Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, araç alım satım sözleşmesinden kaynaklanmakta olup ticari satım değildir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay .... Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay .... Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 07/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/552 E. 2019/630 K. sayılı kararı da incelendiğinde; davacı şirket çalışanları olan dava dışı ... ve ...’ın otomotiv işi ile uğraşan davalıdan dokuz adet araç alımı yaptıkları, bu araç alımına ilişkin bedellerin bir kısmını peşin ödedikleri, kalan kısmını ise davacı şirket hesabından kendi maaş ve prim alacaklarına karşılık olduğunu söyleyerek davalının hesabına gönderdikleri, bu dosya ve kesinleşen ceza dosyasında alınan bilirkişi raporları ile de sabit olduğu üzere davacı şirket ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişki ya da alım satım ilişkisinin olmadığı sabittir. Ne var ki, davalı, davacı şirket çalışanı olan dava dışı bu şahıslar ile araç alım satım ilişkisi kurmuş olup, dosya kapsamında da yer alan araç satış sözleşmelerinden de anlaşılacağı üzere dava dışı bu şahıslara dokuz adet araç satışı yapmış ve bu araçlar dava dışı şahıslar ya da onların gösterdikleri kişiler adına tescil edilmiştir....

      Noterliği'nin 24/12/2018 tarih 024084 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile araç satışına ilişkin bedelin ödendiği, ihtardaki diğer mutahap Turan Pekergil'in araç satış sözleşmesinin tarafı olmadığı, aracın kendisine teslim edilmediği, 34 XX 844 plaka sayılı aracın teslimi ile noter araç kaydının devredilmesini, aksi takdirde 10/09/2018 tarihinde ödenen araç bedeli olan 138.000,00 TL'nin faizi ile birlikte ödenmesinin ihtar edildiği anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK uyarınca, tüm tacirlerin ticari işleriyle ilgili olarak basiretli bir tacir gibi davranmaları gerektiği düzenlenir. Davalı araç alım satım işini mesleki ve ticari kapsamda yapan bir şirket olup yapmış olduğu işlemleri yaparken kendi faaliyet alanlarının gerektirdiği ölçüde basiret ve özenle davranmalıdır. Davacı tarafından araç bedeli olarak 10/09/2018 tarihinde davalıya 138.000,00 TL bedel ödenmiş, ancak bu ödeme karşılığında davacıya herhangi bir araç teslim ve tescili yapılmamıştır. Bu durum davalı şirketin de kabulündedir....

      Noterliği'nin 18335 yevmiye nolu araç satış sözleşmesi ile dava konusu 34 XX 638 plakalı 2008 model Peugeot marka aracı davalıdan satın aldığı, başka bir deyişle araç satış sözleşmesindeki alıcının davacı, satıcının da davalı olduğu, dava konusu aracın satış öncesinde davalının şahsi kullanımında olan bir araç olduğu ve davalının araç alım satım işiyle uğraşmadığı, bu hususun 12/01/2023 tarihli celsede davalı vekili tarafından da açıkça beyan edildiği, bunun yanı sıra davacı vekilinin de aynı celse davacının da araç alım satım işiyle uğraşmadığını ve kendi kullanımı için aracı aldığını beyan ettiği, bu doğrultuda davalı T3 6502 sayılı yasa kapsamında satıcı/sağlayıcı sıfatının bulunmadığı ve araç satış sözleşmesinin gerçek kişiler arasında yapıldığı, davalının araç satışını mesleki faaliyeti kapsamında yapmayıp şahsi kullanımında olan aracını sattığı, davacının da aracı yine şahsi kullanımı için aldığı, dosya kapsamı itibariyle tarafların araç alım satım işiyle uğraşmadığı ve dava konusu...

      Davalı isticvabında, 13.09.2005 tarihli 3.500.00 YTL bedelli senet, 23.07.2005 tarihli araba alım-satım senedi ve 13.09.2005 tarihli mukavele altındaki imzaların kendisine ait olup, belge içeriklerinin doğru olduğunu beyan etmiştir....

        un suça konu çekler hakkında çalıntı ihbarında bulunup men talimatı verdiği, çeklerin bankaya ibrazında men talimatı nedeniyle katılana ödemede bulunulmadığı, sanıkların iştirak halinde oldukları ve bu şekildeki hileli hareketleriyle haksız menfaat temin ettikleri iddia edilen somut olayda; sanıklarla katılan arasındaki borç ilişkininin doğumunda hilenin bulunmadığı, aradaki borca ilişkin olarak düzenlenilen protokol ve icra takip dosyalarına göre alış veriş ilişkisinin hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu, suç kastının bulunmadığı ve dolandırıcılık suçunun unsurlarının gerçekleşmediği gerekçelerine dayanan mahkemenin beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir...'' şeklinde belirtildiği üzere, somut olayda müşteki ile sanık arasında dosya arasında mevcut 03.08.2009 tarihli bir araç alım satım sözleşmesinin olduğu, sözleşmenin alıcı kısmında sanık ...'...

          Otomotiv Ltd.Şti. vekili, taraflar arasındaki satım sözleşmesinde müvekkillerinin bir katılımı bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Davalı ... ... vekili, noter satışının yapıldığı gün araç üzerindeki tüm hacizlerin kalkmış olduğunu, müvekkilinin satım işleminde vekil olmasının aracın sorumluluğunun üzerinde olduğu anlamına gelmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı duruşmaya gelmemiş,davaya cevap da vermemiştir. Mahkemece, davalı ... En Verimli ... şirketine ait aracın vekil ... ... aracılığı ile davacı şirkete satıldığı, aracın satışından doğan sorumluluğun vekile değil adına satış işlemi yapılan araç malikine (asile) ait olduğu, aracın ... Otomotiv Ltd. Şti. ve şirket yetkilisi İbrahim ... aracılığı ile satışının yapılmasının bu ilişkilerin hukuki ayıptan sorumlu tutulmalarını gerektirmediği gerekçesi ile davalılar ... ... ve ... Otomotiv Ltd.Şti. ile ... hakkındaki davanın husumet ve nedeniyle reddine, davalı ......

            Dava tarafları arasında uyuşmazlık öncesinde de süre gelen araç alım satım ilişkisinin olduğu, bu ilişkinin başta davalı ... ... ile başladığı, sonrasında ise dava konusu uyuşmazlıkta olduğu gibi araç satım ilişkisinin davacılar ve davalı şirket arasında devam ettiği, devir bedelinin davacılar tarafından davalı ... ... hesabına gönderildiği dosyaya sunulan önceki araç satış sözleşmelerinden ve banka hesap dökümlerinden anlaşılmaktadır. Her ne kadar davalı şirket tarafından borcun muaccel olmadığına yönelik itirazda bulunulmuş ise de, taraflar arasındaki süre gelen ilişkide devir bedelinin gönderilmesine müteakip en geç bir ay içerisinde araç devirlerinin yapıldığı, araç satış sözleşmelerinde yazan araçların plakaları belirtilmek suretiyle banka havalesinin yapıldığı görüldüğünden muacceliyet itirazları yerinde görülmemiştir....

              İlk derece mahkemesince toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda,"....Geyve Noterliğinin 29/11/2019 tarih 07117 yevmiye numaralı rehin sözleşmesinin incelenmesinde; 29/11/2019 tarihinde davacının davalıya olan 30.000- TL borcuna karşılık kendi aracında üzerinde davalı lehine rehin sözleşmesi düzenlendiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar davalı tarafından, adı geçen rehin sözleşmesinin taraflar arasındaki araç satım sözleşmesinden kaynaklanan borcun teminatı olarak düzenlendiği iddiasında bulunulmuşsa da buna ilişkin araç satım sözleşmesi sunulmadığı gibi taraflar arasındaki araç satım sözleşmesinin ispatı olarak bir kısım senetler ibraz edilmişse de senetlerin incelenmesinde davacı tarafın senet üzerinde alacaklı ya da borçlu sıfatıyla yer almadığı, dava dışı 3. kişiler arasında tanzim edilen senetlerde davacının kefil sıfatıyla yer aldığı anlaşılmaktadır. Kaldı ki 29/11/2019 tarih 07117 yevmiye numaralı rehin sözleşmesinde araç satımına ilişkin bir husus yer almamaktadır....

              Dava, menkul alım satım sözleşmesinin iptali sebebiyle sözleşme gereği mal sahibine ödenen peşinatın tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık gayrimenkul alım satım sözleşmesinden kaynaklanmakta olduğundan uyuşmazlığın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... (...) 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 04/10/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu