Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacılar, davalıya ait iki adet taşınmazın yakınında bulunan ... şirketinin tesisi için oluşturulmuş olan ... koruma bandının davalının mülkiyet hakkını kısıtladığından ... koruma bandının kaldırılması için gerekli yasal girişimleri yapmak üzere ücret sözleşmesi yapılarak, davalı tarafından verilen vekaletnameye istinaden ... koruma bandının iptali, şirketin faaliyetinin durdurulması ve ruhsatının iptali için idari davalar açtıklarını, insan hakları mahkemesine mürcaatta bulunduklarını, bu aşamada davalının 22.3.2005 tarihli ihtar ile vekalet ilişkisine son verdiğini bildirdiğini ileri sürerek, ücret sözleşmesinin 3/2 madesi gereğince ücretlerinin ödenmesi gerekeceğinden şimdilik 10.000 YTL.nin 22.3.2005 tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, avukatlık ücret sözleşmeleri gereğince ödenecek ücretin muaccel olmadığını, ... koruma bandının kısmen ya da tamamen kaldırılamadığı gibi, taşınmazın 3....

    Bilindiği üzere, uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu hakkında olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır. 6100 Sayılı HMK'nun 33. maddesi gereğince olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme mahkemeye aittir. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz iki ayrı koruma tedbiri olup amaçları, konuları ve sonuçları bakımından birbirinden farklıdır. Biri diğerinin yerine geçmek üzere karar verilmez. Diğer bir anlatımla talep ya ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir şeklinde nitelendirilip hüküm altına alınmalıdır. Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteliğindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara iliskin diğer kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir....

    Derece Koruma Alanı Kararı'nın hukuka aykırı olduğu, Mahkemenin hatalı değerlendirmesiyle hazırlanan bilirkişi raporu dikkate alınarak ruhsat hukukundan kaynaklanan kazanılmış haklarının korunmadığı, davaya konu alanda mahalle sakinlerinin içme suyunu başka yerden karşıladıkları, kazanılmış hakkının gözardı edildiği ileri sürülmektedir. KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idareler tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....

      Bu yönüyle Bölge Adliye Mahkemesinin 2/B çalışması, kullanım kadastrosu ve satış işlemlerine hiçbir hukuki kıymet vermeyen karar gerekçesinin yerinde olduğunu söylemek uygun görünmemektedir. Somut olayın koşullarında ilgili komisyonların esasında Tabiat Koruma Alanı içinde bulunan dava konusu taşınmazı 6831 ... Kanun'un 2/4 maddesine aykırı olacak şekilde- 2/B çalışma alanına dâhil etmeleri ve orman sınırları dışına çıkarmaları işleminin hatalı olduğu açıktır. Ne var ki 2/B çalışmalarının yapıldığı sırada, ilgili Komisyon tarafından; taşınmazın 1988 yılında Sırtlandağı Halep Çamı Tabiat Koruma Alanı içine alınmış olduğu fark edilmediği gibi sonrasında da Orman İdaresince 2/B işleminin hatalı olarak yapıldığı iddiasıyla bir itirazda bulunulmamış ve dava da açılmamıştır....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/299 KARAR NO : 2021/703 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SALİHLİ İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2017/31 ESAS - 2018/270 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Salihli İş Mahkemesinin 2017/31 Esas - 2018/270 Karar sayılı dosyası Dairemize gönderilmiş olmakla, yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : A-)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Sart Kasabası Koruma Başkanlığında kır bekçisi olarak 01/02/2012 tarihinde çalışmaya başladığını, bu çalışmasını 30/03/2014 tarihine kadar Sart Kasabası Koruma Bşk'da sürdürdüğünü, bu tarihte yürürlüğe giren Büyükşehir Yasası ile Sart Kasabası Koruma Bşk.'nın bütün hak ve borçları ile birlikte davalı T3 Bşk.'...

        KARAR : DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminatın rücusu istemine ilişkindir. Uyuşmazlık ise, ihtiyati haciz talebinin reddi kararına karşı yapılan istinaf talebidir. İhtiyati haciz şartları değerlendirildiğinde; Geçici hukuki koruma tedbirlerinden olan ihtiyati haciz, nitelikçe geçici bir hukuki koruma tedbiridir. (HMK 406/2) Geçici hukuki koruma tedbirlerinin amacı, yargı organları önünde hak arayan kişilerin nihai olarak elde etmeyi umdukları haklarına erişimi kolaylaştırmaktır. Bu amacın gerçekleşmesi için, elde edilmesi umulan hakların ya da onların konularının ortadan kalkması, yok olması, değiştirilmesi gibi olasılıkların bertaraf edilmesi gerekir. Elde edilmesi umulan hakka kavuşulmasını kolaylaştırıcı tedbirler hak arama özgürlüğünü, adil yargılama hakkını ve hukuk devleti ilkesini de yakından ilgilendirir....

        K. sayılı dosyası üzerinden müvekkilince açılan tazminat davası için sağlanan hukuki yardım nedeniyle avukata 5.000,00 TL. vekalet ücreti ödendiğini, poliçede hukuki koruma klozu bulunduğunu ileri sürerek, şimdilik 4.500,00 TL. nın ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Kasko Sigorta Sözleşmesi-Hukuksal Koruma klozundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Hukuksal Koruma Sigortası Genel Şartları'nın Sigortanın Konusu başlığı altındaki A.1....

          İhtiyati tedbir, geçici bir hukuki korumadır. Geçici hukuki koruma ise, ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz, yürütmeyi durdurma, el koyma gibi çeşitli hukuk dallarında düzenlemiş olan etkin hukukî koruma önlemlerine ilişkin üst kavramdır. Buna karşılık kesin hukuki koruma ise ancak açılan bir dava üzerine yapılan yargılama sonucunda verilen karar ile ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle dava, “kesin hukuki koruma” olarak nitelendirilmektedir. Dava konusu uyuşmazlığın esasını çözümleyecek veya böyle bir sonuç doğuracak biçimde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği konusunda açık bir kanun hükmü bulunmamakla birlikte, Yargıtay ve öğreti tarafından böyle bir görüşün kabul edilmesi geçici korumanın niteliğinden kaynaklanmaktadır. İhtiyati tedbir ise ileride açılacak bir davanın veya açılmış bir davanın sonucunun etkisiz veya anlamsız kalmasını önlemeye yarayan geçici hukuki korumadır....

          İhtiyati tedbir, geçici bir hukuki korumadır. Geçici hukuki koruma ise, ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz, yürütmeyi durdurma, el koyma gibi çeşitli hukuk dallarında düzenlemiş olan etkin hukukî koruma önlemlerine ilişkin üst kavramdır. Buna karşılık kesin hukuki koruma ise ancak açılan bir dava üzerine yapılan yargılama sonucunda verilen karar ile ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle dava, “kesin hukuki koruma” olarak nitelendirilmektedir. Dava konusu uyuşmazlığın esasını çözümleyecek veya böyle bir sonuç doğuracak biçimde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği konusunda açık bir kanun hükmü bulunmamakla birlikte, Yargıtay ve öğreti tarafından böyle bir görüşün kabul edilmesi geçici korumanın niteliğinden kaynaklanmaktadır. İhtiyati tedbir ise ileride açılacak bir davanın veya açılmış bir davanın sonucunun etkisiz veya anlamsız kalmasını önlemeye yarayan geçici hukuki korumadır....

          İhtiyati tedbir, geçici bir hukuki korumadır. Geçici hukuki koruma ise, ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz, yürütmeyi durdurma, el koyma gibi çeşitli hukuk dallarında düzenlemiş olan etkin hukukî koruma önlemlerine ilişkin üst kavramdır. Buna karşılık kesin hukuki koruma ise ancak açılan bir dava üzerine yapılan yargılama sonucunda verilen karar ile ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle dava, “kesin hukuki koruma” olarak nitelendirilmektedir. Dava konusu uyuşmazlığın esasını çözümleyecek veya böyle bir sonuç doğuracak biçimde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği konusunda açık bir kanun hükmü bulunmamakla birlikte, Yargıtay ve öğreti tarafından böyle bir görüşün kabul edilmesi geçici korumanın niteliğinden kaynaklanmaktadır. İhtiyati tedbir ise ileride açılacak bir davanın veya açılmış bir davanın sonucunun etkisiz veya anlamsız kalmasını önlemeye yarayan geçici hukuki korumadır....

          UYAP Entegrasyonu