Bu çerçevede, vatandaşlarımıza ilişkin adli, hukuki ve idari yazışmalar ile Suriye makamları nezdinde takip edilmesi gereken adli/idari yardımlaşma hususlarındaki sorunlar, Suriye'de yaşanan iç çatışmalar ve güvenlik şartlarının olumsuzluğu nedeniyle halen devam ettiği ilgili kurumlarla yapılan yazışmalardan anlaşılmaktadır. Sonuç olarak Türkiye ve Suriye arasından usulüne uygun olarak yürürlüğe girmiş bir adli yardım anlaşması bulunmadığından karşılıklılık ilkesi gereği davacı teminattan muaf sayılamaz. Öte yandan; İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığı Uluslararası Koruma Genel Müdürlüğü Geçici Koruma Daire Başkanlığı'nın 27.07.2022 tarihli cevabi yazılarına göre davacının GEÇİCİ KORUMA STATÜSÜNDE olduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere göçmen, geçici koruma ile mültecilik farklı şeylerdir....
Dava; "Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)" davasıdır. Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili davalı aleyhine Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davası açmıştır. Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davada öncelikle çözülmesi gereken sorun ; mahkememizin görevli olup olmadığı sorunudur....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/352 Esas sayılı ve 03/05/2021 tarihli tensip ara kararı ile; "Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan, Davalı tarafa ödenmiş olan 353.165TL.nin, temerrüt faizi ile birlikte tahsili / iadesi ile 2 adet 50.000'TL.den olmak üzere çeklerin aynen iadesi (iadesinin mümkün olmaması halinde 100.000TL.nin ticari faizi ile birlikte tahsili) istemi ve İİK md.257 vd maddeleri kapsamında hukuki koruma niteliğindeki İHTİYATİ HACİZ KARARIN (353.165TL.lik) para alacağı yönünden davalının mal varlığına el konulması ne talep ettiği, dava konusunun Vekalet sözleşmesine dayalı alacak davası olduğu, davalının mal varlığının davaya konu olmadığı davalı borçlu adına kayıtlı taşınır ve taşınmazlar ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklar üzerine ihtiyati haciz konulmasının şartları oluşmadığından talebin hukuki yarar yokluğu sebebiyle reddine" şeklinde karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/479 Esas KARAR NO : 2023/506 DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 20/07/2023 KARAR TARİHİ : 10/08/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı taraf arasında arasında 06.11.2020 tarihinde Güvenlik Hizmet Sözleşmesi ve ekleri (Koruma Talimatı) imzalanmış olduğunu, bu sözleşmeye göre davalı şirket kendi personeli ve ekipmanı ile müvekkiline ait ... isimli otelde güvenlik ve koruma hizmetlerini sunmayı üstlendiğini, müvekkilinin ise hizmet karşılığı fatura edilecek bedellerin ödenmesini taahhüt ettiğini, müvekkili şirkete ait otelde 14.08.2022 tarihinde, müvekkili şirket çalışanı ... tarafından "Emniyeti Suistimal/Hırsızlık" eylemi gerçekleştirildiğini, söz konusu eylem neticesinde müvekkilinin kasasından nakit para alınmak...
CEVAP VE KARŞI DAVA ; Davalı/karşı davacılar vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile, davacı/karşı davalı tarafın huzurdaki davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, müvekkiline ait olan buluşu kopyalamak suretiyle ürettiğini ve haksız kazanç elde ettiğini, müvekkillerinin dava konusu ....... başvuru numaralı patent koruma kapsamındaki ürünün koruma dışında olduğu iddialarının asılsız olduğunu, bu nedenle davacı/karşı davalının bu patente yönelik tecavüzünün var olduğunu, davacı/karşı davalının müvekkillerine ait olan ....... başvuru numaralı patente yönelik tecavüz eylemlerinin Çorlu Sulh Hukuk Mahkemesi'nin ..........
Bakanlığına izafeten Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairenin 27.10.2022 tarihli 2022/4211 Esas, 2022/8534 Karar sayılı ilamıyla "Mahkemece verilen önceki 21.05.2015 tarihli hükmün, davalı ... Bakanlığına izafeten Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Müdürlüğü'nün aleyhine olup, hükmün anılan davalı tarafından temyiz edilmediği, yeni kurulan hükümle aleyhlerine yeni bir hukuki durum oluşmadığı" belirtilerek temyiz inceleme isteminin reddine karar verilmiş, davalı ... Bakanlığına izafeten Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Müdürlüğü vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosya kapsamına göre; İlk Derece Mahkemesince verilen 21.01.2015 tarihli kararın her iki davalının ismi belirtilerek Avukat ... tarafından temyiz edilmesine rağmen Yargıtay (Kapatılan) 16....
nın 65/d, TCK'nın 52/2. maddeleri uyarınca mahkumiyet 2863 sayılı Kanuna muhalefet suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünün 2863 sayılı Kanundan kaynaklanan davalara katılma hakkı bulunduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Hükümden sonra yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562. maddesiyle değişik CMK'nın 231. maddesindeki “hükmün açıklanmasının geri bırakılması”na ilişkin düzenleme ve 5728 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanunda getirilen değişiklikler karşısında; suçun niteliği, hükmolunan cezanın tür ve miktarı gözetilip dosyada bulunan adli sicil kayıtları da değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun yeniden tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeksizin hükmün öncelikle bu sebepten dolayı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkin olup, dosyanın ilk olarak geldiği Yargıtay 13. Hukuk Dairesince, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevli olduğu belirtilerek Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderme kararı verilmiş, gönderme kararı üzerine dosya kendisine gelen Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu, dosyayı tetkiksiz olarak Yargıtay 4. Hukuk Dairesine göndermiş, bunun üzerine Yargıtay 4. Hukuk Dairesi iki hafta içinde yapacağı ön inceleme sonucunda görevli olmadığı kanaatindeyse, varsa geçici hukuki koruma tedbirlerine dair talepler hakkında da karar vermek suretiyle dosyayı Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna göndermesi gerekirken dosyayı görevli olduğumuz gerekçesiyle Dairemize göndermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi; Sanığa atılı 5237 sayılı TCK.nın 234/3. maddesinde düzenlenen suçta korunan hukuki yarar kanuni temsilcinin (velinin) aile hukukundan kaynaklanan velâyet hakkı olduğu ve mağdurun mahkeme kararı ile koruma altına alınıp (SHÇEK)'e ait bir yurda yerleştirilmiş olması karşısında, mağdur kabul edilen çocuğa tayin edilen zorunlu vekilin CMK.nın 237 ve devam maddelerine göre davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunmadığı anlaşıldığından, mağdur vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin katılan (SHÇEK) vekilinin temyiz istemiyle sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü: Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükmü usul ve kanuna uygun olduğundan, katılan vekilinin yerinde görülmeyen...
Bilindiği üzere, uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu hakkında olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır. İstem, haksız fiilden kaynaklanan tazminata (para alacağı) yöneliktir. Davacılar vekili dilekçesinde tazminat alacağı istemine karşılık ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz konulmasını istemiştir. 6100 Sayılı HMK'nun 33. maddesi gereğince olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme mahkemeye aittir. İstemin ihtiyati haciz olduğu tartışmasızdır. Her iki hukuki koruma tedbiri; amaçları, konuları ve sonuçları bakımından birbirinden farklıdır. Biri diğerinin yerine geçmek üzere karar verilmez. Diğer bir anlatımla talep ya ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir şeklinde nitelendirilip hüküm altına alınmalıdır....