tamamını anahtar teslimi ve ihale yolu ile başkasına devreden ve işten elini çeken kişi asıl işveren olarak nitelendirilemez. Görüldüğü gibi anahtar teslimi işte, işverenin asıl faaliyet alanı olan mal ve üretim alanı dışında bir yapım işi sözkonusudur. Bu anlamda asıl işverenin faaliyet alanı olmadığı ve devamlılık göstermediği sürece anahtar teslimi sureti ile verilen yapım ve inşaat işleri, mal ve hizmet üretimine ilişkin işler olarak kabul edilemez. Zira bir kişinin faaliyet alanı yapım ve inşaat işi ise bu zaten asıl iş kapsamında değerlendirilir. Asıl iş için ise mal ve hizmet üretim unsuru aranmaz. Diğer taraftan, 6001 sayılı ......

                    Müvekkil T1' ya ait araç 28/01/2021 tarihinde Van-Kalecik Toki karayolunda Van istikametine sol şeritten park halindeyken 34 XX 393 plakalı araç müvekkilin aracının arka kısmına çarpmış, çift taraflı maddi zararlı trafik kazası meydana gelmiştir. Oluşan kaza sonrasında 34 XX 164 plakalı araç sürücüsü olan Ömer Taşgedik tam kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Müvekkilim kaza sonrasında aracında bir çok değişen ve boyalı parçaların oluşmuştur. Müvekkilim aracında oluşan boya ve değişen parçalar sebebiyle araç kaydında hasar işlenmiş olup; müvekkilimin aracının değeri düşmüştür. Bu sebeple aracını kullanmadığı dönemde ekonomik kayıpları olmuştur. Hasar gören aracın onarım süresi boyunca kullanılamaması ya da işletilememesi sebebiyle ortaya çıkan zarar, tazminatının konusunu oluşturmaktadır. Kazaya karışan tam kusurlu 34 XX 164 Plakalı araç davalı T3 tarafından sigortalıdır....

                    UYAP Entegrasyonu