Dava, araç bedelinin ödenmediği gerekçesi ile mülkiyeti muhafaza kaydıyla yapılan araç satış sözleşmesinin iptali ile dava konusu aracın trafik tescil kaydının iptali ve davacı adına tescili talebine ilişkindir. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, kararın dayandığı deliller ile gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
söz konusu araç satış sözleşmesinin feshinin haklı olduğunun tespiti ile 18.000 TL araç bedeli, 6.800 araç için yapılan masraflar olmak üzere toplam 24.800 TL'nin yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava, adi yazılı araç satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve cezai şart istemine dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında harici araç satım sözleşmesi düzenlendiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dava konusu araç satış sözleşmesinin resmi şekilde düzenlenmemiş olması nedeniyle, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 20/d maddesi uyarınca geçersiz olduğu anlaşılmakta olup, bu tür geçersiz sözleşmelerde taraflar sözleşme uyarınca birbirlerine verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri isteme hakkına sahiptirler. Somut olayda da geçersiz sözleşme nedeniyle herkes aldığını iade ile yükümlüdür. Yine geçersiz olan sözleşme nedeniyle cezai şart talebinde bulunulamaz. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlığın araç satış sözleşmesinin iptali isteminden kaynaklanmasına ve tarafların sıfatına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yüksek 13. Hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı kanunla değişik 2797 sayılı kanunun 60. maddesi uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek 1. Başkanlığa sunulmasına 02/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünün 2013/8551 sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin bu davalı yönünden devamına, karar verilmiş; hüküm, davacı kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. İşleten tanımı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 3. maddesinde “Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır” şeklinde yapılmıştır. 2918 sayılı KTK'nın 3. maddesinde işleten sıfatını belirlenmesinde şekli ve maddi ölçüt olmak üzere iki ayrı ölçütten yararlanılmıştır. Şekli ölçüte göre trafik sicilinde malik görülen kişi işletendir....
-K A R A R- Davacı vekili, sıra cetvelinin birinci sırasında yer alan ve satış parasının tamamı kendisine ödenen davalının, sıra cetveline konu ......6 plaka sayılı aracı ....07.2011 tarihinde dava dışı borçlu şirkete noterden sattığını, satış sözleşmesinde araç bedelini tamamen aldığını beyan ettiği halde aynı tarihte rehin sözleşmesi ile araç üzerine rehin koyduğunu, rehin sözleşmesinin alacaklılardan mal kaçırmak amacıya muvaazalı olarak yapıldığını, taraflar arasında bunun dışında bir ticari ilişki ve alacak bulunmadığını ileri sürerek, davalıya ayrılan paydan müvekkilinin alacağının ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin sıra cetveline konu taşınmazı dava dışı borçluya noterden sattığını ve alacağına karşılıkta fatura düzenleyerek araç üzerine de rehin koyduğunu, ayrıca araç satış sözleşmesi ile rehin sözleşmesinin davacının ... takip tarihinden önce yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Davacı taraf, finansal kiralama sözleşmesine konu aracın sözleşme süresi dolmadan davacı şirket yöneticileri tarafından usulsüz olarak davalıya satıldığını, davacı şirketin araç satışının faaliyet alanı dışında olduğunu ve finansal kiralama sözleşmesinin 4 yıldan önce feshedilemeyeceğini ileri sürerek satışın geçersizliğinin tespitini ve aracın rayiç bedelinin tespiti ile davalıdan kısmen tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, davacı ile dava dışı şirket arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesinin süresi dolmadan aracın davalıya satışının finansal kiralama sözleşmesine aykırı olduğu ve davacı şirketin finansal kiralama dışında faaliyette bulunamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 30/09/2011 gününde verilen dilekçe ile araç satış sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 31/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, geçersiz araç satışına dayalı iptal ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi, 6102 sayılı Kanun'un 850 vd. maddeleri 3. Değerlendirme Dava, taşıma sözleşmesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.Mahkemece davalının taşımayı yapan aracın maliki olduğu, araç sürücüsünün de davalının çalışanı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de 6102 sayılı Kanun'un 850 vd. maddeleri gereğince “ (1) Taşıyıcı, taşıma sözleşmesiyle eşya veya yolcu taşıma işini veya ikisini birlikte üstlenen kişidir....
Mahkemece uyulan bozma kararının 4 nolu bendinde kısaca, davalı ... ile dava dışı ... arasında tanzim edilen kira sözleşmesinin uzun süreli ve 3. kişileri bağlayacak güçte bir kira sözleşmesi olup olmadığı, aracın teslim edilip edilmediği, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma olup olmadığı, kira sözleşmesinin ve kira bedelinin maliye ve vergi dairelerine bildirilip bildirilmediği, gerektiğinde işleten ve kiracının ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmak suretiyle kira sözleşmesinin, fatura, ruhsat ve cari hesap hareketleri gibi yan delillerle desteklenip desteklenmediği, davalı şirketin işletenlik sıfatının devam edip etmediği hususları tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği bildirilmiş, mahkemece kira sözleşmesine ilişkin protokolün dava tarihinden sonra vergi dairesine ibraz edilmiş olmasına, ...’dan gelen resmi yazıya göre diğer davalı araç sürücüsü ...’ın kaza tarihinde dava dışı ...’nin çalışanı olduğu bildirilmesine rağmen resmi yazı...