Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İflas idaresinin mahkeme kararına uyması zorunlu olup, ilama bağlanmış alacakların tahsili için tekrar dava açılmasında hukuken korunacak bir yarar yoktur. İpotekli alacakların iflasta ne şekilde işleme tâbi tutulacağı da İcra ve İflâs Kanunu'nun 233 üncü maddesinde gösterilmiştir. Yasaya ve ilama aykırı işlem yapan iflas idaresinin bu yöndeki kararına karşı şikâyet yoluna gidilebilir. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmek gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.2.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Dava, 2926 sayılı Yasaya dayalı olarak çıkartılan 4 Seri Nolu tebliğ gereğince %1 oranında kesilmesi gereken ...... tevkifatının zamanında Kuruma yatırılmaması nedeniyle şirket kurucu ve temsilcileri oldukları anlaşılan davalılara karşı bu alacakların tahsili amacıyla başlatılan takipte davalıların yaptıkları itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde oldığu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünülüp aşağıdaki karar tespit edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Birleştirilen davalarda sebepsiz zenginleşmeden doğan alacakların faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davaların ayrı ayrı kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılardan ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü. Birleştirilen davalarda sebepsiz zenginleşmeden doğan alacakların faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davaların ayrı ayrı kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılardan ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....

        Ancak itirazın iptali ilamında ilk defa hüküm altına alınan yargılama gideri, icra inkar tazminatı, vekalet ücreti gibi alacakların tahsili için, aynı icra dosyası üzerinden borçluya örnek (4-5) icra emrinin gönderilmesi gereklidir. O halde, itirazın iptali davası neticesinde hükmedilen icra inkar tazminatı, yargılama gideri, vekalet ücreti gibi alacakların tahsili için borçluya icra emri gönderilmeden, bu alacak kalemleri de dahil edilerek dosya hesabı yapılması usulsüz olup, mahkemece, yeniden yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile bu miktarlar dahil edilmeden bakiye borç hesabının tesbiti ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

          İş mahkemesinin 2018/435 esas sayılı davasına konu edilen ve sulh ve feragat ile sonuçlanan dava konusu alacakların iş bu davaya konu edilen alacaklar olmadığının, dosya kapsamına sunulan ibraname içeriğine dava konusu alacakların konu edilmediğinin, davalı tarafça dava konusu olan alacakların ödendiğinin usulüne uygun deliller ile ispat edilemediğinin ve bu halde mahkemece verilen kararda isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmış olmasına göre usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılan hükme yönelik davalı vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 'nın 353/1- b-1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Davacının alacakların davalılardan müştereken-müteselsilen tahsilini talep ettiği davalıların arasında asıl-alt işveren ilişkisinin bulunması nedeni ile alacaklardan müştereken- müteselsilen sorumlu oldukları anlaşılmakla ilk derece mahkemesince alacakların davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerekirken alacakların davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine şeklinde karar verilmesi hatalıdır. Davacının istinaf itirazı yerindedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının istinaf başvurusun HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, belirlenen aykırılıklar duruşma yapılmasını gerektirmediğinden HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R .........Karar sayılı ilamında belirtilen alacakların tahsili talebi ile şikayetçinin de aralarında bulunduğu hükmi şahıslar aleyhine,........Esas sayılı takip dosyasında ilamlı İcra takibi başlatılmıştır. Borçlulardan........vekilince, takip konusu ilamda hüküm altına alınan alacakların brüt olarak hükmedildiği, nete çevrilmeden brüt miktarlar üzerinden takibe konulduğu ve bu miktarlar üzerinden faiz talep edildiğinden bahisle fazla istenen asıl alacak ve faiz miktarlarının iptali talebinde bulunulmuştur....

            Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasında alacakların net mi yoksa brüt olarakmı hüküm altına alınacağı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda alacakların brüt olarak hesaplandığı ve davacı tarafça bu miktarlara göre alacaklar ıslah edildiği anlaşılmaktadır.Bu duruma göre alacakların brüt olarak hüküm altına alınması gerekli iken net olarak hüküm altına alınması hatalı olup bu husus bozma nedeni ise de; sözü edilen yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun...

              e ait geçmiş yıllarda ödenmemiş hak ve alacaklar listesidir" başlıklı belgede ikramiye, ödenmemiş maaş, maaş farkı,doğum yardımı ve özel gider indirimi gibi kalemlerde, yıllar itibarıyla alacak miktarlarının yazılı olduğu bu belgeye dayalı olarak ve bu belgede yazılı olan alacakların tahsili için icra takibi başlatmış ve takip Belediye Başkanının itirazı ile durmuştur. Davalı vekili temyiz dilekçesinde davalı ... yönetiminin bu süreçte yapılan seçimler sonucu değiştiğini, bu işlemlerin eski yönetim tarafından yeni yönetimi zorda bırakmak için yapıldığını, gerçekte böyle bir borç bulunmadığını iddia etmiştir. Yargılama esnasında davalı tarafından dava konusu alacaklara ilişkin herhangi bir belge sunulmamıştır. Oysa davalı ... resmi kurum niteliğinde olup tüm işlemleri kayıt altındadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Dava, apartman yönetimi tarafından kat maliki aleyhine kat mülkiyeti yasası gereği ödenmesi gereken aidat, SSK borçları vb. alacakların tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Uyuşmazlığın bu hali ile temyiz inceleme görevi dairemize ait olmayıp, Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. Dasyanın incelenmek üzere Yargıtay 18. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 08.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu