WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; mermerlerin niteliklerinin ne olduğu konusunda yazılı bir anlaşma bulunmaması, mermer üreticisinin ayıplı mal teslim ettiğini kabul etmemesi, mermer alıcısının ise ayıplı mal teslim edildiğini açıkça ispat edememesi nedeniyle birleşen dava dosyasında sözleşmenin iptali, tazminat ve istirdat davasının reddine asıl davada ise davacı temlik alan ...'ın açtığı itirazın iptali davasının kabulü ile davalı ... Mermer Sanayi Ticaret Ltd. Şti.'nin icra takip dosyasına yaptığı itirazının iptaline, asıl alacak 32.693,55 TL nin % 20 'si oranında icra inkar tazminatının davalı ... Mermer Sanayi Ticaret Ltd. Şti'den alınarak davacı ...'a ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni" Mahkemesi :Tüketici Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin iadesi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Dava; satıcı olan davalının ayıplı mal satışından sorumluluğu esaslarına dayanılarak açılmıştır. Satıma konu aracın garanti süresi içinde aynı arızalar nedeniyle 3 kez tamir için servise başvurulduğu dosya arasındaki servis kayıtlarından anlaşılmış olmakla ayrıca davacının ayıp ihbarında bulunmasına gerek bulunmamaktadır. O halde mahkemece TTK 25/3 maddesi uyarınca ayıp ihbarının süresinde olduğu kabul edilerek araç üzerinde uzman bilirkişi heyetine inceleme yaptırılmak suretiyle araçtaki arızanın giderilip giderilmediği ve ayıp durumu hakkında ayrıntılı ve yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olmuştur. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 8.12. 2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın değiştirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Uyuşmazlık ayıplı mal satışından kaynaklanmaktadır. Dava, asliye ticaret mahkemesine açılmış, ticaret mahkemesince verilen görevsizlik kararı üzerine tüketici mahkemesine gönderilen dava dosyası hakkında bu mahkemece yargılama yapılarak işin esası yönünden karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Taraflar tacir olduğundan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/e maddesinde tanımlanan tüketici kapsamında mütalaa edilemez....

          Davalı vekili, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin 19. maddesine göre yetkili mahkemenin Adana Mahkemeleri olduğunu ileri sürerek yetki itirazında bulunmuş, esasa cevabında ise müvekkilinin davacıya sattığı kimyasal gübrelerin ayıplı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının davacıya ayıplı gübre sattığı, davacının davalıdan aldığı 95.00 kg kimyasal gübreye karşılık toplam 33.694,90 YTL ödediği ancak davacının talebiyle bağlı kalınarak 20.000 YTL maddi tazminat talebinin kabulü gerektiği, dava dışı müşterilerin ayıplı gübre satışı nedeniyle açtıkları davalardan dolayı davacının itibarının zedelendiği, davacının bu nedenle manevi zararının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 20.000YTL maddi , 10.000,00 YTL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

            Finansal kiralama şirketinin malın ayıplı olmasından dolayı alacak ve dava hakkını kiracıya devretmesi ile, malın ayıplı olmasından dolayı kiracıyı temsilci tayin etmesinin hukuki sonuçları farklıdır. Finansal kiralama şirketi kiracıyı temsilci tayin etmişse kiracı ayıba karşı tekeffülle ilgili B.K.nun 202 ve devamı maddelerinde verilen yetkileri ve kendisinin uğradığı zarar nedeniyle oluşan alacağının tahsiline dair haklarını kullanabilir. Finansal kiralama şirketi talep ve dava hakkını kiracıya devretmişse, kiracı sadece finansal kiralama şirketinin kullanabileceği hakları satıcıdan talep edebilir. Bu durumda; kâr mahrumiyetini satıcıdan talep etmesi mümkün değildir. Mahkemece Finansal Kiralama Sözleşmesinin aslı getirtilip, kiracıya verilen yetkinin nasıl bir yetki olduğu üzerinde durulup değerlendirilmeli ve varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, araç bedeli olan 59.443,65 TL ile 6.000 TL manevi tazminatın ve araç içinde bulunan yakıt bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur....

                Taraflar arasındaki ihtilaf, davacının, davalıya teslim ettiği emtiaların ayıplı olup olmadığı ve bu çerçevede davacının takip anında bu malların bedeline yönelik bir alacağının doğup doğmadığı doğmuşsa miktarı hususunda toplanmaktadır....

                  Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davalıların satıcısı ve ithalatçısı olduğu otomobil lasitklerinin ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak açılmış olan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder....

                    Ve 7. fıkrasında, " Manevi tazminat " yazılması doğru değildir. Ne var ki, bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438/7 maddesi hükmü gereğidir. SONUÇ: Yukarıdaki brinci bentte açıklanan nedenlerle temiz olunan kararın hüküm başlıklı bölümünün 7. fıkrasındaki söz ve rakamlarının hükümden tamamen çıkarılmasına, yerine “Avukatlık asgari Ücret tarifesine göre hesaplanan 3.455.83 YTl nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin yazılmasına, ikinci bentte açıklanan nedenle 6. fıkrasındaki " Manevi tazminat " kelimelerinin çıkarılarak yerine "Maddi tazminat " kelimelerinin yazılmasına hükmün düzeltilmiş ve değiştirilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 25.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu