Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık limited şirket hisse devrinden kaynaklanmaktadır. Kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21/2 maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3 maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 10/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık şirket hisse devrinden kaynaklanmaktadır. Kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı ... Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21/2 maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3 maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 01/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Bu tevkifat oranı Bakanlar Kurulu'nun 93/5148 sayılı Kararıyla halka açık anonim şirketlerde % 10, diğer kurumlar için ise % 20 olarak belirlenmiştir. Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 2 nci maddesine 3946 sayılı Kanunla eklenen 3 üncü fıkra ile halka açık anonim şirketler tanımlanmıştır. Buna göre, Sermaye Piyasası Kanun'u uyarınca Sermaye Piyasası Kurulunca halka açık anonim şirket olduğu kabul edilen şirketler, halka açık anonim şirket olarak değerlendirilmiştir. Ancak bu şirketlerin halka arz edilen hisse senetlerinin nominal sermayelerine oranının en az % 15 olması şartı aranmıştır. Bakanlar Kurulu bu oranı, 6 ay önce ilan etmek şartıyla % 40'a kadar yükseltebilecektir. Davacı şirket, 16.6.1995 tarihinde halka açılmıştır....

        Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı şirketin LBMA üyesi olması nedeniyle üyelik kapsamında 15.000.000-Sterlin'in çok üzerinde 26.921.556,71-Sterlin öz sermayesinin bulunduğu, sermaye arttırımının tamamının bilirkişi raporunda belirtildiği üzere mevzuatın izin verdiği 64.102.160,79-TL sermaye düzeltilmesinden karşılanılabilecekken 12.004.748,18-TL geçmiş yıl kararlarından karşılanmasının haklı bir gerekçesinin bulunmadığı, davalı şirketin sürekli sermaye arttırımı kararları aldığı ve bu kararlara yönelik olarak davacı tarafın hisse oranını muhafaza etmek için davalar açtığı, anonim şirketlerde hisse oranının ortaklıktan kaynaklı hakların kullanılması açısından önem arz ettiği, davalı şirketin sürekli sermaye arttırımı yoluna gitmek suretiyle davacı ortağın ortaklıktan kaynaklı haklarını olumsuz yönde etkileyeceği değerlendirilerek sermaye arttırımına ilişkin yönetim kurulu kararının iptaline karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur...

          Maddesine bakıldığında dava konusu ödemelere ilişkin olmadığının anlaşıldığını, bu maddenin devir edilen şirket hissesiyle ilgili olarak yani devire konu şirket hisselerinden kaynaklı ve devir tarihine kadar tahakkuk etmiş, edecek prim, kesenek, vergi, resim, harç, borç, ve ceza ücretleriyle sair ücretlere ilişkin olduğunu, kamu kuruluşlarına olan doğmuş veya doğacak ceza,harç ve veya vergi adı altında doğacak her türlü mali külfetlere ilişkin olduğunu, davacı şirketin hisse devri sözleşmesinden sonra kendi kusurundan ya da ortak veya yöneticilerinin kusurundan, basiretsizliğinden kaynaklı borçların da rücu edileceğine dair bir düzenleme bulunmadığını, sözleşmeye aykırılık durumunun müvekkilinin şirket ortağı olduğu dönemde gerçekleşmediğini, davacının haksız ve kötü niyetle hareket ettiğini, geri ödenen 60.000,00 TL katkı payının 03.04.2017 tarihli hisse devir sözleşmesinin devir edenlere yüklediği bir sorumluluktan kaynaklanmadığını, bu nedenlerle görevsizlik kararı verilerek dosyanın...

            Anonim şirketlerde henüz çıkarılmamış pay senetlerini temsil etmek üzere ‘‘ilmühaberler’’ de çıkarılabilir. İlmühaberler, hak sahibine tüm pay sahipliği haklarını sağlar. 6102 sayılı ...’nin 486/.... maddesi gereğince ilmühaberlere kıyas yoluyla nama yazılı pay senetlerine ilişkin hükümler uygulanır. Somut olayda, davalı anonim şirket hisseleri nama yazılı olup, davalı şirket tarafından 03.01.2009 tarihli 2009/1 sayılı yönetim kurulu kararı ile, nama yazılı hisse senetlerinin yerini tutmak üzere ilmuhaber çıkarılmasına karar verilmiştir. Davacı ile dava dışı ortak... arasında düzenlenen 16.01.2013 tarihli hisse devir sözleşmesiyle, ...’ in davalı şirkete ait 311600 adet hissesini davacıya satıp devrettiği, devre konu hisselere ait hisse senetleri henüz şirket tarafından ihraç edilmediğinden devrin sözleşmenin imzası ile tamamlanmış olacağı ve mevcut ilmuhaberlerin davacıya ait olacağı belirlenmiştir....

