Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliğinin 23.12.2022 tarihli araç satış sözleşmesinin taraflarca imzalandığını, noter görevlisi tarafından işleme devam edilip aracın müvekkili adına tescil edileceği sırada davalının noter görevlisine 5 dakika bekleyelim paranın hesaba gelip gelmediği teyit edildikten sonra işlem yapılsın dediğini, bir müddet sonra davalının ''benim öyle bir kuzenim yok, satışı iptal edelim, ben satış yapmayacağım, benim hesabına para gelmeden'' dediğini, akabinde polis ekiplerine haber verildiğini ve Fatsa Cumhuriyet Başsavcılığının 2022/7762 Esas sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığını, satış sözleşmesinin taraflarca imzalanması ve satış bedelinin gönderilmesi dikkate alındığında müvekkilinin aracın hukuken maliki olduğunu belirterek, aracın müvekkiline aidiyetinin tespitine ve müvekkili adına tescil ve teslimine, aksi haldi ise fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100.000,00- TL'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, dava konusu araç üzerine teminatsız olarak ihtiyati...

Dava kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuan tazminat alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 2918 Sayılı KTK.’nun 20/d maddesi hükmü uyarınca, noterlerce gerçekleştirilen devir işlemleri araç mülkiyetinin devri için yeterli olup, işlemin tamamlanması için trafik tesciline alıcı adına tescil işlemi yapılması mutlak koşul değildir. Tescil işlemi idari bir tasarruf olup, yaptırılmaması ayrı bir yaptırıma tabidir ve mülkiyetin devri için kurucu nitelik taşımaz. Bunun sonucu olarak da, trafik kayıtları mülkiyeti gösteren sicillerden olmakla birlikte, bu karine kesin değildir. Ayrıca noter satışıyla devralan, adına tescil işlemi yaptırmamış olsa dahi aracın maliki sayılır. Somut olayda davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı araca zarar veren karşı taraf aracının 24.04.2009 tarihinde ... tarafından noterden yapılan işlemle davalı ...’e satıldığını, kaza tarihinde aracın davalı ... ’in mülkiyetinde olduğunu bildirmiştir....

    tarafından, davalılar ... vdl. vdl aleyhine 03/10/2011 gününde verilen dilekçe ile araç mülkiyetinin tespiti ve tescil istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05/11/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-) Diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, araç mülkiyetinin tespiti ve tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir....

      Mahkemece, toplanan deliller ve dosyada bulunan belgelere göre, kaza tarihinde aracın dava dışı ...'a devredilmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasında üçüncü şahsa (yolcu olan şahsın eşi ve çocuğuna) ... tarafından ödenen tazminatın araç malikinden rücuen tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir. 2918 Sayılı KTK.’nun 20/d maddesi hükmü uyarınca, noterlerce gerçekleştirilen devir işlemleri araç mülkiyetinin devri için yeterli olup, işlemin tamamlanması için trafik kaydında alıcı adına tescil işlemi yapılması mutlak koşul değildir....

        Bu karara karşı davacı vekili, davalıların verdikleri cevapların satış bedelinin müvekkiline ödenmediğini ispatladığını ve noter işleminin muvazaalı olduğunun ortaya çıktığını, aracın zilyetliği davalılarda veya üçüncü sahıs elinde ise zarar görme ihtimalinin yüksek olduğunu, aracın kaskosunun yaptırılıp yaptırılmadığının da bilinmediğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonunda; Talep, araç mülkiyetinin tespiti ve tescili istemli olarak açılan davada, dava konusu aracın zilyetliğinin geçici olarak ve tedbiren davacı şirkete verilmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir....

        Bu karara karşı davacı vekili, davalıların verdikleri cevapların satış bedelinin müvekkiline ödenmediğini ispatladığını ve noter işleminin muvazaalı olduğunun ortaya çıktığını, aracın zilyetliği davalılarda veya üçüncü sahıs elinde ise zarar görme ihtimalinin yüksek olduğunu, aracın kaskosunun yaptırılıp yaptırılmadığının da bilinmediğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonunda; Talep, araç mülkiyetinin tespiti ve tescili istemli olarak açılan davada, dava konusu aracın zilyetliğinin geçici olarak ve tedbiren davacı şirkete verilmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir....

        Noterliğinin 14/03/2016 tarihli 7224 yevmiye numaralı satış işlemine konu 34 XX 577 plakalı aracın mülkiyetinin davalıya geçmemiş olduğunun açık olduğunu, iş bu sebeplerle Davaya konu 34 XX 577 plakalı aracın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, Noterden yapılan resmi araç satış sözleşmesinin iptali ve araç mülkiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin HSK'nın 564 ve 586 sayılı işbölümü kararları gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18., 19. veya 46....

        Sigorta A.Ş. vekili ,müvekkili şirket sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 1.551.45 YTL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline davalı ... şirketinin poliçe limitiyle 07.04.2003 tarihinden, diğer davalılar yönünden ise ödeme tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmiş, hüküm davalı... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kasko sigorta poliçesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. 2918 Sayılı KTK.’nun 20/d maddesi hükmü uyarınca, noterlerce gerçekleştirilen devir işlemleri araç mülkiyetinin ../... - 2 - 2007/4940 2008/953 devri için yeterli olup, işlemin tamamlanması için trafik tesciline alıcı adına tescil işlemi yapılması mutlak koşul değildir. Tescil işlemi idari bir tasarruf olup, yaptırılmaması ayrı bir yaptırıma tabidir ve mülkiyetin devri için kurucu nitelik taşımaz....

          Mahkemece, toplanan delillere, benimsenen bilirkişi raporuna ve kusur durumuna göre, davanın kısmen kabulü ile, 2.789.00 YTL’nın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TTK.’nun 1301. maddesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davalı ... aleyhindeki dava, kazaya karışan aracın malik-işleteni sıfatıyla açılmıştır. 2918 Sayılı KTK.’nun 20/d maddesi hükmü uyarınca, noterlerce gerçekleştirilen devir işlemleri,araç mülkiyetinin devri için yeterli olup, işlemin tamamlanması için trafik tesciline alıcı adına tescil işlemi yapılması mutlak koşul değildir. Tescil işlemi idari bir tasarruf olup, yaptırılmaması ayrı bir yaptırıma tabidir ve mülkiyetin devri için kurucu nitelik taşımaz....

            Ayrıca noter satışıyla devralan, adına tescil işlemi yaptırmamış olsa dahi aracın maliki sayılır. Somut olayda, davalı ...’ün cevap dilekçesine ekli fotokopi belgeden, kazaya karışan ve davalı ... adına kayıtlı olan araç, satışın yapıldığı Noterlik ismi okunmamakla birlikte, 26.05.2003 tarih, 13091 yevmiye numaralı “Kat’i Taşıt Satış Sözleşmesi” ile dava dışı şirkete satılmıştır. Kaza ise, 18.07.2005 tarihinde meydana gelmiştir. Anılan Noterlik ismi davalı ...’den sorularak, noter satış sözleşmesinin onaylı sureti ilgili noterlikten getirtilerek incelenip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ...’ün temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün adı geçen davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'a geri verilmesine 2.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu