Dava, davacı şirkete ait taşınmazın muvazaalı olarak satıldığı iddiasına dayalı tapu iptal ve tescili olmadığı taktirde satış bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine dair verilen ilk karar Dairemizce eksik inceleme sebebiyle bozulmuş ve mahkemece bu bozma kararına uyulmuştur....
Davacı, eldeki dava ile 25/09/2018 tarihinde davalıdan araç satım sözleşmesi ile 33.900,00 TL bedelle satın aldığı aracın kilometresinin düşürüldüğünden bahisle gizli ayıp iddiasıyla sözleşmenin feshi ve 33.900,00 TL araç satış bedelinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasında oto satış sözleşmesi adı altında yazılı araç satış sözleşmesinin yapıldığı hususu taraflarca ihtilafsız olup, bu sözleşmenin 6.maddesinde aracın kilometre garantisi olmadığı ve söz konusu aracı ekspertiz yaptırarak aldım şeklinde davacının imzalı beyanı olduğu görülmüştür. TÜVTÜRK'e yazılan yazı ile aracın kilometre ve muayene bilgilerinin istendiği, buna ilişkin yazı cevabının geldiği görülmüştür....
tarafından başlatılan takibe dayanak olarak gösterilen senet nedeniyle borçlu olmadığı halde, aracının 24.9.2002 tarihinde haczedilerek otoparka alındığını, aracını, hacizli ve bağlı iken, haciz tehdidi ve alacaklının talimatı ile, icra dosyasındaki borca karşılık olmak üzere noterde düzenlenen 3.10.2002 tarihli satış sözleşmesi ile davalıya devir ve teslim ettiğini, ne var ki bu satıştan hiçbir bedel almadığı halde, anlaşmaya aykırı olarak araç bedelinin icra dosyası borcundan mahsup edilmediğini, bu durumda araç satış sözleşmesinin bedelsiz kaldığını ileri sürerek, iptaline karar verilmesini istemiş, birleştirilen 2005/435 esas sayılı dosya üzerinden davalı ... hakkında açmış olduğu davada da aynı nedenlerle 3.10.2002 tarihli araç satış sözleşmesinin iptali ile aracın kendi adına devredilmesine, 5.000.000.000 TL maddi, 5.000.000.000 TL manevi tazminatın satış tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....
DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : DAVA : ARAÇ SATIŞ SÖZLEŞMESİNİN İPTALİ ve TESCİLİ DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili 09/10/2023 tarihli dilekçesiyle; davacı şirketin müşterek yetkili iki temsilcisinin bulunduğunu, davacı şirkete ait ... plakalı aracın davalıya satılmak istendiğini, davacı şirket temsilcilerinden ...'ın ve davalı temsilcisinin noter araç sözleşmesini imzaladığı halde, davacı şirketin diğer temsilcisi ...'ın o esnada noterde olmaması ve henüz noter araç satış sözleşmesini imzalamamasına rağmen, noterlik tarafından tescil işleminin yapıldığını, araç satış bedelinin alınmasından sonra ...'...
DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : DAVA : ARAÇ SATIŞ SÖZLEŞMESİNİN İPTALİ ve TESCİLİ DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili 09/10/2023 tarihli dilekçesiyle; davacı şirketin müşterek yetkili iki temsilcisinin bulunduğunu, davacı şirkete ait ... plakalı aracın davalıya satılmak istendiğini, davacı şirket temsilcilerinden ...'ın ve davalı temsilcisinin noter araç sözleşmesini imzaladığı halde, davacı şirketin diğer temsilcisi ...'ın o esnada noterde olmaması ve henüz noter araç satış sözleşmesini imzalamamasına rağmen, noterlik tarafından tescil işleminin yapıldığını, araç satış bedelinin alınmasından sonra ...'...
Noterliğinin 20/09/2019 tarih 09051 yevmiye sayılı satış sözleşmesinin iptali ile satım bedelinin iadesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak yine davacının dava dilekçesinde noter satış sözleşmesinin iptali ve bedel iadesi talebi dışında aracın davalı adına trafiğe tescilini talep etmiş olup, trafiğe tescil işlemi idari işlem olduğundan ve Mahkememizce idareyi zorlayıcı karar verilemeyeceği, yine taraflar arasındaki satımın ticari iş kapsamında ve ticari işletmelerle ilgili olmadığı, bu nedenle davacının yasal faiz talep edebileceği tüm dosya kapsamından anlaşılmakla davacının bu yönlerdeki taleplerinin reddedilerek davanın kısmen kabulüne" gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir....
İlk derece mahkemesi tarafından; " satış işleminin davalı ile dava dışı Tolunay Bektaş arasında yapıldığı, araç teslim edildiğinden sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince ödenen satış bedelinin dava dışı Tolunay Bektaş tarafından talep edebileceği " gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğu sebebiyle reddine, Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Ön alım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir. 4.Dava konusu payın satışına ilişkin hukuki işlemin tarafı olan davalı, üçüncü kişi durumundaki davacıya karşı bedelde muvazaa iddiasında bulunamaz ise de; davacı önalım hakkına engel olmak amacıyla satış bedelinin resmî satış senedinde yüksek gösterildiğini iddia edebilir ve bu iddiasını tanık dahil her türlü delil ile ispat edebilir. Öte yandan; keşif sonrasında alınan bilirkişi raporu, tek başına muvazaa iddiasını ispatlanması için yeterli olmayıp bunun için rapordaki verilerin davacının dayandığı herhangi bir delille desteklenmesi gerekmektedir. 3....
Somut olayda davacı, davalı T4 ile evlilik birliği içerisinde edindikleri taşınmazın eşi tarafından diğer davalı T3 devredildiğini, bu satış işleminin muvazaalı olduğunu belirterek tapu kaydının iptali ile davalılardan T4 adına kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Talep, genel hükümlere göre 6098 sayılı TBK'nın 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak açılan, davalı T3 satışı yapılan taşınmazın bu devire ilişkin satışın iptaline ilişkindir. Davalılar arasında gerçekleştirildiği ileri sürülen muvazaalı işlem davacı yönünden haksız eylem niteliğinde olup, dava TBK'nın 19. maddesine dayanılarak muvazaa sebebiyle açıldığına göre, tapu iptali ve tescile yönelik istek bakımından uyuşmazlığın çözüm yeri genel muvazaa kapsamında HMK'nun 1 ve devamı maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemeleridir. Bu nedenle davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmakla Konya 4....
Somut olayda davacı, davalı T4 ile evlilik birliği içerisinde edindikleri taşınmazın eşi tarafından diğer davalı T3 devredildiğini, bu satış işleminin muvazaalı olduğunu belirterek tapu kaydının iptali ile davalılardan T4 adına kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Talep, genel hükümlere göre 6098 sayılı TBK'nın 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak açılan, davalı T3 satışı yapılan taşınmazın bu devire ilişkin satışın iptaline ilişkindir. Davalılar arasında gerçekleştirildiği ileri sürülen muvazaalı işlem davacı yönünden haksız eylem niteliğinde olup, dava TBK'nın 19. maddesine dayanılarak muvazaa sebebiyle açıldığına göre, tapu iptali ve tescile yönelik istek bakımından uyuşmazlığın çözüm yeri genel muvazaa kapsamında HMK'nun 1 ve devamı maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemeleridir. Bu nedenle davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmakla Konya 4....