WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı Niyazi'nin bu beyanı kapsamında araç satışının davalı T1'a noter satışı ile yapıldığı ve araç bedelinin davacıya ödenmediği sabittir. Davacı taraf öncelikle araç satış sözleşmesinin iptali ile aracının kendisine iadesini bunun mümkün olmaması halinde araç satış bedelinin kendisine ödenmesini talep etmiş olup dava konusu aracın davalılarca 3. kişiye noterde yapılan satış ile satılarak teslim edildiği, üçüncü kişiler aleyhine açılan davanın reddedildiği anlaşılmakla davacının asıl istemi yönünden karar verilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu doğrultuda asıl davanın araç satış bedelinin iadesine yönelik istem yönünden kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamış, davacı vekilinin asıl davaya yönelik istinaf itirazının kabulüne karar vermek gerekmiştir....

ile davalı ... arasındaki davadan dolayı ... 1.Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 28.09.2010 gün ve 2010/221-2010/470 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, satış vaadi sözleşmesinin bedelsiz kalması nedeniyle feshi istemine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmayıp, uyuşmazlık düzenleme şeklinde yapılan 15.11.1996 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklandığından ve sözleşmenin feshi talep edildiğinden temyiz incelemesi görevi dairemize ait olmayıp Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: Dosyanın temyiz incelemesi ile görevli Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 06.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin davacı tarafın cayması nedeniyle feshi ile peşin verilen para ve senetlerin iade edilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....

      Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin tek taraflı feshi ile peşin verilen para ve senetlerin iadesi istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, uyuşmazlığın Tüketici mahkemesinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde karar vermiştir....

        Maddesi gereğince kamu düzeni ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Şikayet yolu ile ihalenin feshini isteyen T1 "borçlu" sıfatıyla İİK'nın 134. Maddesinde belirtilen ihalenin feshi isteminde bulunmaya yetkili kişilerden olduğu anlaşılmaktadır. Yine ihalenin "17/10/2019" tarihinde yapılmış olduğu, şikayet yolu ile ihalenin feshi isteminin "25/10/2019" tarihinde havalesi yapılan dilekçe ile yapıldığı ve bu anlamda İİK'nun 134/2. Maddesinde belirtilen yedi günlük süresi içerisinde istemde bulunmadığı, ve bu anlamda ihalenin feshi isteminde bulunma süresini geçirdiği anlaşılmıştır. İhaleye konu mallarının satış ilanının "05/09/2019- 14/10/2019" tarihlerinde elektronik ortamda ilan edildiği anlaşılmıştır. İhaleye konu malların "14/06/2018" tarihinde kıymet takdirinin yapıldığı, ihale tarihi ile arasında iki yıllık sürenin geçmediği anlaşılmıştır....

        Dosya kapsamından davacının satış temsilcisi olarak aylık prim usulü ile çalıştığı anlaşılmıştır. Öncelikle satış temsilcilerinin fazla çalışma yapıp yapmadıkları hususu, günlük faaliyet planları ile iş çizelgeleri de dikkate alınarak belirlenmelidir. Davacının fazla çalışma yaptığının anlaşılması halinde, gerekirse bilirkişiden ek rapor alınarak varsa fazla çalışma alacağı temel ücrete göre hesaplanıp hüküm altına alınmalıdır. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 02.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          -K A R A R- Davacı vekili, tarafların davalı tarafından düzenlenen 02.01.2012 tarihli proforma faturada özellikleri belirtilen 2011 model aracın 79.500,00 TL bedel karşılığında davacıya satımı konusunda anlaştıklarını, müvekkilince 04.01.2012 ve 12.01.2012 tarihlerinde toplam 79.500,00 TL ödenmesine rağmen davalının aracı teslim etmediğini, çekilen ihtarı davalının almaktan bile imtina ettiğini, müvekkilinin aracın teslim edilmemesi dolayısıyla zarara uğradığını, bu süreçte (15.01.2012-10.02.2012 arası) sıfır araç kiralayarak 2.950,00 TL masraf ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sözleşmenin haklı nedenle feshine, araç bedeli olarak ödenen 79.500,00 TL ile araç kiralama gideri 2.950,00 TL.nin toplamı 82.450,00 TL.nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 27.02.2020 tarihli araç satış sözleşmesinin haklı nedenlerle feshi ile satış bedeline mahsuben ödenen 58.000,00 EUR (ellisekizbinEuro) 'nun ödeme tarihi olan 27.02.2020 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi hükmüne göre devlet bankalarınca bir yıl vadeli döviz mevduat hesabına ödenen en yüksek faiz oranından faiziyle birlikte tazmin ve iadesine, yine davalı satıcı tarafından sözleşmenin ifa edilmemiş olması nedeniyle fazlaya ilişkin tüm haklar saklı kalmak kaydıyla uğranılan ve mahrum kalınan zararlarla (aracı kullanmaktan yoksun kalma nedeniyle uğranılan zararlar ile yeniden araç alınması nedeniyle doğmuş ve doğacak fiyat farkı zararları, sair maddi zararlar) birlikte 250.000,00 TL tutarın belirsiz alacak davası hükümlerine göre arabulucuya başvuru tarihi olan 28.09.2020 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tazmin ve tahsili ile davacı tüketiciye ödenmesi ile öncelikle ihtiyati tedbir/ihtiyati haciz...

            Noterliği‘nin 21.03.2005 tarih ve 2595 yevmiye no‘lu satış sözleşmesi ile şüpheli ... isimli şahsa ait 41 R 2877 plaka sayılı aracı, vekaletnamesine istinaden araç satışına aracılık eden ve Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın 19.08.2016 tarih ve 2016/7468 Soruşturma-2016/4324 Esas sayılı kararı ile hakkında Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar verilen Nihat Ermert isimli kişiden satın alarak, 48 HU 034 plaka numarası ile aracın adına tescilini sağladıktan sonra, aracın gümrük işlemlerine tabi tutulmaksızın Türkiye‘ye sokulduğu iddiasıyla araca el koyulduğu, müştekinin araç sahibi olarak görünen şüpheli ... ve aracın satışına aracılık eden Nihat Ermert hakkında alacak ve satış sözleşmesinin feshi talebiyle açtığı dava sonucunda, Fethiye 4....

              in araç maliki diğer davalı ...'nın verdiği vekaletnameye dayanarak aracı noterden davacıya sattığı, vekil konumunda olan davalı ...'in kötüniyeti ispatlanamadığından sorumluluğunun bulunmadığı, diğer davalı yönünden davanın esastan kabulü gerektiği, aracın 21 gün bağlı kaldığı ve satış tarihinden itibaren de davacının araç kullandığı, bu durumda faiz talebinin yerinde olmadığı gerekçeleri ile davanın davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer davalı yönünden kabulü ile 13.11.2008 tarihli Noter Araç Satış Sözleşmesinin feshine, sözleşme bedeli olan 22.500,00 TL'nin davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine, davacının faiz talebinin reddine karar verilmiş hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu