Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davalı idarece taşınmaza kısmen el konulması sebebiyle arta kalan 575,01 m2 lik bölümde değer azalışı meydana gelip gelmediği, bu bağlamda %50 değer azalışı bedelinin de hüküm altına alınmasının gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır. 16.5.1956 gün, 1/6 sayılı Içtihadı Birleştirme kararında da belirtildiği üzere, taşınmazına kamulaştırmasız el konulan kimse, değer karşılığının verilmesini isteyebileceği gibi, el atmanın önlenmesini de isteyebilir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/03/2021 NUMARASI : 2020/320 ESAS, 2021/183 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa ili, Osmangazi ilçesi, Geçit Mahallesi, 882 parsel sayılı taşınmazın 528,63 m²'sinin müvekkili T1 528,63 m²'sinin müvekkili T2 ait olduğunu, dava konusu taşınmaza davalı idare tarafından yol yapımı şeklinde el atıldığını ve taşınmazın tasarruftan men edildiğini, davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmaksızın el atmasının haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek el atılan ve fiili kullanımı mümkün olmayan, el atılmayan kısmın bedelinin tespiti ile müvekkillerine ödenmesine müteakip, davalı idare adına tescilini talep ve dava etmiştir....
Bu itibarla; davalı idarelerden Milli Eğitim Bakanlığı'nca taşınmaza fiilen el atılmamış ise de; makul süre içinde imar planına uygun herhangi bir işlem tesis edilmediğinden kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiği gözetildiğinde ve emsal niteliğindeki Uyuşmazlık Mahkemesinin 11.04.2016 tarih ve 2016/180 E.- 224 K. sayılı kararında ''...tek bir imar planı kapsamında yol ve park olarak ayrıldığı ve bu itibarla tek bir taşınmaza tek bir imar planı kapsamında yapılan el atmanın, taşınmazın tamamı için bir bütün olarak ele alınması ve değerlendirilmesi gerektiğinin'' belirtildiği gözetildiğinde, davalı Belediye Başkanlığınca fiili el atma ile imar uygulanmasına başlandığı nazara alındığında proje bütünlüğü gereği de adli yargı görevli olup okul alanında kalan kısmın bedelinin diğer davalı ... Bakanlığından alınmasına karar verilmesi gerekirken taşınmazın tamamının bedelinin davalı ......
Bu itibarla; davalı idarelerden Milli Eğitim Bakanlığınca taşınmaza fiilen el atılmamış ise de makul süre içinde imar planına uygun herhangi bir işlem tesis edilmediğinden kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiği gözetildiğinde ve emsal niteliğindeki Uyuşmazlık Mahkemesinin 11.04.2016 tarih ve 2016/180E-224K. sayılı kararında ''...tek bir imar planı kapsamında yol ve park olarak ayrıldığı ve bu itibarla tek bir taşınmaza tek bir imar planı kapsamında yapılan el atmanın, taşınmazın tamamı için bir bütün olarak ele alınması ve değerlendirilmesi gerektiğinin'' belirtildiği gözetildiğinde,davalı Belediye Başkanlığı tarafından fiili el atma ile imar uygulanmasına başlandığı nazara alındığında proje bütünlüğü gereği de adli yargı görevli olup okul alanında kalan kısmın bedelinin diğer davalı ... Bakanlığından alınmasına karar verilmesi gerekirken taşınmazın tamamının bedelinin davalı ......
Dava dilekçesinde gösterilen dava değeri, hukuki ve fiili el atma nedeniyle ne kadar bedel istendiği yönünde ayrılmamış, mahkemece de bu yönde davacı vekilinden bir açıklama istenmediği, dava dilekçesinde gösterilen dava değerine eklenerek fiili el atma için bedel arttırım yapıldığı görülmüştür. -Mahkemece sadece fiili el atma yönünden karar verildiği gerekçenin ve hükmün sadece fiili el atmaya ilişkin olduğu, hukuki el atma talebi yönünden ortada verilmiş bir karar olmadığı görülmekle, dava dilekçesindeki talebinin ne kadarının hukuki el atmaya ilişkin olduğunun açıklattırılması ile hukuki el atma talebi yönünden olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru bulunmamıştır....
Bu kararla; taşınmazına kamulaştırmasız el atılan kişinin kamu tüzel kişiliğine karşı meni müdahale (el atmanın önlenmesi) davası açabileceği, ya da fiili duruma razı olarak kamu tüzel kişiliğine karşı mülkiyet hakkının devrine karşılık taşınmaz bedelinin tahsili istemli dava da açabileceği kabul edilmiştir. İçtihadı Birleştirme kararının yol göstericiliği ile uzun yıllar fiili el atmalarda el atmanın önlenmesi ve taşınmaz bedelinin tahsili davaları Dairemizce çözümlenmiştir. Anayasanın 38. maddesi mülkiyet hakkını korumaktadır. Mülkiyet hakkı ancak kamu yararı amacıyla sınırlandırılabilir (35/...). Bu da Anayasanın 46. maddesinde düzenlenen kamulaştırma yoluyla mümkündür. Görüldüğü gibi Anayasamız kamulaştırmasız el atmayı düzenlememiştir. Yasalarımıza “kamulaştırmasız el atma” kavramı 5999 sayılı Kamulaştırma Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun ile 30.06.2010 tarihinde 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici .... madde ile girmiştir....
Bu dava şartının yerine getirilip dava açılması hâlinde, fiilen el konulan taşınmazın veya üzerinde tesis edilen irtifak hakkının el atma tarihindeki vasfına göre, dava tarihindeki değeri, belirlenmelidir. 1983 yılı öncesi el atma halinde maktu harç ve vekalet ücreti taktiri ile hüküm kurulmalıdır. 1983 sonrası el atmalarda ise, uzlaşma dava şartı aranmaksızın ,taşınmazın dava tarihindeki vasfına göre değerlendirme yapılmalıdır. Bu durumda nispi harç ve vekalet ücreti taktiri ile hüküm kurulmalıdır. Dava konusu taşınmaza 30/12/1981 yılında el atıldığı davalı kurum tarafından bildirilmiş, davacı aksine bir iddiada bulunmamıştır. Ortahisar Belediye Başkanlığı ise 13/02/2020 Tarih ve 4645 Sayılı yazı cevabı ile 1981 yılında dava konusu taşınmazın, el atma tarihi olan 30/12/1981 tarihinde imar planı dışında, belediye mücavir alanında olduğu el atma tarihinde arazi vasfında olduğunu belirtmiştir....
Şöyle ki; Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden dava konusu taşınmaza davalı idarece fiilen el atılmadığı, ancak '' imar planında ilköğretim '' alanı olarak kamu hizmetine tahsis edildiği anlaşılmaktadır. 6830 sayılı, 2942 sayılı ve bunu değiştiren 4650 sayılı Kamulaştırma Kanunlarında kamulaştırmasız el atma ile ilgili düzenlemeler bulunmamaktadır. Kamulaştırmasız el atma 16.05.1956 gün 1-6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı ile hukuk sistemimizde düzenlenmiştir. Bu kararla; taşınmazına kamulaştırmasız el atılan kişinin kamu tüzel kişiliğine karşı meni müdahale (el atmanın önlenmesi) davası açabileceği, ya da fiili duruma razı olarak kamu tüzel kişiliğine karşı mülkiyet hakkının devrine karşılık taşınmaz bedelinin tahsili istemli dava da açabileceği kabul edilmiştir. İçtihadı Birleştirme kararının yol göstericiliği ile uzun yıllar fiili el atmalarda el atmanın önlenmesi ve taşınmaz bedelinin tahsili davaları Dairemizce çözümlenmiştir....
Bu kararla; taşınmazına kamulaştırmasız el atılan kişinin kamu tüzel kişiliğine karşı meni müdahale (el atmanın önlenmesi) davası açabileceği, ya da fiili duruma razı olarak kamu tüzel kişiliğine karşı mülkiyet hakkının devrine karşılık taşınmaz bedelinin tahsili istemli dava da açabileceği kabul edilmiştir. İçtihadı Birleştirme kararının yol göstericiliği ile uzun yıllar fiili el atmalarda el atmanın önlenmesi ve taşınmaz bedelinin tahsili davaları Dairemizce çözümlenmiştir. Anayasanın 38. maddesi mülkiyet hakkını korumaktadır. Mülkiyet hakkı ancak kamu yararı amacıyla sınırlandırılabilir (35/2). Bu da Anayasanın 46. maddesinde düzenlenen kamulaştırma yoluyla mümkündür. Görüldüğü gibi Anayasamız kamulaştırmasız el atmayı düzenlememiştir. Yasalarımıza “kamulaştırmasız el atma” kavramı 5999 sayılı Kamulaştırma Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun ile 30.06.2010 tarihinde 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. madde ile girmiştir....
Davaya konu taşınmaz hakkında kamulaştırma işlemi olup olmadığı ve buna ilişkin tüm evraklar ilgili idareden getirtilmeli taşınmaza fiili el atma tarihi sorulmalı, taşınmaza fiili el atma tarihi net olarak belirlenmeli, bu kapsamda taraflara el atma tarihi ile ilgili delillerini ibraz etmek üzere süre verilmesi gerekirse 09/10/1956 tarihinden önce çekilmiş bu tarihe yakın hava fotoğrafları getirtilip mahallinde keşif yapılmak suretiyle el atma tarihinin kesin olarak belirlenmesi gerekir. Taşınmaza 09/10/1956 gününden önce el atıldığı kabul edildiği takdirde davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir....