Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, sahte vekalet ile yapılan araç satış sözleşmesinin iptali isteğine ilişkin olup, hüküm de Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 15.05.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Uyuşmazlık, alınan borçtan dolayı borçlu olmadığının tesbiti, borç karşılığı araç üzerindeki rehnin kaldırılması ve rehin sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, sözleşmeden kaynaklanmakta olup, kira ilişkisinden kaynaklanmamaktadır. Hüküm Asliye Hukuk Mahkemesinden verilmiştir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 03.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Noterliğinin 20/04/2017 tarihli 05957 yevmiye nolu araç satış sözleşmesinin iptaline, davacının aracın takdiyatlardan arındırılmış şekilde adına tescili talebinin reddine ..." karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

      Taraflar arasındaki uyuşmazlığın taraflar arasında akdediken araç satış sözleşmesi uyarınca uyarınca davacının davalıya ödediğini belirttiği bedellerin iadesi için açılan icra takibindeki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir. Diyarbakır İcra Müdürlüğünün .......

        SATIŞ SURETİYLE GİDERİLMESİNE, 2- Satış bedelinin; tapudaki hisseleri oranında hissedarlara paylaştırılmasına," şeklinde karar verilmiştir....

        Davalı vekili araç üzerindeki ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasının bu tedbirin verildiği Asliye Ceza Mahkemesi kararının kesinleşmesine bağlı olup tedbir şerhinin kaldırılmamasında müvekkilinin bir kusuru bulunmadığını davacının kötüniyetli şekilde araç kullanıp iade etmek için bu davayı açtığını bildirerek, davanın reddini savunmuş ve %20 oranında tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, satım ilişkisi içerisinde davacı yanın edimini ifa ettiği ve araç bedelini ödediği halde davalının taahhüdüne uymadığının anlaşıldığı davacı yanın araç bedelini talep etmekte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının takibe itirazının iptaliyle takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

          Noterliği'nin 02/08/2017 tarihli 47500 yevmiye numaralı mülkiyeti muhafaza kaydı ile sattığını, davacı tarafın taksit bedelleri ödenmediğinden satış sözleşmesini iptal etmek için yaklaşık 15 ay sonra İzmir 4 Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtığını, mahkemece 07/01/2019 tarihli 2018/520 Esas 2019/481 Karar sayılı ilamı ile mülkiyet muhafaza kaydına ilişkin sözleşmenin iptali yönünde karar verildiğini, borçlu üzerine kayıtlı aracın üzerine Uyap sistemi üzerinden haciz konulduğunu, davacı üçüncü kişi ile davalı borçlu arasındaki mülkiyeti muhafaza kaydı ile satış sözleşmesinin tarafları bağladığını, satıştan haberi olmayan müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, araç takyidat bilgilerinde araç üzerinde ilk haciz satış tarihinden 3 ay sonra 15/11/2017 tarihinde İzmir 4 İcra Müdürlüğünün 2017/209 Esas Sayılı dosyası üzerinden konulmuş olup bugüne kadar yaklaşık 28 tane haciz şerhi işlendiğini, davacı tarafından sunulan mülkiyeti muhafaza kaydıyla satış sözleşmesinin alıcının yerleşim yeri...

          Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, araç malikleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılması için bir başka kimseye devir edilmesi halinde (kısa bir süre için kiralanmaması kaydıyla) artık üzerindeki fiili hakimiyeti kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekir. Bunun sonucu olarak da, araç maliki sorumlu tutulmamalıdır. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay'ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir....

            DAYANIKLI TÜKETİM MALLARI TEKSTİL ZÜCCACİYE VE GIDA TOPTAN PERAKENDE SATIŞ SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ. VEKİLİ : Av. ... - DAVALI : HASIMSIZ DAVA : Kıymetli Evrak İptali DAVA TARİHİ : 22/04/2019 KARAR TARİHİ : 10/09/2019 YAZIM TARİHİ : 10/09/2019 Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Davacıya ait Ziraat Bankası Bursa Şubesi TR37 0001 0015 4784 1579 5450 01 nolu hesaba ait 0002673 nolu çekin müvekkile ulaştığını müvekkilin çekte ciranta sıfatını haiz olup davaya konu çekin müvekkil adına çekin keşide edildiğini davaya konu çekin 05/05/2019 keşide tarihli ve 95.000 TL bedel kısmı doldurulmuş olarak davacının elinde kaybolma yahut çalınma suretiyle elinden çıktığını ve çekin ödenmemesi için ihtiyati tedbir konulmasını ve iptalini talep etmiştir. Davacı 27/08/2019 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini beyan etmiştir....

              TAŞINMAZ SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİNE DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİLİ 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 149 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 154 ] "İçtihat Metni" Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.03.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.01.2010 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekte, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, 13.06.2001 ve 18.10.2001 tarihli biçimine uygun düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, sözleşmenin şarta bağlı olarak düzenlendiğini, sözleşmedeki şartın henüz tahakkuk etmediğini, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu