Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; taşınmaz satım sözleşmesinin muvazaa ve inançlı işlem iddiasına dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında araç satım sözleşmesine dayalı olarak araç bedelinin ödenmemesi üzerine davalı hakkında takibe giriştiklerini ileri sürerek davalının haksız itirazının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı aldığı aracın 4.400 TL'sini ödediğini, bakiye 1.350 TL borcu kaldığını, davacının araç devrini vermediğini, bu nedenle bakiye borcu ödemediğini belirterek, davanın reddini istemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2022/2383 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini, araç satış sözleşmesinde araç bedelinin banka yoluyla ödeneceği yazılmasına rağmen davalı tarafından ödeme yapılmadığını, davalıya araç satışına dair faturanın 26/11/2021 tarihinde iade taahhütlü olarak tebliğ edildiğini ancak davalı tarafından fatura ve satış bedelinin yine ödenmediğini, dava açılmadan önce arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, davalı arabuluculuk görüşmesinde tüketici olmadığını, araç alım satım işi ile uğraştığını, borcu kabul etmediğini bu nedenle arabuluculuk görüşmesinin de sonuçsuz kaldığını, davalı kendisine tebliğ edilen ödeme emrine rağmen borcu ödemeyerek haksız ve kötü niyetli davranarak aleyhine başlatılan takibe itiraz ettiğini beyanla, itirazın iptaline, takibin devamına ve %20'den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı asil tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, kendi aracını davalı ... ve Tic. Ltd. Şti.'ne vererek, yerine...marka araç satın aldığını, aracın toplam 35.000 TL hasarlı 7 ayrı kazaya karıştığını öğrenmesiyle, aracı iade ettiğini, davalıların bu kez ... markalı başka bir araç verdiklerini, iki araç arasında 9.500 TL fark bulunması nedeniyle 6.000 TL'yi peşin ödeyip kalan kısım için senet verdiğini, ancak ikinci aracın da pert kaydının bulunduğunun anlaşıldığını, 6.000 TL'nin iadesi amacıyla başlatığı icra takibinin davalının itiraz etmesi üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve davalılar hakkında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ: Dava, hukuki niteliği itibariyle taraflar arasındaki ticari satım sözleşmesinden kaynaklanan ayıba dayalı alacağa vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır. Dava konusu araç üzerinde 2 otomotiv 1 makine müh bilirkişi eşliğinden uyuşmazlık konusu ayıplar ile ilgili olarak 17/06/2022 saat 14.30 den keşif icrasına karar verilmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2. el araç alım satım işi yapan Karaca Otomotiv isimli iş yerinin sahibi olduğunu, müvekkili ile davalı arasında 26/11/2018 tarihinde 2007 model Audi Q7 marka aracın satışı hususunda araç satış sözleşmesi yapıldığını, sözleşme gereğince araç bedelinin 140.000 TL olduğunu, bakiye kalan 40.000 TL'nin 01/01/2019 tarihinde ödeneceğinin kararlaştırıldığını fakat davalı tarafça ödenmemesi üzerinde icra müdürlüğünde takip başlatıldığını, davalının ödeme emrine itirazı üzerine takibin durdurulduğunu beyan ederek haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasındaki satış sözleşmesinin devam ettiğini, sözleşmeni fesh edilmediğini bu aşamada araç bedeli talebinin mümkün olmadığını, davacı tarafından yapılmış bir ayıp ihbarı bulunmadığını, davacının hali hazırda aracın kayden malikinin ......
SAVUNMA: Davalı T5 vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki ve husumet itirazlarının bulunduğunu, söz konusu borç ilişkisinin araç satım sözleşmesine dayanıp gerçek bir borç olduğunu, davanın açılabilmesi için koşulların oluşmadığını, asıl borçlu şirketin acz içinde olup olmadığına ilişkin davacı tarafça bilgi ve belge sunulmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Tic.A.Ş tarafından davacıya satıldığı, davacı ile davalı arasında yazılı satım sözleşmesi veya davadışı bayinin ayıptan doğan tekeffül borcunun davalı tarafından garanti edilmesi gibi davalı imzalı açıkça kararlaştırılmış yazılı delil tespit edilemediği, dava konusu 3 adet araç hakkında teslimin bayi mi yoksa davalı tarafından mı ve nerede (davacının madenine mi davalının merkezinde mi , davalının bayisinin merkezinden mi yoksa tarafsız bir başka yerde mi) gerçekleştirildiği yazılı delillerden tespit edilemediği,'' belirtilmiştir. "Borçlar Kanunda düzenlenmiş olan ayıba karşı tekeffül sorumluluğu, bir akdi sorumluluk türü olduğundan, sadece satım sözleşmesinin tarafları arasında geçerlidir. Bunun bir sonucu olarak, satıcının ayıba karşı tekeffül sorumluluğuna bağlı olarak alıcıya tanınan seçimlik haklar da (sözleşmeden dönme, bedel indirimi, değiştirme hakları) alıcı tarafından satıcıya karşı ileri sürülebilecek haklar şeklinde düzenlenmiştir....
İtirazın iptali davası, itirazın alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmalıdır. Tebliğ yapılmadıkça itirazın iptali davası açması için gerekli süre başlamayacaktır. O halde, dava dava süresinde kabul edilmiştir. Ayrıca, satım sözleşmesinden kaynaklı alacak istemi, 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Yapılan her icra işlemi, zamanaşımını kesecektir. İcra takipleri, 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadan yenilenmiş, istem zamanaşımına uğramadığından esas bakımından dava değerlendirilmiştir. Satım sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcu yükümlendiği akittir. Sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir adet bulunmadıkça, satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdür. Satım sözleşmesinin geçerli olabilmesi için, icap ve kabul iradelerinin birleşmesi yeterlidir. Yazılı yapılması, geçerlilik bakımından önemli değildir....