Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Ceza Hakimliği'nden arama ve el koyma kararı talep edildiği, Mahkemenin 27.10.2014 tarih ve 2014/1589 değişik iş sayılı kararıyla somut delil bulunmadığından talebin reddine karar verildikten sonra, Savcılık tarafından gecikmesinde sakınca bulunan hal nedeniyle arama ve el koyma kararı verilmesi üzerine sanığın iş yerinde gündüz vakti yapılan aramada 96 paket kaçak sigara ve 4 kutu makaron ele geçirildiği, Savcılığın, mahkemece arama ve el koyma izni verilmesi talebinin reddi kararına karşı itiraz yoluna başvurmak yerine mahkemenin kararını yok sayarak gecikmesinde sakınca bulunan hal nedeniyle arama ve el koyma kararı vermesiyle ele geçen eşyanın hukuka aykırı arama sonucu ele geçen yasak delil niteliğinde olduğu, ele geçirilen eşyaların kaçak olmasının durumu değiştirmeyeceği, sanığın suça konu eşyaları ticari amaçla bulundurduğuna dair herhangi bir ikrarı da bulunmadığı nazara alındığında Anayasa'nın 38/2, 5271 sayılı CMK'nun 206/2-a, 217/2, 230/1. madde ve fıkralarına göre hukuka...

    Ancak; Yapılan incelemede; dava konusu taşınmaza acele el koyma kararı verildikten sonra makul süre içinde Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi gereği kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili davası açılmadığından davacının kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davası açmakta haklı olduğu anlaşılmaktadır....

      Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, bu soruşturma kapsamında davacının banka hesabına el koyma kararının kaldırılmasına yönelik karara yaptıkları itirazın reddedilmesi üzerine 267.000,00 TL'nin icra dosyasına yatırıldığını, para ödendiği için davanın konusuz kaldığını, davacının parasının el koyma kararı nedeniyle ödenemediğini, bu nedenle müvekkilinin kusuru bulunmadığını ve takibe sebebiyet vermediği için takip konusu borca itirazında haklı olduğunu, bu nedenle davalı bankanın icra inkar tazminatı ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2022 NUMARASI : 2022/13 Esas - 2022/74 Karar DAVA KONUSU : amulaştırmasız el at KARAR : Yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün istinaf incelenmesi talep edilmiş olmakla, dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul İli, Silivri İlçesi, Büyükkılıçlıköyü Mahallesi, 221 parsel sayılı taşınmaza davalı idarece kamulaştırmasız el atılması nedeniyle, el atma bedelinin ve ecrimisilin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; hak düşürücü sürenin dolduğunu, davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir....

        Mahkemece taşınmaza yol ve park olarak el konulması nedeniyle bedelinin tahsiline karar verildiğine göre, bedeline hükmedilen taşınmaz bölümleri hakkında tescil ve terkine ilişkin hüküm kurulmaması doğru görülmemiştir. 2-Ayrıca 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el konulan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçlarının nispi olarak uygulanması için de mahkeme kararının bozulması gerekmiştir....

          maddelerine göre tanıklıktan çekinebilecek kimseler arasındaki mektuplara ve belgelere el koyma; 128. maddesinde, suçtan elde edildiği değerlendirilen taşınmazlara, hak ve alacaklara el koyma; 129. maddesinde, postada el koyma; 130. maddesinde, avukat bürolarında arama, el koyma ve postada el koyma; 134. maddesinde de bilgisayarlarda, bilgisayar programlarında ve kütüklerinde arama, kopyalama ve el koyma tedbirinin uygulanma koşullarına ilişkin düzenlemeler yapılmıştır. Kanunda öngörülen koşullar oluşmamasına rağmen eşya veya malvarlığı değerlerine el konulması durumunda, ilgili kişiler açısından koruma tedbirleri nedeniyle tazminat talep etme hakkı doğacaktır. b) El konulan eşyanın korunması için gerekli tedbirlerin alınmaması: El konulan eşyanın geçici olarak Devletin kontrolü altında kalması nedeniyle, değerinin muhafazası ve zarar görmemesi için gerekli tedbirler yetkili merciler tarafından alınmalıdır....

            Müsaderesine karar verildiği takdirde güvenlik tedbir olan el koyma kararı koruma tedbiri olan müsadere kararına dönüşmüş olacaktır. Bu nedenle ortada el koyma kararı kalmadığından bu hususun esas kararla birlikte ancak kelkoymayı koruma tedbirine dönüştüren müsadere kararı temyizen incelenebilecektir. Bir başka ifade ile el koyma kararı ve buna yapılan itiraz üzerine verilen karar esas hükümle birlikte incelenebilecek ara kararlarından değildir.Öte yandan "Hakimin el koyma kararını ileride bir gün kaldırarak haksızlığı giderme ihtimali olabilir. Bu nedenle kanun yararına bozmaya gelinemez" şeklindeki bir kabul de doğru olmayacaktır. Taşınmaz, hak, alacak ve diğer malvarlığı değerlerine suç soruşturması nedeniyle haksız olarak el konulan kişi veya kurumlar bakımından ileride telafisi güç hatta imkansız olacak şekilde ağır sonuçlara yol açabilecektir....

              Köyü 159 ada 61 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazlara kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat istenilmiş; mahkemece 1993 ve 1998 yıllarında el atıldığı ve zamanaşımının dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacıya ait taşınmaza davalı idarece 1993 ve 1998 li yıllarda fiilen el koyulmuştur....

                06.04.2011 tarihinde el konulduğu ve aracın mahkemenin 12/04/2011 tarih ve 2011/46 D.İş sayılı kararı iade edildiği, davacı dava dilekçesinde söz konusu aracın bilgisi dışında alındığını bu nedenle el koyma işleminin hukuka aykırı olduğunu ve aracın el konulma süresince uğradığı zararı istediği; davacının kendisinden habersiz olarak alınan aracına el koyma işlemi nedeniyle uğradığını iddia ettiği maddi kaybını davalı kurumdan talep edemeyeceği, bunun yerine davacının aracını kendisinden habersiz şekilde suçta kullanan kişi veya kişilerden genel hükümlere göre açılacak tazminat davası ile talep edebileceğinin belirtildiği anlaşıldığından davacının maddi tazminat talebinin reddine karar verildiği, Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, 1- CMK'nın 141/1-j maddesinde “Eşyasına veya diğer mal varlığı değerlerine, koşulları oluşmadığı halde el konulan...

                  Sayılı dosyası üzerinden karşı taraf aleyhine kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açıldığını, dava konusu Mersin İli, Akdeniz ilçesi, Yanpar Mahallesinde kain, 148 Ada, 1 Parsel sayılı taşınmazın isabet ettiği Mersin 380 TM- Buluklu DM Enerji Nakil Hattının acele kamulaştırılması işlemlerine Bakanlar Kurulunca alınan 05.03.2018 tarihli ve 2018/11473 sayılı acele el koyma kararının 29.03.2018 tarihli Resmi Gazetede yayınlanması akabinde devam edilerek malikler aleyhine görevli ve yetkili mahkemeler nezdinde acele el koyma nedeniyle kamulaştırma davaları açıldığını, mahkemelerce verilen acele el koyma kararları akabinde taşınmazlara el koyulduğunu beyan etmiş, bu nedenlerle davanın esastan reddini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu