İddia, savunma, celp edilen deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Davacı tarafından ------plakalı araca yönelik satım sözleşmesi gereğince aracın davalıya teslim edildiği, ancak bakiye bedelin ödenmediği iddiasıyla öncelikle satış sözleşmesinin iptali ile aracın davacı adına tescili, mümkün olmaması halinde bakiye bedelin konu edildiği icra takibine yönelik itirazın iptali istemiyle huzurdaki dava açılmıştır.Dava dilekçesi içeriğinden talebin terditli dava şeklinde dile getirildiği anlaşılmış olup, her ne kadar sözleşmenin iptali ve itirazın iptali davalarının inceleme usulleri farklı olmakla birlikte talebin terditli dava niteliğinde ileri sürülmesi karşısında talepler yönünden dosyanın tefrik edilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmış, yargılamada öncelikle "satışın iptali" istemi yönünden inceleme ve değerlendirme yapılmıştır.Davalı tarafından davaya cevap dilekçesi ile Mahkememiz yetkisine itiraz ettiği, icra takibine itirazlarında icra müdürlüğünün yetkisine itiraz...
Yukarıda belirtilen bilgiler ışığında; davacı ile davalı arasında bir satım veya kiralama ilişkisinin bulunmadığı, finansal kiralama ilişkisinin taraflarının dava dışı BNP ile davacı olduğu, davalının ise davacı ile dava dışı şirketin yapmış olduğu finansal kiralama sözleşmesine konu araçları dava dışı şirkete satan şirket olduğu ve bedellerinin de dava dışı finansal kiralama şirketi tarafından davalıya yapıldığı, bu doğrultuda araçların geç teslimi hususunda davacının taleplerini ancak, nispilik ilkesi gereğince kiralama sözleşmesinin tarafı olan finansal kiralama şirketine yöneltebileceği, malların geç teslimine ilişkin olarak ise satım sözleşmesinin tarafı olan dava dışı şirketin bir itirazının olmadığı, öte yandan davacı, davalı ile yapılan 22/02/2021 tarihli sipariş fişlerine dayanmışsa da anılan fişlerin 2. Ve 5....
Bu itibarla, yerel mahkemenin yargı çevresi içerisinde ayrıca tüketici mahkemesi var ise, tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmesi, ayrı bir tüketici mahkemesi yok ise (a) ara kararıyla davaya TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA BAKILARAK işin esasının incelenip, (b) tapu iptali ve tescil talebine yönelik davanın reddi ile birlikte, davacı ile davalı yüklenici Aslı Kurtoğlu arasında yapılan satış sözleşmesinde davalı arsa sahibi Serkan Demirdağ taraf olmadığı gibi, arsa sahibi Serkan Demirdağ'ın bedel iadesine yönelik sorumluluğu yüklendiğine dair kesin bir delil de ibraz edilememesi sebebiyle davacıya iadesine karar verilen 130.000- TL. bedelin SADECE davacı ile yapılan satış vaadi sözleşmesinin tarafı olan yüklenici Aslı Kurtoğlu'ndan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, sözleşmenin tarafı olmayan arsa sahibi Serkan Demirdağ'a yönelik bedel iadesi talebinin husumet yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/12/2021(Ara Karar ), 28/03/2022(Ara Karar) NUMARASI : 2017/573 ESAS DAVA KONUSU : Araç Mülkiyetinin Tespiti/Tescili/Alacak/İhtiyati Tedbir KARAR : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin emekli öğretmen olduğunu, 34 XX 394 plaka sayılı aracını satmak için www.sahibinden.com sitesinde satış ilanı yayınladığını, araç ilanı için kendisini Sefer olarak tanıtan ve Eskişehir'den aradığını belirten şahıs ile pazarlıkta bulunduklarını ve araç için aralarında sözlü olarak anlaşıldığını, alıcıların işlemlerinin yoğun olduğunu, aracı Eskişehir'e getirmesi veya Umut Kılıç adına vekalet göndermesi durumunda aracı alabileceklerini söylediğini, Umut Kılıç'ın 21/12/2017 günü yol/yakıt harcamaları için müvekkilin İş Bankası hesabına 512TL bankamatikten havale yaptığını, müvekkili ve eşinin aracı teslim edip paralarını almak üzere yola çıktığını, müvekkilini Sefer isimli şahsın karşıladığını, aracı satmak üzere araç satış sözleşmesi(109.000TL...
Davalılar vekili, öncelikle zamanaşımı nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, ayrıca satış sözleşmesinin mülkiyetin nakli yönünden geçersiz olduğunu, taşınmazda kat mülkiyeti de kurulmadığını, davacının taşınmazı ecrimisil ya da kira ödemeden kullandığını, davalıların iştirak halinde mülkiyet sahibi olduğunu, kat mülkiyetinin kurulamayacağının bilirkişi raporu ile sabit olduğu, binada davacıya arsa payı veya daire devrinin yapılmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tapu iptali ve tescil talebinin reddine, 80.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili Av. ... ve bir kısım davalılar vekili Av. ... temyiz etmişlerdir....
Davaya konu ... plaka sayılı aracın 26/10/2017 tarihli tescil kaydına göre ... plaka kaydı ile ... Taş.Ltd.Şti. adına kayıtlı olduğu, 16/06/2020 tarihli satış işlemi ile ... ... adına, 02/07/2020 tarihli satış ile ... Otomotiv adına, 21/07/2020 tarihinde davalılardan ... Nak.Taş.Teks.Ltd.Şti.(yetkilisi ...) adına tescil gördüğü ondan da 08.09.2020 tarihli satış ile diğer davalı ...'e 130.000,00-TL bedel karşılığında satılmış olduğu, 17/12/2020 tarihinde de dava dışı ... isimli şahıs adına ... plaka ile satış ve tescil edildiği anlaşılmıştır. Somut olayda; ... ve davalılardan ... ... arasında akdedilen 08.02.2019 tarihli Protokolün 3. maddesindeki düzenlemeye göre “2017 Model ... Marka ... Plakalı Aracı ...’a teslim edilerek aracın plakası ile satışını vermekle yükümlüdür”. Davalı ..., dava dışı ... ve davacı ... arasında akdedilen 15.05.2019 tarihli Protokolün 2. Maddesinde “Devir alan ... Plakalı 2017 Model ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 723 ada 20 parsel sayılı taşınmazdaki 2 nolu dubleks meskeni oğlunun davalıya olan borcunu ödeyememesi nedeniyle davalının tehdit ve hilesi sonucu satış suretiyle davalıya temlik ettiğini, davalı adına kredi çekilip kredi taksitlerinin ödenmesinden sonra taşınmazın iadesini kararlaştırdıklarını, taşınmaz devrinin yapıldığı gün adi yazılı sözleşme ile davalının taşınmazı kendisine satmayı vaat ettiğini, borcu ödeyip taşınmazı iade almak istemesine rağmen davalının iadeyi kabul etmediğini, satış vaadi sözleşmesinin devrin gerçek olmadığını gösterdiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir....
in keşideci olarak değil kefil olarak yer aldığı, davaya konu taşınmazın satış akdinde satış bedeli ödenmediği takdirde taşınmazın mülkiyetinin iade edileceğine dair bir ihtirazi kayıt bulunmadığından ve anılan resmi senedin aksi aynı güçte başkaca bir yazılı delil ile davacı tarafça ispat edilemediği; kaldı ki taşınmazın halihazırdaki maliki ... olmayıp temlikler sonucu ... olduğu, ...'ın da bankadan konut kredisi kullanmak sureti ile taşınmazı satın aldığı ve ödemesini gerçekleştirdiğinin banka dekontu ile sabit olduğu, diğer yandan davacı tarafın tapu iptali ve tescil dışında tazminata yönelik bir talebi de bulunmadığı, davacının kendi iradesi ile tapuda devri davalılardan ...'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava taşınmaz mal satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil istemine ilişkindir. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili dava dilekçesi ile dava konusu taşınmazın her türlü ayni ve şahsi kısıttan ari bir şekilde tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir. Yerel mahkemece davacı vekilinin davanın kabulüne, taşınmazın tapu kaydı üzerine konulan 25/04/2018 tarih 15031 yevmiye nolu tedbir şerhinden önceki takyidatlar baki kalmak kaydıyla davalı adına olan tapunun iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Dava konusu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde; taşınmazın davalı şirket adına konut niteliği ile kayıtlı bulunduğu taşınmazın tapu kaydı üzerinde çok sayıda icrai haciz, kamu haczi, ihtiyati haciz şerhleri bulunduğu görülmüştür. Davacı vekili dava dilekçesi ile taşınmazın takyidatlardan arındırılmış hali ile tesciline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl aleyhine 03/10/2011 gününde verilen dilekçe ile araç mülkiyetinin tespiti ve tescil istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03/10/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan ..., ..., ... vekili ile ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan davalı ... Arı'nın temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Davalılar ..., ... ve ...'ın temyizlerinden 03/01/2014 tarihli dilekçe ile feragat ettiklerinden temyiz dilekçelerinin reddine karar verilmiştir 2-Davalı ...'nın temyizine gelince; dava, araç mülkiyetinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, aracını davalı ...'...