DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE: Dava; İİK 72/3 maddesine dayalı menfi tespit talebine ilişkin olup dava konusu uyuş- mazlık araç bakım/tamir sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.Davacının aracının olay tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı ve onarım için davalıya ait iş yerine getirildiği, hasarla ilgili olarak-----nezdinde ------ nolu hasar dosyasının oluşturulduğu, davacının onarım bedelinin sigorta şirketinden tahsili hususunda davalı tarafa vekaletname verdiği, davalı tarafça onarımın gerçekleştiği, tamir bedeli olarak 13.570,00 TL tutarında fatura düzenlendiği, ancak davacının davalı tarafı azli nedeniyle davalının onarım bedelini sigorta şirketinden tahsil edemediği,Bunun üzerine davalı tarafından davacı aleyhine------ Esas sayılı dosyası üzerinden 13.570,00 TL asıl alacak + 44,10 TL işlemiş faizden ibaret toplam 13.614,10 TL alacağın tahsili talebiyle ilamsız takibe girişildiği,takibin itirazsız kesinleştiği, Davacının aracın mevcut hasarı nedeniyle gerçek onarım bedelinin...
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE: Dava; İİK 72/3 maddesine dayalı menfi tespit talebine ilişkin olup dava konusu uyuş- mazlık araç bakım/tamir sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.Davacının aracının olay tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı ve onarım için davalıya ait iş yerine getirildiği, hasarla ilgili olarak-----nezdinde ------ nolu hasar dosyasının oluşturulduğu, davacının onarım bedelinin sigorta şirketinden tahsili hususunda davalı tarafa vekaletname verdiği, davalı tarafça onarımın gerçekleştiği, tamir bedeli olarak 13.570,00 TL tutarında fatura düzenlendiği, ancak davacının davalı tarafı azli nedeniyle davalının onarım bedelini sigorta şirketinden tahsil edemediği,Bunun üzerine davalı tarafından davacı aleyhine------ Esas sayılı dosyası üzerinden 13.570,00 TL asıl alacak + 44,10 TL işlemiş faizden ibaret toplam 13.614,10 TL alacağın tahsili talebiyle ilamsız takibe girişildiği,takibin itirazsız kesinleştiği, Davacının aracın mevcut hasarı nedeniyle gerçek onarım bedelinin...
Dava, araç onarım bedelinin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilikindir. Dosya kapsamından davacı tarafından onarılan aracın, davalı adına tescilli hususi binek otomobil olduğu ve onarım bedelinin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptalinin talep edildiği, anlaşılmış olup mahkemenin kabulü de bu yöndedir. İcra takibine konu alacak ve taraflar arasındaki uyuşmazlık ticari nitelikte olmayıp yukarıda açıklandığı üzere 6502 sayılı Kanun kapsamında kalan tüketici işlemi niteliğindedir. Bu durumda davaya bakma görevi Tüketici mahkemesine ait olup, mahkemece verilen görevsizlik kararında görevli mahkemenin Tüketici mahkemesi olarak gösterilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle ve yazılı olduğu şekilde Asliye Hukuk mahkemesi olarak gösterilmesi doğru olmamıştır....
Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; davada onarım bedelinin iadesi ve kazanç kaybının tahsili talep edilmiş olup, ıslah dilekçesiyle eklenen yeni talep, dava dilekçesindeki talep kalemlerinden farklı bir talep olduğundan ıslah dilekçesiyle istenmesi ve mahkemece de eklenen bu yeni talebe hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ayrıca, aracın tamir edilerek teslim edilmesi gereken tarih 20.12.2013 olduğu halde tutanakla 17.02.2014 tarihinde teslim alınmış olup, bu tarihten itibaren aracın kaç gün içinde tamir edilebileceği de gözetilerek zararın belirlenmesi gerekirken bu yönde inceleme ve değerlendirme yapılıp ek rapor da alınmaksızın dava tarihine kadar hesaplama yapan rapor esas alınmıştır....
in %100 kusurlu olduğu belirlenmiş, kaza nedeniyle davacının aracının onarım bedelinin 4.943,10-TL olduğu, davalı tarafından ödenen 2.633,69-TL onarım bedelinin mahsubu ile davacının davalıdan talep edebileceği bakiye onarım bedelinin 2.309,41-TL olduğu, bu tutarın poliçe teminat limitinin altında kaldığı, bu nedenle davalının bu tutardan sorumlu olduğu, dava dilekçesi ekinde yer alan davacının davalıya keşide ettiği hasar bedelinin ödenmesine dair ihtarnamenin 10/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve ihtarname ile verilen 15 günlük sürenin bitiminde 26/06/2020 tarihinde davalının temerrüte düştüğü, ayrıca ... plakalı aracın cinsi kamyonet olduğundan avans faizi istenebileceği anlaşılmakla ıslah da dikkate alındığında davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, Yargıtay 17....
in %100 kusurlu olduğu belirlenmiş, kaza nedeniyle davacının aracının onarım bedelinin 4.943,10-TL olduğu, davalı tarafından ödenen 2.633,69-TL onarım bedelinin mahsubu ile davacının davalıdan talep edebileceği bakiye onarım bedelinin 2.309,41-TL olduğu, bu tutarın poliçe teminat limitinin altında kaldığı, bu nedenle davalının bu tutardan sorumlu olduğu, dava dilekçesi ekinde yer alan davacının davalıya keşide ettiği hasar bedelinin ödenmesine dair ihtarnamenin 10/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve ihtarname ile verilen 15 günlük sürenin bitiminde 26/06/2020 tarihinde davalının temerrüte düştüğü, ayrıca ... plakalı aracın cinsi kamyonet olduğundan avans faizi istenebileceği anlaşılmakla ıslah da dikkate alındığında davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, Yargıtay 17....
den 27.12.2010 tarihinde yeni araç satın aldığını, 13.03.2011 tarihinde boya kalınlığını ölçtürdüğünde boya tabakası kalınlığının standartlara aykırı olduğunu ve homojen bir dağılım göstermediğinin anlaşıldığını, davalıya başvurduğunda boya kalınlığının normal olduğunu bildirdiğini, İTÜ'nde yapılan incelemede aracın boyasının standartlardan daha kalın olduğunu ve homojen bir dağılım göstermediğinin tespit edildiğini ve aracın bu haliyle gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıpsız misli ile değiştirilmesine veya araç bedelinin rayiç değeri üzerinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... Türkiye A. Şirketi, araçtaki boya kalınlığının fabrika çıkısında olması gereken aralıkta ve standartta olduğunu, araçtaki problemin ayıp niteliğinde olmadığını, aksi düşünülse bile araçtaki sorun ile davacının talepleri arasında adil bir dengenin olmadığını, bedel iadesi isteminin haksız ve dayanaksız olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Davalı ... Oto LTD....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/678 Esas KARAR NO : 2023/307 DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 02/09/2022 KARAR TARİHİ : 27/04/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/04/2022 tarihinde müvekkiline ait ... plakalı araç ile davalı sigorta şirketinde ... nolu poliçe ile kasko sigortası bulunan ... plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, davalı sigorta şirketinde ... nolu poliçe ile kasko sigortası bulunan ... plakalı aracın, kasko poliçesinde yer alan ... plakalı araç olduğu, yani,... plakalı araç, plaka değişikliğine gittiği ve ... olarak değiştirildiği ancak kaskoda plaka zeyiline gidilmediği, araç sahibi ve aracın şase/motor numaralarının aynı olduğu, ... plaka sayılı araç sürücüsünün %100 tam ve asli kusurlu olduğu iş bu kaza neticesinde, müvekkile ait ... plakalı araç hasara...
ın tamamen kusurlu olduğu, araçtaki hasarı onarım bedelinin 13.493,11-TL, değer kaybı zararının 1.612,45-TL olduğu kanaatine varıldığının bildirildiği, davaya konu aracın yabancı plakalı bir araç olması sebebiyle hasar onarımının yurt dışında yapıldığı, dosya kapsamına sunulan onarım faturaları nazara alındığında aracın orijinal parçalar ile onarımının yapıldığı belirlendiğinden KDV dahil onarım bedelinin 13.493,11-TL (4.184,04-Euro) olarak hesaplandığı, dosya kapsamına sunulan Giresun 2....
Sigorta AŞ'ye yönelik olarak açılan değer kaybı ve çekici bedeli tazminatı davasının ispatlanamadığından bahisle reddine, ancak bu davalılara yönelik açılan hasar bedeli ve ikame araç bedeli tazminatı davasının kabulüne, 5.249 TL hasar onarım bedelinin sözü geçen davalılardan kararda belirtilen faiz başlangıç tarihlerinden itibaren müteselsilen tahsiline, 2.000 TL ikame araç bedelinin ise kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'ten tahsiline karar verilmiştir. Karara karşı davalı sigorta şirketi vekili, müvekkili şirketin sigortalısının kusuru oranında sorumlu tutulması gerekirken tazminatın tamamı üzerinden sorumlu tutulmuş olmasının doğru olmadığını, müvekkili şirketin kusur oranına göre sorumlu tutulması halinde dava öncesinde yapılan ödeme ile sorumluluğun sona ermiş olduğunun anlaşılacağını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Karara karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, davalı ...'...