"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, sahte vekalet ile yapılan araç satış sözleşmesinin iptali isteğine ilişkin olup, hüküm de Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 15.05.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Noterliği'nin 02/08/2017 tarihli 47500 yevmiye numaralı mülkiyeti muhafaza kaydı ile sattığını, davacı tarafın taksit bedelleri ödenmediğinden satış sözleşmesini iptal etmek için yaklaşık 15 ay sonra İzmir 4 Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtığını, mahkemece 07/01/2019 tarihli 2018/520 Esas 2019/481 Karar sayılı ilamı ile mülkiyet muhafaza kaydına ilişkin sözleşmenin iptali yönünde karar verildiğini, borçlu üzerine kayıtlı aracın üzerine Uyap sistemi üzerinden haciz konulduğunu, davacı üçüncü kişi ile davalı borçlu arasındaki mülkiyeti muhafaza kaydı ile satış sözleşmesinin tarafları bağladığını, satıştan haberi olmayan müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, araç takyidat bilgilerinde araç üzerinde ilk haciz satış tarihinden 3 ay sonra 15/11/2017 tarihinde İzmir 4 İcra Müdürlüğünün 2017/209 Esas Sayılı dosyası üzerinden konulmuş olup bugüne kadar yaklaşık 28 tane haciz şerhi işlendiğini, davacı tarafından sunulan mülkiyeti muhafaza kaydıyla satış sözleşmesinin alıcının yerleşim yeri...
Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, araç malikleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılması için bir başka kimseye devir edilmesi halinde (kısa bir süre için kiralanmaması kaydıyla) artık üzerindeki fiili hakimiyeti kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekir. Bunun sonucu olarak da, araç maliki sorumlu tutulmamalıdır. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay'ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir....
Davalı vekili araç üzerindeki ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasının bu tedbirin verildiği Asliye Ceza Mahkemesi kararının kesinleşmesine bağlı olup tedbir şerhinin kaldırılmamasında müvekkilinin bir kusuru bulunmadığını davacının kötüniyetli şekilde araç kullanıp iade etmek için bu davayı açtığını bildirerek, davanın reddini savunmuş ve %20 oranında tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, satım ilişkisi içerisinde davacı yanın edimini ifa ettiği ve araç bedelini ödediği halde davalının taahhüdüne uymadığının anlaşıldığı davacı yanın araç bedelini talep etmekte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının takibe itirazının iptaliyle takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Noterliğinin 27/08/2010 Tarih 7512 yevmiye nolu araç satış sözleşmesinin iptali ile 14.568,75 TL 'nin 24/09/2010 Tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,...... plakalı davaya konu aracın davacıdan alınarak davalıya teslimine, davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında 2013/8241-6547 kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, ayıplı mal nedeniyle sözleşmenin iptali ve maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı, davaya konu ... marka aracı, ... 1. Noterliğinin 27/08/2010 Tarih ve 7512 yevmiye nolu araç satış sözleşmesi ile satın almıştır....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2020 NUMARASI : 2019/225 ESAS, 2020/218 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğundan, Dairemiz Başkanı Necip Baş tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 34 XX 285 plakalı aracının arızalanması üzerine müvekkilinin araç tamir onarım işlerinin gerçekleştirildiği işyerine çekici vasıtası ile teslim ettiğini, müvekkili tarafından araç onarımının gerçekleştirilerek davalıya teslim edildiğini, ancak davalının tamir ve onarım bedelini müvekkiline ödemediğini, onarım bedelinin tahsili için İstanbul 33....
Ancak araç içindeki sürücü görülmemektedir. Bu konuda bir bilirkişi incelemesi yapılmamış ise de araç sürücüsü davacının iddia ettiği gibi Ali Palabıyık olsa dahi bu aracın kira sözleşmesi kapsamında ikame araç olarak davalıya veya yetkili kıldığı diğer kullanıcıya teslim edildiği ispat edilemediğine göre bu kaza nedeniyle davalıyı sorumlu tutma imkanı bulunmamaktadır. Öte yandan davacı araç kiralamadan alacağının eksik hesaplandığını öne sürse de cari hesap alacağı ispat edilemediğinden bilirkişi tarafından kira alacaklarını ve yapılan ödemeleri göz önünde bulundurularak yapılan hesaplama usul ve yasaya uygundur....
Ancak araç içindeki sürücü görülmemektedir. Bu konuda bir bilirkişi incelemesi yapılmamış ise de araç sürücüsü davacının iddia ettiği gibi Ali Palabıyık olsa dahi bu aracın kira sözleşmesi kapsamında ikame araç olarak davalıya veya yetkili kıldığı diğer kullanıcıya teslim edildiği ispat edilemediğine göre bu kaza nedeniyle davalıyı sorumlu tutma imkanı bulunmamaktadır. Öte yandan davacı araç kiralamadan alacağının eksik hesaplandığını öne sürse de cari hesap alacağı ispat edilemediğinden bilirkişi tarafından kira alacaklarını ve yapılan ödemeleri göz önünde bulundurularak yapılan hesaplama usul ve yasaya uygundur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MUVAZAALI SATIŞ TESPİTİ -KARAR- Dava ve hüküm, davalılar arasında yapılan satışın muvazaalı olduğunun tespiti isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 4.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 23.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Uyuşmazlık ve hüküm * araç satış sözleşmesinin iptali olmadığında bedelin iadesi istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay * 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay * 13. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 06.04.2009 (pzt.)...