Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı asil, davalılardan satın alınan araç karşılığı olarak icra takibine konu “malen” kaydı bulunan senet verildiği halde aracın teslim edilmediğini ileri sürerek borçlu olmadığının tespiti ile %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, müvekkillerinden ...'dan 30.01.2012 tarihinde Oto Satış mukavelesine istinaden satın alınan 3 adet araç karşılığında icra takibine konu toplam 27.000 TL bedelli senedin verildiğini, araçların davacıya teslim edildiğini, müvekkili ...'nın aldığı bu senedi borcu karşılığında diğer davalı ağabeyine verdiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

    satışları 2918 sayılı Yasanın 20/d maddesi uyarınca geçersiz olup, geçersiz satışlarda herkes aldığını iade ile mükelleftir....

      . - K A R A R - Davacılar vekili, davalı adına kayıtlı ... plakalı aracın 27.600 YTL bedel karşılığında müvekkillerine satıldığını, satış bedelinin 17.550 YTL’ nin ödenip kalan 10.050 YTL borç için bonolar verildiğini, aracın kati noter satışı verilmediği gibi şase numarası bulunmadığından ve etiket yokluğundan aracın kullanılmadığını, hukuki ayıplı olduğunu ileri sürmüş ve icra takibine, konu edilen toplam değeri 10.050 YTL olan 6 adet bonodan dolayı müvekkillerinin borçlu olmadığının tespiti ile ödenen 17.550 YTL’ nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ayıp iddiasının yerinde olmadığını, aracı davacı yanın kullandığını, bakiye borcu ödemediği gibi resmi satışı olmaktan da kaçındığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

        tespiti, 16.03.1994 tarihli yönetim kurulu kararı ile pay devir işleminin iptali ve hisselerin önceki ortak olan müvekkili adına tescili taleplerini içerir şekilde davayı ıslah ettiklerini beyan etmiştir....

          Ancak, davacı tarafından satış vaadi sözleşmesine dayanılarak açılan tescil davasının, davanın dayanağını teşkil eden ve taraflar arasında yapılan düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin geçersiz vekaletname ile imza edildiği bu nedenle sözleşmenin geçersiz olduğu gerekçesi ile reddedildiği bu nedenle taşınmazın satımına ilişkin sözleşmenin baştan beri geçersiz olup, tarafların geçersiz sözleşme nedeni ile verdiklerini geri isteme haklarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar davacı, fazla harç ödememek amacıyla satış bedelinin sözleşmede 1.000 TL olarak gösterildiğini, gerçekte satış bedelinin 23.500... olduğunu iddia etmiş ise de bu yöndeki iddiasını kanıtlayamamıştır....

            Dairenin geri çevirme kararı üzerine dosyaya getirtilen Tapu Sicil Müdürlüğünün 29.8.2006 tarihli ve 2222 sayılı yazısına göre somut emsalin 28.8.1998 tarihli satışının incelenmeye alındığı ... Mahallesi 138 Ada 7 Parsel nolu taşınmazın bu tarihli bir satışının olmadığı, yine 16.9.1998 tarihli satışının incelendiği ... Mahallesi 816 Ada 2 Parsel sayılı taşınmazın ise herhangi bir satış işleminin yapılmadığı bildirilmiştir. Buna göre gerçek satışların esas alınmadığı bilirkişi raporunun geçerliliğinden sözedilemez. Geçersiz bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda da hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir....

              Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davalıya ait aracın davacıya satışı için taraflar arasında 11.07.2011 tarihinde harici satış sözleşmesi yapıldığı, 2918 sayılı Yasanın 20/d maddesi gereğince tescil edilmiş araçların satış ve devir işlemlerinin noterde yapılması gerektiği, haricen yapılan satış sözleşmelerinin mülkiyetin nakli sonucunu doğurmayacağı, bu nedenle taraflar arasında resmi şekilde yapılmayan satış sözleşmesinin geçersiz olduğu, geçersiz sözleşmelerde tarafların sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre aldıklarını aynen iade etmekle yükümlü oldukları, dosyaya ibraz edilen ödeme belgelerine göre davacının davalıya 10.380.-TL ödeme yaptığı, davalının davacıdan 2.000-TL elden para almadığını yeminli beyanı ile bildirdiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının ... 19.İcra Müdürlüğünün 2013/486 sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 10.380....

                nu tanıyıp tanımadığının sorulması; plakalı aracın satış kartında Mehmet Çakan'a satıldığının anlaşılması ve aracın kalan borcu olan 10.200 TL'nin ise tarafından sanığın hesabına gönderildiği belirtilerek banka dekontu sunulmuş ise de, dekontun incelenmesinde aracın satışı için 4.000 TL kapora açıklamasıyla ödemenin yapıldığının anlaşılması karşısında; n dinlenerek 10.200TL'lik borcu ödeyip ödemediğinin sorulması; bununla birlikte ... ve ... adına olan araç satış kartlarında ileşitim numarası olarak sabit hat ve cep telefonu numaraları yazması nedeniyle, söz konusu hatların kime ait olduğunun tespit edilmesi ve ... ve ... isimli kişilere ulaşılması halinde dinlenmeleri ve adlarına olan senetlerdeki imzaların kendilerine ait olup olmadığının tespiti açısından bilirkişi raporu aldırılması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu...

                  Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, davacının talebinin haksız olduğunu, şikayetçinin aracı satın aldığı kişi adına araç kayıtlı iken haciz işleminin yapıldığını, satış talep edildiğini, satış avansının dosyaya depo edildiğini, bu işlemden bir süre sonra borçlunun icra dosyasına İİK 106 ve 110 maddeleri gereğince haczin kaldırılmasını talep ettiğini, icra müdürünün dosyada satış talebi bulunmasına ve satış avansı olmasına rağmen sehven dosyadaki haczi kaldırdığını, icra müdürünün yaptığı işlemin hatalı olduğunu fark ettiğinde aracın satışının 3.kişi üzerine geçtiğini, hatanın fark edilmesi üzerine araç üzerine icra müdürlüğünce re'sen haciz koyduğunu, dosyada satış avansı ve satış talebi bulunması nedeniyle haczin devam ettiğini, İİK gereği üzerindeki haciz devam eden araçtaki haczin kaldırılması talebinin hukuka aykırı bir talep olduğunu dolayısıyla icra müdürünün işleminin hukuka ve kanuna uygun bir işlem olduğunu, mahkemenin şikayeti reddetmesi gerekirken kabul...

                  Tescil işleminin yaptırılmaması mülkiyetin devri için kurucu nitelik taşımaz. Aracı noter satışı ile devralan, adına tescil işlemi yaptırmamış olsa dahi aracın maliki sayılır. Somut olayda davalı ...'ın, trafik kazasından önce aracı noterden sattığı anlaşıldığından hakkındaki davanın reddedilmesi gerekirken, mahkemece adıgeçen davalının araç maliki olduğunun kabul edilmesi ve sorumluluğuna karar verilmesi bozma nedenidir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu