WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.Ş’den 2003 yılında araç satın aldığını, 2007 yılında meydana gelen arıza sebebiyle ... Oto Servis ... A.Ş.’de aracın motorunun ve buna bağlı olarak araç ruhsatının değiştirildiğini, üretim hatası nedeniyle araç motorunun ücretsiz olarak turbosunun da indirimli olarak değişimin gerçekleştirildiğini, bu haliyle aracın gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek davacıdan tahsil edilen turbo bedelinin ve ruhsat değişimi bedelinin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, dava açılması için gereken zamanaşımı süresinin ve garanti süresinin dolduğunu, dava konusu aracın ayıplı olmadığını, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

    Mahkememizce alınan bilirkişi heyetinin 20/06/2022 tanzim tarihli raporunda, araçtaki hasarın krankın karşı/denge ağırlıklarının hasarlanması sonucu meydana geldiği, krankın üretimden kaynaklı ayıplı olduğu, ancak davalı tarafından verilen hizmetin ayıplı olmadığı, arıza sebebiyle davacının oluşan onarım bedeline ilişkin zararının 26.420,20TL, aracın makul tamir süresinin 20 iş günü olacağı, araçtan yoksun kalınan süre için 4.200,00TL kazanç kaybı talep edilebileceği rapor edilmiştir. Her iki raporun da yapılan tespitler itibariyle örtüştüğü, krank milindeki üretim hatası sebebiyle arızanın meydana geldiği, bu sebeple krank milinin ayıplı olduğu ve kullanım ile bu ayıbın ortaya çıkması sebebiyle bu ayıbın niteliği itibariyle gizli ayıp olduğu mahkememizce kabul edilmiştir. Davalı yan ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını savunmuştur....

      Davalı vekili, dava konusu aracın hiçbir ayıp veya eksiklik içermeksizin davacıya satılarak teslim edildiğini, araçtaki mevcut arızaların davacı tarafça 12 aylık kullanım sürecinde kullanılmış yakıtlar sonucu oluştuğunu, müvekkili şirket tarafından Barutçu Pompa Bosch firmasına ait 22/07/2014 tarih ve 92 sıra nolu "garanti arıza formu"nda, aracın bu firmaya götürülerek gerekli incelemenin yaptırıldığı ve arızanın kötü yakıt kullanımından kaynaklandığının tespit edildiğini, dava konusu araçta meydana geldiği iddia edilen ayıpların en kısa sürede müvekkiline ihbar edilmediğini, enjektör arızasından kaynaklı ayıbın aracın kullanımına engel teşkil etmediği gibi iadesini de gerektirmediğini, onarım bedelinin, araç bedelinin % 5'ine tekabül ettiğini, davacının araç bedel iadesini talep etmesinin TMK'nın 2. maddesine aykırı olduğu gibi mahkemece de onarılma yahut değer azalması dikkate alınarak bu hususta karar verilebileceğini, aracın davacı tarafça 12 ay süreyle kullanıldığı ve 20.000 km....

        Sulh Hukuk Mahkemesi Tarafından Gaziosmanpaşa Arabuluculuk Bürosu'nun yetkisine yapılan itiraz yerinde olmadığından itirazın reddine karar verildiğini, müvekkili ... ile dava dışı ...arasında 18/08/2021 tarihinde şifahen ... plakalı araç üzerinde kullanım ödüncü sözleşmesi kurulduğunu, müvekkili adına kayıtlı ... plakalı araç, dava dışı ....' e rızası dahilinde teslim edildiğini, ..., sevk ve idaresinde bulunan ... plakalı, ... model, ....marka araç ile; yolda seyir halindeyken, ıslak zeminde ani frenden kaynaklı olarak kazaya sebebiyet verdiğini, direksiyon hakimiyetini kaybeden ..., .......

          Somut olayda, dava konusu --- sigortalanmış olup ------aracın çalındığı, çalınma sebebiyle oluşan zararın davalı sigorta şirketinden tahsilinin dava edildiği davacı ile davalı arasında tüketici işlemi ve tüketici ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar dava dilekçesinin içeriğine göre davaya konu aracın davacının eşi tarafından ticari bir amaç için kullanıldığı belirtilmiş ise de davayı ----- olup dava konusu araç her ne kadar--- aracın ruhsatına göre kullanım şekli yük nakli/hususi olup, araç ticari mahiyette olmadığı gibi, taraflar arasında akdi bir ilişki mevcut olup, davalının sorumluluğunun kaynağı davacı ile -- sözleşmesine aykırılıktır....

            Davacı vekili 04/01/2021 tarihli dilekçesinde, ... plakalı aracın davaya konu araç olup olmadığının bilirkişi eliyle tespit edilebilmesi, müvekkilin hak kaybına uğramaması adına önem arz ettiğinden araç üzerinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, aksi durumda yediemine teslimi yönünde karar kurulmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince, davanın itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, takibe konu alacağın araç satım sözleşmesi ve fesih protokolünden kaynaklı alacak istemine ilişkin olduğu, ihtiyati tedbir kararı verilmesi, olmazsa yediemine teslmi talep edilen aracın işbu davanın konusunu oluşturmadığı, ihtiyati tedbirin ise ancak "dava konusu" hakkında verilebilecek olması karşısında koşulları oluşmayan tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Bu ara kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

              Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu araç, 25.12.2007 tarihinde trafiğe çıktığını, son servis kaydına göre 190.305 km yol kat ettiğini, ayıp iddiasının kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, davanın, öncelikle 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçmesi nedeniyle reddi gerektiğini, aracın garanti süresini aştığını, garanti kapsamında olmadığını, servis hareketlerinin değerlendirilmesinde; dava konusu aracın servis kayıtlarına bakıldığında ağırlıklı olarak kullanım şartları, sürüş tarzı ve kullanım amacı kaynaklı olağan servis ihtiyaçları olduğunu, dava konusu aracın yaklaşık 9 yıl ve 200.000 km boyunca trafikte olduğunu, araçtan yararlanmama iddiası ile mevcut durum örtüşmediğini, araçta giderilemeyen bir arıza veya “gizli ayıp” söz konusu olmadığını, üretim hatası bulunmayan araç nedeniyle bedel iadesi ve kullanım kaynaklı servis bedellerinin talep edilmesinin mümkün olmadığını, dava konusu aracın servis girişlerinin kısmen hasar nedeniyle, kısmen ise periyodik bakım amacıyla yapıldığını...

              Mahkemece, bu kural çerçevesinde değerlendirme yapılıp bir hüküm kurulması gerekirken kararın gerekçesinin bir yerinde “davacı aracın işletim ve kullanım dönemine ilişkin tahakkuk edecek vergi borç ve cezalarından dolayı davalıya karşı sorumludur.” denilip devamında “davacının ödemesi gereken bu miktardan davalının araç malikliği sebebiyle sorumlu olduğu” şeklinde bir gerekçe yazılması hükmün gerekçesinin kendi içinde çeliştiğini göstermekte olup çelişkili gerekçeye göre hüküm oluşturulması HUMK'nun 388. maddesine aykırı olduğundan kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine 25.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Mahkemece, trampa yolu ile teslim edilen aracın trafikten men edilip otoparka çekilinceye kadar davalı tarafından kullanıldığı, mükellefiyetler ihmal edilerek araç malikinin zarara uğramasına neden olunduğu, davacının trampa yolu ile ödediği meblağ için davalının başlattığı icra takip dosyasındaki borcun ödeme yolu ile infazen kapatıldığı, mal değişimi yolu ile tahsil etmiş olması gereken bedelin bu kez nakit olarak tahsil edildiği, icra dosyasına 29.783,97 TL ödendiği, davacının aslında 16.750 TL ödeyerek borçtan kurtulabileceği ve bu bedel için de trampa yolu ile teslim ettiği, aradaki farktan davalı tarafın sorumlu olduğu, ilave ödemeleri davalının iade etmesi gerektiği, aracın davacıya iadesi aşamasında bir takım hasarlara uğradığı ve kullanımından kaynaklı yıpranma ve eskime sebebiyle masraflar doğduğu, teslim günündeki şartlara göre değer kaybına uğradığı, aracın teslimi anında bu hasarlara ilişkin kayıt bulunmadığına göre hasarın aracın davalının yedinde iken meydana geldiğinin kabulü...

                  Sayılı dosyası icra takibine geçildiğini, itirazın süresinde yapılmaması sebebiyle takibin kesinleştiğini, dosya kapak hesabı olan 3.995,00 TL'yi 14.07.2021 tarihinde icra müdürlüğü hesabına ödendiğini, müvekkil şirket tarafından kiralanan aracın yalnızca sol aynası sürtme şerhi ile birlikte davalı şirkete teslim edildiğini, davalı şirketin yaklaşık bir ay sonraki bir tarihte eksper raporu alarak kiralanan araçta başka kusurlar ileri sürdüğünü ve söz konusu kusurların onarım bedelini fatura ederek müvekkiline yansıtmak istediğini, haksız faturayı kabul etmediklerini, eksper raporu incelendiğinde, söz konusu araç teslimi esnasında yalnızca sol ayna sürtme şerhi düşüldüğünü, bunun dışında eksper raporunda belirtilen hasarların tutanağa yazılmadığını, aracın davalıya teslim tarihi 09.02.2021 olduğunu, davalı şirket tarafından yapılan eksper incelemesinin 03/03/2021 tarihli olduğunu yaklaşık 1 aylık süre içerisinde aracın hasara uğramasının mümkün olacağının, araç teslimi esnasında olmayan...

                    UYAP Entegrasyonu