HGK'nun 1982/13-387 E.-1984/997 K.sayılı kararında; hatalı intibak ve hatalı terfi gibi şart tasarrufun yanlış yapılması veya sonradan geri alınması halinde, daha önce bu şart tasarrufa dayanılarak memura yapılan fazla ödemenin idare hukuku ilkelerine göre geri istenebileceği ve geri isteme süresinin 60 gün olduğu, ancak şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin ise Borçlar Kanununun sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde geri istenebileceği açıklanmıştır. Söz konusu kararda, mahkemece de gerekçe yapılan İBK.nun İdare tarafından yapılan bütün ödemelere uygulanması halinde, idarenin haksız iktisap kurallarından hiçbir zaman yararlanamaması ve memurların yapmış oldukları bütün hatalı ödemelerin idare tarafından gerek ödeme yapılan kişilerden gerekse ödemeyi yapandan geri alamaması gibi bir sonuç doğuracağı ve bunun da idareyi işlemez duruma getireceği gerekçesiyle savunulamayacağı kabul edilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, yersiz ödendiği ileri sürülen ölüm aylıklarının davalıdan yasal faizi ile geri alınması için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Yine aynı yasanın 4/2 maddesinde alacağın bir kısmı dava olunduğunda, bu kısım alacağın son kısmı değilse ve alacağın tamamı da münazaalı ise alacağın tamamanına göre, görevli mahkemenin belirleneceği düzenlenmiştir. Bu düzenlemelere göre, somut olaya bakıldığında; davacı, dava dilekçesinde, davalı aracının sürücüsünün olayda tam kusurlu olduğunu, müvekkili şirkete kasko sigortalı araçta 14.500.YTL tutarında hasar meydana geldiğini, bunun 1.500.YTL'sinin davalı aracının İMSS'den mahsup edildiğini belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik ... 13.000.YTL hasar bedelinin 4/8 kusur oranına tekabül eden 5.750.YTL'sinin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davacı ... olan 13.000.YTL tazminatın bir kısmını dava etmiş, bakiye hasar bedeli hakkındaki talebini saklı tutmuştur. Bu durumda alacağın tamamı münazaalı olup, dava edilen kısımda alacağın son kısmı olmadığından HUMK.nun 4/2 maddesi gereğince görevli mahkemenin tayininde alacağın tamamının nazara alınması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, eğitim ve öğretim giderinden kaynaklanan 150.910,35YTL alacağın sarf tarihinden itibaren faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Mahkemece verilen karar daha önce, davalılardan ... vekilinin temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt tarihinin tespiti ve temyiz harcının alınması için geri çevrilmişse de gereği tam olarak yerine getirilmeyip temyiz harcının alınmasıyla yetinilmiştir. Bu sebeple davalı ... vekilinin 16.1.2009 günlü temyiz dilekçesi temyiz defterine kaydedilmişse, kayıt tarihinin tutulacak bir tutanakla tespit edilip dosya içersine konmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 14.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 4.741 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dava, icra dosyasına davacı tarafından yapılan ödemenin geri alınması istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı alacaklının cari hesap alacağı nedeniyle davacının ortak olduğu Limited Şirket ve davacı ile diğer ortak hakkında icra takibi yaptığı, takibin kesinleşmesi nedeniyle şirket yönünden hacize gidildiği, semeresiz kalması üzerine davacının evine hacize gidildiği, davacının haciz sırasında ödeme yaptığı anlaşılmaktadır....
DELİLLER VE GEREKÇE: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Davanın geri alınması" başlıklı 123. maddesine göre; "Davacı, hüküm kesinleşinceye kadar, ancak davalının açık rızası ile davasını geri alabilir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/10 md.) Bu takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilir." Mahkememizin 22/02/2022 tarihli celsesinde davacı vekili tarafından HMK'nın 123. Maddesi uyarınca davayı geri aldıklarını, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığı beyan edilmiştir. Aynı celsede davalı vekili davanın geri alınmasına muvafakat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığı belirtilmiştir. Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; HMK'nın 123. Maddesi uyarınca davacının davasını geri alması; davalının da buna açıkça muvafakat etmesi nedeni ile HMK'nın 123. Maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....
BK.nun 62. maddesi gereğince, borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse, yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir. Bu maddede belirtilen yanlışlık, eda ile ilgili olup, edada bulunan da bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır. Başka bir deyişle davacı idarenin hataya düşmeseydi, davalıya edada bulunmayacağı anlamına gelmektedir. O halde dava konusu alacağın BK.nun 62. maddesindeki koşullara göre geri istenebileceği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece; uzman bilirkişi aracılığı ile saptanan ve davacının almaya hak kazandığı alacağın tahsiline karar verilmesi gerekirken, mahkemece; "hatalı terfi ve intibak nedeniyle fazla yapılan ödemelerin davalının hilesi ve gerçek dışı beyanı ile yolluk ve mutlak butlan ile malül olmadığı için geri istenemeyeceğine yönelik Y.İ.B. Büyük Genel Kurulunun 27.1.1973 tarih, 72/6 E., 73/2 K sayılı kararına" dayanılarak davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi, tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması 1086 sayılı Kanunun 427. maddesi gereğidir. İnceleme konusu davada 3.347,60 TL. tutarındaki istemin reddedilen 45,09 TL.lik bölümü temyiz konusu yapılmakla, anılan tutar değinilen kesinlik sınırını aşmadığından temyiz yoluna başvurulması olanaksız olup temyiz dilekçesinin miktar itibarıyla kesinlik nedeniyle reddi gerekmektedir. 2-) Davalı vekilinin temyiz itirazları bakımından; ./......
Dava dilekçesinin tebliği ile davalı vekili tarafından cevap dilekçesi sunulmuş dilekçeler aşaması devam ederken davacı vekilince ibraz edilen 10/11/2022 tarihli dilekçe ile davanın geri alındığı bildirilmiştir. HMK 123 maddesinde davanın geri alınması düzenlenmiş olup davanın geri alınabilmesi ancak davalı yanın açık muvafakati ile mümkün olduğundan dilekçe davalı vekiline tebliğ edilmiş davalı vekili tarafından sunulan -------- dilekçede davanın geri alınmasına muvafakat edildiği ve yargılama gideri vekalet ücreti taleplerinin olmadığı beyan edilmiştir. Davacı vekilinin vekaletnamesinde davanın geri alınması yetkisinin bulunduğu görülmüştür. HMK 123/1 maddesi uyarınca davanın geri alınması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğinden bu doğrultuda aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde davacılar için ayrı ayrı 15.000 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, davacılar ihtiyari dava ortağı olup, ayrı ayrı temyiz harcı alınması gerekirken tek temyiz harcı alınmıştır. Diğer temyiz eden davacı ...'den temyiz harcının alınıp harç makbuzunun dosyaya konulduktan sonra gönderilmesi için dosyanın mahalline, GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....