Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalılar vekilli, inşaatın sözleşme, yapı ruhsatı ve eklerine uygun şekilde sözleşme tarihinden itibaren 18 ay içinde yapı kullanım izin belgesi alınarak teslimi gerekirken sözleşme gereklerinin yerine getirilmediğini savunarak, davanın reddini istemişlerdir....

    ------ifa halinde alıcı bu teslimi kabul etmiş ise, satıcı TBK'nın 112. maddesi gereğince sözleşmeye aykırı ifada hiçbir kusuru olmadığını kanıtlamadıkça oluşan zarardan sorumludur. Sözleşmede ----- yapılmaması halinde ayıplı teslim değil, başka birşeyin teslimi ------ söz konusu olup; TBK 112. maddesi uyarınca borç hiç veya gereği gibi ifa edilmediği takdirde borçlu kendisine hiçbir kusur yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlüdür. Somut olayda davacı iddiası ve bilirkişi raporundaki tespit dikkate alındığında ayıplı mal teslimi değil, -------- iddiası mevcuttur. Davacı taraf sözleşmede belirlenen --------- sebebiyle------geldiğini beyan etmiştir. ----- alınan ek ve kök raporlarda------- kullanıldığı----- kullanılan -----olmadığı, ---- için kullanılan malzemelerden ve kullanım hatasından kaynaklandığı tespit edilmiş olup bilirkişinin bu değerlendirmesine mahkememizce de itibar edilmiştir....

      HUKUK DAİRESİ Uyuşmazlık ve hüküm; tüketim ödüncü sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine 20.02.2018 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Noterliğinin 02/10/2017 tarihli 33934 nolu araç satış sözleşmesi ile, 34 XX 887 plakalı aracın davalı tarafından davacıya 52.118,00- TL’ye satıldığı, Diyarbakır 7....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 700 TL borçlu olmadığının tespiti, aracın teslimi ve 3825 TL zararın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı ... davalı tarafından temyiz edilmiştir....

          Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin, "Uyuşturucu ve Keyif Verici Maddeler ile İçkilerin Etkisinde Araç Sürme Yasağı" başlıklı 97. maddesinde, alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu açıklandıktan sonra, konu ile ilgili olan "b-2" bendinde, "alkollü içki almış olarak kandaki alkol miktarına göre araç sürme yasağı kenar başlığı altında; alkollü içki almış olarak araç kullandığı tespit edilen diğer araç sürücülerinden kandaki alkol miktarı 0.50 promil üstünde olanların araç kullanamayacakları açıklanmıştır. Ayrıca, Motorlu Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları’nın A.5.5. maddesinde; Taşıtın, uyuşturucu maddeler veya Karayolları Trafik Kanunu uyarınca yasaklanan miktardan fazla içki almış kişiler tarafından kullanılması sırasında meydana gelen zararların sigorta teminatı dışında olduğu belirtilmiştir....

            Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin, "Uyuşturucu ve Keyif Verici Maddeler ile İçkilerin Etkisinde Araç Sürme Yasağı" başlıklı 97. maddesinde, alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu açıklandıktan sonra, konu ile ilgili olan "b-2" bendinde, "alkollü içki almış olarak kandaki alkol miktarına göre araç sürme yasağı kenar başlığı altında; alkollü içki almış olarak araç kullandığı tespit edilen diğer araç sürücülerinden kandaki alkol miktarı 0.50 promil üstünde olanların araç kullanamayacakları açıklanmıştır. Ayrıca, Motorlu Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları’nın A.5.5. maddesinde; Taşıtın, uyuşturucu maddeler veya Karayolları Trafik Kanunu uyarınca yasaklanan miktardan fazla içki almış kişiler tarafından kullanılması sırasında meydana gelen zararların sigorta teminatı dışında olduğu belirtilmiştir....

              - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesindeki paylaşım oranının gabin nedeniyle müvekkilleri lehine düzeltilmesine ilişkin kararın kesinleştiğini, müvekkillerine isabet eden bağımsız bölümlerin 09.09.2007 tarihinde yapı kullanım izin belgesi alınarak teslimi gerekirken teslim edilmediğini ileri sürerek, dava tarihine kadar geçen 31 aylık gecikme için 66.133,... TLnin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, gecikmenin müvekkilinin arsa sahibi davacılar tarafından azledilmesinden kaynaklandığını, azil nedeniyle müvekkilinin tadilat projesi hazırlayarak yapı kullanım izin belgesi alamadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

                Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı sözleşmeden dönülerek bedel iadesi ve ayıp sebebiyle uğranılan zararın tazmini istemlidir. Davacı vekili; davacının , davalıdan 12/05/2011 tarihinde chevrolet marka aracı 23.594,00 TL bedel mukabilinde satın aldığını, ancak aracın arıza yapması üzerine 14/07/2011 tarihinde yetkili servise aracı teslim ettiğini,aracın gereği gibi onarılmaması neticesinde yolda kaldığını,davacının sonradan yaptırdığı arıza tespiti neticesinde aracın motorunun arızalı olduğunu öğrendiğini ileri sürerek araç satış bedeli olan 23.594,00 TL ile ayıp sebebiyle uğranılan zarar kapsamında araç çekme bedeli olan 75,00 TL , ikame araç bedeli olan 6.579,00 TL, yetkili servise ödenen 260,84 TL'nin işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; dava konusu araçta üretim hatasından kaynaklı ayıbın bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

                Mahkemece; dava konusu teras katının ayrı bir tapusunun olmadığı, ortak kullanım alanına dahil olduğu, dava konusu taşınmazda davacıların kat maliki olmadıkları, davalılardan da sadece ...'ın kat maliki olduğu, davacıların dava konusu taşınmazı 14/04/2000 tarihinde davalı ...'a sattıkları, satış işlemi ile birlikte dava konusu taşınmazın tüm haklarının davalıya geçtiği, satış ile birlikte dava konusu taşınmazda davacıların herhangi bir haklarının kalmadığı, dava konusu alanın çatı katı ve dolayısıyla ortak alan olması sebebiyle ortak alana ilişkin dava hakkının kat maliklerinden herhangi bir kişiye ait olabileceği, davacıların ise kat maliki olmadıkları ve dava haklarının bulunmadığı gerekçesiyle; davacıların aktif husumet ehliyetinin (taraf sıfatının) olmaması sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; ecrimisil iddiasından kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu