WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, yersiz ödendiği ileri sürülen geçici iş göremezlik ödeneği ve yasal faiz toplamı olan 157,01 TL.nin geri alınması için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, yersiz ödendiği ileri sürülen ölüm aylıklarının yasal faiziyle birlikte geri alınması için başlatılan 1.737,48 TL. tutarındaki icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir....

      "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, yersiz karşılandığı ileri sürülen sağlık hizmet bedelleri tutarı olan 903,00 TL.nin 201,28 TL. yasal faiziyle birlikte geri alınması için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. 20.12.2012 tarihli kararın, davacı ........

        . - K A R A R - Davacı vekili, davalıya satılan mal bedelinden bakiye 4.788 TL alacağın tahsili için yapılan icra takibine itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiş, birleştirilen davası ile, satışlarda yapılan iskontonun alacağın ödenmemesi nedeniyle geri alınması gerektiğini iddia ederek takibe yapılan itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı asıl ve birleştirilen davaya verdiği savunmasında borcu bulunmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davalının satın aldığı mal bedelinden dolayı 4.446,27 TL borçlu bulunduğu, sözleşmede iskontoların mal bedelinin ödenmemesi halinde geri alınacağına dair hüküm bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

          Yargıtay İ.B.K.’nun 27.1.2003 tarih ve 1972/6 ve 1973/2 sayılı kararında “ idarenin yanlış şart tasarrufunu, ancak iptal davası süresi içinde veya kanunlarda ... bir süre var ise bu süre içinde, geriye yürür şekilde alabileceği,bu süreler geçtikten sonra yanlış tasarrufun geri alınması halinde geri alam gününe kadar parasal sonuçlar dahil tüm doğmuş durumların kazanılmış hak sayılacağı” hususu kabul edilmiştir. Davada, davalıya yapılan ödemenin daha önce bu yolda alınmış bir idari karara dayandığı iddia ve ispat edilmiş değildir. Ödemenin hatadan kaynaklandığı kabul edilmektedir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararı ile çözümlenen husus; hatalı intibak veya hatalı terfi işlemi gibi bir şart tasarrufun sonradan idare tarafından geri alınması halinde, daha önce bu şart tasarrufa dayanılarak memura yapılmış olan fazla ödemenin nedensiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri istenmesinin idare hukuku ilkelerine göre mümkün olup olmadığına ilişkindir....

            Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi, tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması 1086 sayılı Kanunun 427’nci maddesi hükmü gereğidir. İnceleme konusu davada, ilk derece mahkemesince hüküm altına alınan ve temyiz denetimine konu olan tutar, yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırını aşmadığından, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması hükmolunan miktar itibarıyla olanaksız olup, temyiz dilekçesinin miktar itibarıyla kesinlik nedeniyle reddi gerekmektedir. S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenle davalı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 12.04.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi, tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427’nci maddesi hükmü gereğidir. İnceleme konusu davada, hüküm altına alınan ve temyiz denetimine konu yapılan tutar, yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırını aşmadığından, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması miktar itibarıyla olanaksızdır. O halde, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktar itibarıyla kesinlik nedeniyle reddi gerekmektedir. S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 01.03.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

                Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi, tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427’nci maddesi hükmü gereğidir. İnceleme konusu davada, hüküm altına alınan ve temyiz denetimine konu yapılan tutar, yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırını aşmadığından, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması miktar itibarıyla olanaksızdır. O halde, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktar itibarıyla kesinlik nedeniyle reddi gerekmektedir. S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 01.03.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi, tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427’nci maddesi hükmü gereğidir. İnceleme konusu davada, hüküm altına alınan ve temyiz denetimine konu yapılan tutar, yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırını aşmadığından, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması miktar itibarıyla olanaksızdır. O halde, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktar itibarıyla kesinlik nedeniyle reddi gerekmektedir. S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 01.03.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Asıl davada fazlaya ilişkin haklarının saklı tutularak şimdilik 2.000 TL'nin birleşen davada ise, 80.000 TL alacağın, faiz ve masraflarla birlikte davalılardan tahsili istenilmiştir. Mahkemece her iki davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz dilekçesinde alınacak harç belirtilmediği gibi, alınması gereken harcın eksik alındığı anlaşılmaktadır.Davada davacılar ihtiyari dava arkadaşı olup asıl ve birleşen davalarda kısmen (kabul edilen bütün miktar toplamı üzerinden) miktar itibariyle nisbi temyiz harç alınması gerekirken eksik miktarda makdu temyiz harcı alınmıştır. HUMK.nun 434.maddesinin 3.fıkrasına göre işlem yapılarak harcın alınması, ve ondan sonra gönderilmesi için dosyanın mahalline, GERİ ÇEVRİLMESİNE, 12/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu