Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi’nin 2018/469 Esas-2018/688 Karar sayılı dosyası kapsamında boşandıklarını, taraflarca mahkemeye sunulan 02.11.2018 tarihli anlaşma protokolünün onaylanmasına ve kararın eki sayılmasına karar verildiğini, Boşanma Protokolünün 4’üncü maddesine göre “Yapı Kredi Bankası’ndan Hülya İke tarafından çekilen kredinin kalan taksitleri T3 tarafından ödenecektir. ” şeklinde anlaşma yapıldığını, nitekim müvekkili T3'nin protokol hükmü gereğince evlilik sırasında çekmiş oldukları kredinin son taksitini temmuz ayında ödeyip bitirdiğini, ancak davacı tarafça taksitlerin ödenmediği iddiasıyla Milas İcra Müdürlüğü’nün 2019/5161 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkil aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkilin de protokol gereği bu borçları ödediği için takip konusu borca ve ferilerine itiraz ettiğini, dava konusu takip dosyasının dayanağının, boşanma davasının anlaşma protokolü olduğunu, söz konusu anlaşma protokolünün 02.11.2018 tarihli olduğunu, boşanma dosyasından da...

Dava; boşanma sonrasında talep edilen ziynet eşyalarının iadesi istemine ilişkindir. "Somut olayda; taraflar 1999 yılında evlenmiş, 03.09.2010 tarihinde açılan dava ile aralarında düzenledikleri protokol çerçevesinde anlaşmalı olarak boşanmışlar, boşanma hükmü 06.09.2010 tarihinde kesinleşmiştir. 27.11.2013 tarihli boşanma protokolünün 6. maddesinde " taraflar işbu anlaşma mukabili tazminat ve nafaka hususunda birbirlerini gayrikabili rücu olmak üzere feragat ederler" hükmüne yer vermişlerdir. Davacı, boşanma davasındaki beyanında da "...boşanmanın mali ve sosyal sonuçları ile fer’i hükümleri hakkında düzenlemiş olduğumuz protokolü tekrarlayarak boşanmalarına ve bu protokolün tasdikine karar verilmesini talep ettiğini, protokolün 4.maddesindeki 30.000 TL'lik tazminatı vekilinin aldığını, kendisine vereceğini, evden çeyiz eşyalarını aldığını, başkaca eşya talebi olmadığını..." beyan etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma protokolünün 5. maddesine göre müşterek çocuklarından Selin’in tüm eğitim giderlerinin davalı tarafından karşılanması gerektiği halde, 2010-2011 öğretim yılı eğitim ve yemek bedeli olan 20.181,00 TL’nin ödenmediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine de itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, %40 inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya bakmakla Aile Mahkemesinin görevli olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiştir....

    Dava; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166/3 maddesine dayalı anlaşmalı boşanma istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi gereği tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmiş, davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocuğun durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1- 2) olarak görülmesi gerekir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2684 KARAR NO : 2022/2055 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DAZKIRI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2022 NUMARASI : 2022/113 ESAS 2022/95 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Anlaşmalı)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; tarafların anlaşmalı boşanmaya karar verdiklerini, davalının da boşanmayı kabul ettiğini, anlaşma protokolü çerçevesinde boşanmanın sağlanmasını talep etmiştir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2684 KARAR NO : 2022/2055 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DAZKIRI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2022 NUMARASI : 2022/113 ESAS 2022/95 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Anlaşmalı)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; tarafların anlaşmalı boşanmaya karar verdiklerini, davalının da boşanmayı kabul ettiğini, anlaşma protokolü çerçevesinde boşanmanın sağlanmasını talep etmiştir....

    Değerlendirme 1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı erkek vekilinin bozma kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2.Tarafların 26.01.2018 tarihinde anlaşmalı olarak boşanmalarına, anlaşmalı boşanma protokolünün karara işlenerek aynı zamanda eki sayılmasına karar verilmiş, karar 07.02.2018 tarihinde kesinleşmiştir. Eldeki dava 08.07.2018 tarihinde açılmıştır. Davacı erkek asıl dava dilekçesinde anlaşmalı boşanma protokolü ile kira ve aidat ödemesine nakit destek adı altında aylık 600,00 USD şeklinde yapılan ödemenin yoksulluk nafakası olduğunun ve bunun kadının evlenmesi nedeniyle kaldırılması isteminde bulunmuştur....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/135 d.iş sayılı dosyasında tespiti yaptırılan eşyalardan tarafıma ait şahsi eşyalarım ve çeyiz eşyalarımı boşanma kararının kesinleşmesinden 2 ay sonra davacıdan eşyalarımı alacağım...." şeklinde beyanda bulunduğu, boşanma hükmünde de "6.Tarafların anlaşma beyanları nazara alınarak maddi manevi tazminat, tedbir-yoksulluk ve iştirak nafakası, altın alacağı konusunda karar verilmesine yer olmadığına, 7.Tarafların anlaşmaları gözetilerek dilekçe ekinde sunulan 18/12/2014 tarihli anlaşma protokolünün tasdikine" karar verildiği anlaşılmaktadır. Davacı ...'in boşanma protokolündeki ve boşanma davasında duruşmadaki beyanları, boşanmanın fer'i niteliğindeki mali konulara, altın ve eşya alacağına yönelik olup, mal rejiminin tasfiyesi dolayısıyla eldeki dava konusu yapılan malvarlığına ilişkin bir açıklama içermemektedir. Mal rejiminin tasfiyesi boşanma davasının eki niteliğinde olmadığından; boşanmayla birlikte karara bağlanması zorunluluğu bulunmamaktadır....

        Aile Mahkemesi'nin 2020/123 Esas, 2020/170 Karar sayılı ilamı ile 08/09/2020 tarihinde anlaşmalı şekilde boşandıklarını, boşanma protokolünün mahkemece onaylandığını, protokolün 6. maddesi ile tapuda davalı adına "İzmir İli, Çiğli İlçesi, Büyük Çiğli Mahallesi, Ada:11629, Parsel: 27'de" kayıtlı taşınmazın 1/2 hissesinin, boşanma dava tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde davacı adına tescil edilmesi, taşınmazın 1/2 payının davacı, 1/2 payının ise davalı adına kayıtlı olmasının kararlaştırıldığını, ancak davalının bahaneler üreterek protokol gereğini yerine getirmediğini, kötü niyetli davrandığını ileri sürerek, boşanma protokolü gereği davalı adına kayıtlı taşınmazın 1/2 payının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin boşanmanın mali sonuçları ve gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Bu durumda, anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" olarak görülmesi gerekir. Açıklanan sebeple, ilk derece mahkemesince taraflara vakıalarını bildirmesi için süre verilmeli, dilekçeler teatisi aşaması tamamlanarak ön inceleme ve tahkikat duruşması icra edilerek gösterdikleri takdirde deliller toplanarak sonucu uyarınca karar verilmesi gerekmektedir. O halde, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak gösterilen şekilde yargılama yapılıp sonucu uyarınca bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....

        UYAP Entegrasyonu