              Mahkemece, hisse satış ve devrinin iptaline ilişkin bir istemin bulunmadığı, davaya konu uyuşmazlığın TTK m. 4 kapsamında olmadığı ve TBK kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ve kararın kesinleşmesini müteakip talep halinde Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık anonim şirket hisse devir sözleşmesinden kaynaklanan, tahakkuk eden vergi borcunun ödenmesi nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Anonim şirket hisse devri 6102 sayılı TTK'nın 2. kitabında düzenlenmiş, işbu dava da hisse devrine bağlı olarak açılmış olup, anılan yasanın 4. ve 5. maddeleri uyarınca ticaret mahkemeleri görevli olduğu halde mahkemece görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....

                DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ: Dava 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 490 ve devamı maddelerine göre anonim şirket paylarının devrinden kaynaklı alacak davasıdır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı taraf, pay devir sözleşmesini, Kamuyu Aydınlatma Platformu Bildirimini, banka dekontlarını, SPK yazılarını ve ihtarnameleri delil olarak sunmuştur. Davalı taraf, delil sunmamıştır. Dava 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 490 ve devamı maddelerine göre anonim şirket paylarının devrinden kaynaklı alacak davasıdır. 6102 sayılı TTK m. 490/I'e göre "Kanunda veya esas sözleşmede aksi öngörülmedikçe, nama yazılı paylar, herhangi bir sınırlandırmaya bağlı olmaksızın devredilebilirler." Davalı şirket paylarının bir kısmını davacı ile yaptığı sözleşme hükümlerine göre davalıya devretmiş ve karşılığı olan parayı da almıştır. Bu konuda taraflar arasında bir anlaşmazlık bulunmamaktadır....

                  müvekkiller aleyhine açılmış, derdest olan işbu davalar konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması haksız ve hukuka aykırı olduğunu, TTK uyarınca kurulan hiçbir şirketin borsada işlem görme zorunluluğu bulunmadığını, TTK uyarınca kurulan anonim şirketlerin paylarının borsada işlem görmesi şartı olmadığından ve müvekkil şirket sermaye piyasası kurulu tarafından payları halka arz olunmuş bir anonim şirket kabul edildiğinden, pay sahibi ortaklar ile müvekkil şirket arasında ortaklık ilişkisinin kurulmuş olduğunu, müvekkil şirketin TTK uyarınca kurulmuş olan pay sahibi sayısı nedeniyle payları halka arz olunmuş sayılan anonim şirket olduğunu, sermaye piyasası kurulu kayıtlarında da müvekkil şirketin halka açık anonim şirket olduğu görüldüğünü, müvekkil şirket, kanunun çıkarılma amacını taşıyan halka açık anonim ortaklık olduğundan, paylarının borsada işlem görme zorunluluğu olmadığından sırf borsada işlem görmemiş olması...

                  ın sözleşme tarihinde yetkisinin sona ermiş olması nedeniyle sözleşmede öngörülen fabrika ve hisse devrinin mümkün olmamasına rağmen müvekkilince sözleşmenin ifa edileceğine güvenilerek 40.979 TL ödemede bulunulduğunu, bakiye borç için de ifa teklifinde bulunulduğunu, ancak daha sonra şirket genel kurulunca yönetim kuruluna yetki verilmesi karşısında herhangi bir hukuksal engel olmadığı halde davalı tarafın fabrika ve hisse devrinden ısrarla kaçındığını, anılan sözleşmede 15.000 TL cezai şart kararlaştırıldığını, sözleşmeyi ifadan kaçınan davalı tarafın bu cezai şarttan da sorumlu bulunduğunu ileri sürerek, müvekkili adına anonim şirket pay devrinin tespitine ve pay defterine tesciline, olmadığı takdirde sözleşme uyarınca ödenen toplam 40.979 TL'nin ve 15.000 TL cezai şartın faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu