WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptal tescil istemine ilişkindir. Davacı, mirasbırakanı ...'ın maliki olduğu 136 ada 12 parsel sayılı taşınmazı mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak torunu olan davalı ...'a satış suretiyle devrettiğini ileri sürerek satış sözleşmesinin iptali ile taşınmazın tüm mirasçılar adına tesciline, aşamada tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

    "İçtihat Metni"Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Muvazaa Nedeni İle Senedin İptali Mahkeme nitelendirmesinden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık tapu kaydında aile konutu şerhi bulunan taşınmazın davalı tarafından muvazaalı şekilde kendisini senetle borçlandırarak, bu senet sebebiyle hakkında takip başlatıldığı, takip nedeni ile de aile konutunun satışına karar verildiği iddiası ile muvazaaya dayalı Türk Borçlar Kanunu 19. maddesine göre açılan senedin iptali ve bu senede bağlı olarak başlatılan takibin ve bu takip sebebiyle verilen satış kararının iptali isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.)...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil ... ile ..., ... ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Antalya 3....

        nun 19/01/2007 tarihinde vefat ettiğini, murisin kendisine ait 4 parsel sayılı taşınmazını gerçek satış olmadığı halde muvazaa ile davalı olan her iki oğluna bedelsiz olarak devrettiğini, murisin paraya ihtiyacı olmadığını, murisin amacının kızlarını mirastan mahrum bırakmak olduğunu, gerçek iradenin satış değil bağış olduğunu,murisin ölene kadar kendisine ait taşınmazda oturduğunu, görünürdeki sözleşmenin tarafların gerçek iradelerine uymadığından,gizli bağış sözleşmesinin de şekil şartlarından yoksun olduğundan muvazaa nedeni ile geçersiz olduğunu ileri sürerek davalılar adına olan oluşturulan tapu kaydının iptali ile muris ... ...'nun tüm mirasçıları adına tesciline karar verilmesini istemişler;karşı davanın reddini savunmuşlardır. Davalılar,davanın reddini savunmuşlar,karşılık davalarında ise mirasbırakanlarının 439 ve 380 parsel sayılı taşınmazlarını davacılara temlikinin saklı paylarını ihlal ettiğini ileri sürerek tenkisini talep etmiştir....

          Mahkemece, araç kaydı davacı üzerinde değil ise de; araç alımına ilişkin çekin davacı tarafından verilmiş olması ve araç kaydı üzerinde bulunan eşinin aracı devretmeye hazır olduğunu beyan etmesi karşısında davacının dava açmakta menfaati olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinde dava konusu aracın ... ... Noterliğinin 10/04/2013 tarihli araç satış sözleşmesi ile dava dışı ... tarafından dava dışı ... ...'a satıldığı ve aracın malikinin dava tarihi itibariyle ... ... olduğu anlaşılmaktadır. Araç maliki ... ... olduğundan, 09/04/2014 tarihli harici ve geçersiz araç satım sözleşmesinin tarafı olan davacının eldeki davada aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; "...davacı tarafın talebinin öncelikli olarak dava konusu aracın satışının iptali ve terditli olarak ise iptal talebinin kabul edilmemesi halinde araç satış bedelinin tahsiline ilişkin olduğu, dava konusu aracın, yargılamanın devamı sırasında 3.kişiye satış ve devrinin yapılması halinde, davacı tarafın öncelikli talebi olan satış işleminin iptali talebi yönünden eldeki davayı konusuz bırakacağı ve ayrıca davalı firma vekilinin, davalılar arasında muvazaa olmayıp gerçekte davacı ile diğer davalı arasında muvazaa olduğuna ilişkin beyan ve itirazlarının ise yargılamayı gerektirdiği anlaşılmakla araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasına ilişkin talep yerinde görülmekle, belirtilen nedenlerle davalı tarafın tedbirin kaldırılmasına ilişkin talebinin ve buna ilişkin itirazının reddinin gerektiği, davalı firma vekilinin, dosyaya sunulan dava değeri kadar teminatın kabulü ile tedbirin kaldırılması talebi...

            in muvazaa nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası açamayacağı, eldeki davayı açmakta davacının hukuki menfaatının olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla ... 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3.kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle;davanın Türk Borçlar Kanununun 19.maddesi (BK'nun 18)gereğince açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu, bir davada taraflarca ileri sürülen maddi olguların hukuki değerlendirilmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamanın hakimin doğrudan görevi olduğu, dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu, muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tesbit ettirmeyi amaçladığı...

                Davacı, satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasını tanık dahil her türlü delil ile kanıtlayabilir. Duruşma sırasında dinlenen davacı tanıklarının satış bedeli ve ne şekilde ödendiği konusunda somut bilgisi yoktur. Davalı tanığı ise 21.02.2014 tarihli keşifteki beyanında tapudaki satış bedelinin gerçek olduğunu belirtmiştir. Mahkemece hükme esas alınan ve her iki keşif sonucu düzenlenen bilirkişi kurulu raporlarında, dava konusu payın dava tarihinde 112.500,00 TL değerinde olduğu tespit edilmiş, bu bedel önalım bedeli olarak kabul edilerek masraflar ile birlikte davacıya depo ettirilmiştir. Keşifle belirlenen bedel, bedelde muvazaa iddiasını tek başına kanıtlamaya yeterli olmayıp davacının diğer delillerini doğrulamak bakımından önem taşımaktadır. Dolayısıyla, davacı bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayamamıştır....

                  Ön alım hakkını kullanan paydaş bu payı satın almak isterken tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masraflar toplamını önalım bedeli olarak depo etmesi gerekir. Yerleşmiş Yargıtay içtihatları uyarınca, davalı taraf tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olduğundan önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden daha yüksek oduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunamaz. Buna karşın satış işleminin tarafı olmayan davacı tarafın muvazaa iddiasında bulunması mümkündür. Davacının karar tarihinden sonra vefat ettiği anlaşıldığından Dairemizce müteveffaya ait veraset ilamının ve mirasçılara ait vekaletnamenin dosyaya ibraz edilmesi sağlandığından bu usuli eksiklik dosya geri çevrilmemiş ve yargılamaya devam edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu