Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı kadın vekili istinaf dilekçesiyle anlaşmalı boşanmaya ilişkin iradesinden rücu etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava; Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi uyarınca anlaşmalı boşanma talebine ilişkindir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir....

Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalı ...’nın eşi olduğunu, davalının anlaşmalı olarak boşanmayı kabul etmesi şartı ile maliki olduğu 131 parsel sayılı taşınmazın satışı için vekaletname verdiğini, ancak vekaletnamenin verildiği tarihten sonra davalının çekişmeli boşanma davası açtığı gibi; çekişme konusu taşınmazı da birlikte yaşadığı oğlu olan diğer davalı ...’a devrettiğini, temlikin bedel karşılığı olmadığını, davalı ...’nın kendisini kandırdığını ileri sürerek davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile adına tescili isteminde bulunmuş, yargılama sırasında ölümü ile mirasçılarından .... davadan feragat etmişlerdir. Davalılar, temlikin anlaşmalı boşanma davasının temini amacıyla yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'...

    Davanın temeli boşanma protokolü olduğuna ve uyuşmazlık aile hukukundan kaynaklandığına göre, ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Aile Mahkemesi'nin 2017/599 E sayılı dosyası ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, davalı kocanın davacı eşini istemediğini ve davacının da medeni bir şekilde boşanmak adına anlaşarak boşanma davası açtığını ancak davalının boşandıktan 15 gün sonra kapı komşusu ile evlendiğini ve böylece davacının uzun zamandır aldatıldığını ve davalı yanca bu durumun profesyonelce gizlendiğini öğrenmiş olduğunu, bu hali ile boşanma ve eki anlaşmanın davalının hileli davranışları ile gerçekleştiğini ve davacının iradesinin sakatlandığını belirterek davacı lehine aylık 1.500,00TL tedbir ve 2.000,00TL yoksulluk nafakası ile, dava dilekçesinde ayrıntısı ile belirtikleri ziynetlerden kaynaklı fazla hakları saklı kalarak 1.000,00TL maddi tazminat ve mal rejiminden kaynaklı alacakları için de şimdilik 1.000,00TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

    Y.. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde katkı payı alacağı davasının reddine dair ... 4....

      Mahkememizin ----- tarihli celsesinde dinlenilen davacı tanığı ------- beyanında: "Davacı benim kayınbiraderim olur bu nedenle aralarında dava konusunu iyi biliyorum dava konusu senet davalı ----------- anlaşmalı boşanma karşılığı verildi , ayrıca hali hazırda oturdukları ev anlaşmalı boşanma kaşılığı davalı ------ verildi davalı ------ toplamda iki adet ayrı ayır ----miktarda senet verildi davalı -------- ve senetleri aldıktan sonra anlaşmalı boşanmaktan vazgeçti. Buna mütakiben normal boşanma süreci devam etti, ---- sözünde durmamıştır. Senetlerin ödeme tarihleri -----------sonu idi, --------- herhangi bir borcu yoktu, anlaşmalı boşanmak için bu senetleri ------- verdi, Davalı vekili sorusu üzerine : Evin tamamı davacıya aittir ------------ tamamını verdi, araç----- beye aitti aracı ---- kullanıyordu aracın kredi borcu vardı ve bu borçtan dolayı devredilemiyordu borcunu ----- ödüyordu " beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir....

        Göztepe mahallesi 405 ada 73 parselde 3. kat 6 nolu daire, 399 ada 52 parselde l. kat 8 nolu daire ve S.. S.. K.. Soğuksu 206 parsal B-l nolu bağımsız bölümü boşanma tazminatı olarak eşi A.. Z..'e devrettiğini, boşanma ve devirlerin alacaklısından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olduğunu belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı R.. E.. Ö.. vekili dosyanın yetki ve iş bölümü itirazı nedeniyle Küçükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini, aciz belgesi sunulmadığını, müvekkilinin borcu karşılayacak malı olduğunu, icra takibinin kesinleşmediğini, aynı alacağa ilişkin mükerrer iki takip bulunduğunu, boşanma ve buna bağlı devirlerin muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı A.. Z.. Ö.. vekili boşanma ilamı ve protokolü tanık beyanları, fotoğraf, mektup, bilirkişi incelemesi ve tapu kayıtları gibi delillerini bildirmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 26.04.2011 tarihinde boşandığı dava dışı eşi ...’nın, boşanma protokolü ve anlaşmalı boşanma hükmü uyarınca çekişme konusu ... parselde kayıtlı 12 no’lu bağımsız bölümü kendisine devretmesi gerekirken 18.07.2014 tarihinde ... adlı kişiye, onun da 10.09.2014 tarihinde davalı ...’a muvazaalı olarak ve satış yolu ile devrettiğini, anılan protokol uyarınca çekişme konusu taşınmazın kredi borcunu ödeyip bitirdiğini ileri sürerek satış ve tescil işleminin iptalini, çekişme konusu taşınmazın adına tescilini; aşamalarda, ...’in davaya dahil edilmesini istemiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali,Tescil ve Tazminat ... ile ... aralarındaki tapu iptali tescil ve tazminat davasının reddine dair Beykoz Aile Mahkemesinden verilen 14.09.2009 gün ve 739/565 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 09.02.2010 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat Alpkağan Doğan ve karşı taraftan davalı vekili Avukat ... geldiler....

              Davalı erkek vekili; davanın çekişmeli boşanma davasına dönüştürülmesi gerektiğine yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava anlaşmalı boşanma istemine ilişkindir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Böyle bir durumda, davaya “çekişmeli boşanma” (TMK md.166/1,2) olarak devam edilmesi, buna bağlı olarak da mahkemece, taraflara iddia ve savunmalarının dayanağı bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini içeren beyan ile iddia ve savunmanın dayanağı olarak ileri sürülen her bir vakıanın ispatını sağlayacak delillerini sunmak ve dilekçelerin karşılıklı verilmesini sağlamak üzere süre verilip ön inceleme yapılarak tahkikata geçildikten sonra usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekmektedir....

              UYAP Entegrasyonu