Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temlikin konusu yüklenicinin arsa payı karşılığı arsa sahibi ile yaptığı sözleşme uyarınca hak kazandığı gerçek alacak ne ise o olacağından, temlik eden yüklenicinin arsa sahibinden hak kazanmadığını üçüncü kişiye temlik etmesi arsa sahibi bakımından önemsizdir. Diğer taraftan yüklenici arsa sahibine karşı öncelikli edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye temlik etmişse, üçüncü kişi Borçlar Kanununun 81. maddesinden yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz. Burada yüklenicinin eser sözleşmesinden kaynaklanan borçlarının neler olduğuna ilişkin bazı açıklamaların yapılması gerekmektedir. Genel olarak eser sözleşmelerinde yüklenici, belli bir sonucu meydana çıkararak onu iş sahibine teslim etmeyi taahhüt eder. Eser sözleşmelerinde yüklenicinin "eseri meydana getirme borcu" dayanağını Borçlar Kanununun 355. maddesinden alır....

    Dava, temlik sözleşmesi kapsamında temlik edenin yerine getirdiği işler nedeniyle davalıda oluşan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Temlik alan ... A.Ş ilerleyen zamanda temlik aldığı alacağı davayı açan ... Varlık Yönetim A.Ş'ye devrettiği, yargılama aşamasında da ... Varlık Yönetim A.Ş'nin ... Varlık Yönetim A.Ş'ye devrettiği anlaşılmıştır. İşbu dava dosyası yönünden bekletici mesele yapılan Mahkememizin ... E (yeni esas 2019/158E) sayılı dava dosyasının incelenmesinde; ... A.Ş. ile dava dışı ... Bilgisayar A.Ş. arasında imzalanan kredi sözleşmeleri uyarınca kredi kullandırıldığı, dava dışı firmanın kredi borcuna karşılık ... A.Ş ile imzalamış olduğu temlik sözleşmesinde davalı ... Bankası A.Ş ile imzalamış olduğu 22/08/2011 tarihli hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağını ... A.Ş'ye temlik ettiği, ... Bankası'na temlik ihbarının yapıldığı, temlik sözleşmesine istinaden ... Bankası tarafından ... A.Ş'ye bir kısım ödemeler yapıldığı, ......

      Bütün bu açıklamalardan sonra mahkemece yapılması gereken iş; Ankara Onbirinci Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2003/370 Esasında kayıtlı arsa sahipleri tarafından açılan davanın sonucunu beklemek, arsa sahiplerinin bu dava ile 17.10.2002 günlü arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan hakları hükme bağlanırsa ve bu hüküm kesinleşmişse davacılardan YükseKe o dosya kapsamında kalan alacak tutarını gerek duyulursa bilirkişiye hesap ettirerek arsa sahiplerine ödenmek üzere depo ettirmek, diğer taraftan bilirkişilerden ek rapor alınarak tasdikli projeye göre yapıya iskan (oturma ruhsatı) alınmasında engel olup olmadığını belirletmek, engel yoksa davalı yükleniciye veya temlik alacaklısı davacı Yüksel'e yapıya iskan ruhsatı almak üzere uygun süre vermek ve bunun sonucunu beklemek, bütün bu anlatılan hususların sonucuna göre sözleşmenin arsa sahipleri bakımından ifa ile sonuçlandırdığı kanaatine ulaşılırsa davayı kabul etmek, aksi durumda bu aşamada açılan davanın reddine hükmetmek...

        Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 7418249 nolu kredi sözleşmesi nedeniyle davacının, davalı bankaya 41.900 TL borçlu olduğu, davalının bu kredi sözleşmesine istinaden icraya koyduğu asıl alacak miktarının ise 72.753,94 TL olduğu, buna göre davacının, davalı bankaya 34.215,53 TL borçlu olmadığı, bilirkişi raporunda, davacının, davalıya bankaya 7418249/2 nolu kredi sözleşmesinden kaynaklanan borçları da hesap edilmiş ise de; icra takibine konulan alacak 7418249 nolu kredi sözleşmesinden kaynaklandığından raporun bu kısmına itibar edilmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının 7418249 numaralı kredi sözleşmesinden dolayı davalı tarafa 34.215,53 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

          Yargılama sırasında temlik alan ----- hangi alacak kalemlerini temlik aldıkları konusunda tereddüt oluşmuş, beyanda bulunmaları istenmiş; temlik alanların tutarsız beyanlarda bulunduğu görülmüş; temlik veren bankaya müzekkere yazılmıştır. ---tarihli müzekkere cevabında, masaya başvuru dilekçesinde ---- temlik edildiğini;------- temlik edildiğini bildirmiştir. Temlik edilen kısım dışında davacı bankanın masaya başvurusunda masaya kaydını talep ettiği başkaca alacak kalemleri de vardır.----- teminat mektubu ve çek yaprakları sebebiyle şarta bağlı alacak olarak toplamda ------ alacağın masaya kaydı da istenmiştir. Ancak davacı banka, duruşma günlerinden haberdar olmasına rağmen temliklerden sonra duruşmaları takip etmemiştir. Banka yönünden dava, --- tarihinde işlemden kaldırılmış ------ süresi içinde yenilenmediği de görülerek açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....

            Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 23/10/2019 tarih ve 2017/296 Esas 2019/951 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3- Davanın REDDİNE, 4- Alınması gerekli olan 59,30 TL karar ilam harcının peşin alınan 185,69 TL harçtan mahsubu ile bakiye 126,39 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde temlik alan davacıya iadesine, 5- Temlik eden ve temlik alan davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 6- Davalı tarafından posta ve tebligat gideri olarak yapılan 47,50 TL yargılama giderinin temlik alan davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 7- Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00 vekalet ücretinin temlik alan davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 8- Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine, B)1- Temlik alan davacı tarafından yatırılan 187,00 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde temlik alan davacıya...

            Bankası Beşyüzevler Şubesine ait, 16/07/2007 tarihli, 8.575-TL bedelli ... nolu çek gösterilmiştir.Davacı, icra takibinde alacağa dayanak olarak davalının lehtarı olduğu çeki göstermiş, davada ise bu çekin temlik eden banka ile davalı arasındaki genel kredi sözleşmesi kapsamında bankaya verildiğini, sözleşme kapsamında kendisine kullandırılan kredilere karşılık olarak verilen çekin ödenmediğini, kredi borcunun ödenmemesi ve çekin karşılıksız çıkması nedeniyle icra takibini başlattıklarını ileri sürmüştür.Takibe dayanak gösterilen çekin kredi borcuna mahsuben alındığı ileri sürüldüğüne göre davacının (temlik eden bankanın) davalıdan asıl ilişkiden, diğer bir ifade ile kredi sözleşmesinden kaynaklanan çek bedeli kadar alacağının bulunup bulunmadığının araştırılması gerekmektedir....

              Şti. ile müteselsil kefil olan Davalı ...’nun akdedilmiş bulunan Genel Kredi Sözleşmesinden ve sözleşmenin limitleri dahilinde olmasından dolayı, dava konusu talep edilen borcun asıl alacak tutarı ve ferilerinin tamamından sorumlu bulundukları, Temlik veren ...A A.Ş.tarafından Davalı Şirket ... SANAYİ TİCARET LTD....

                Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 21.03.2019 gün ve 2014/1194 - 2019/429 sayılı kararı onayan Daire'nin 01.12.2021 gün ve 2021/5190 - 2021/6728 sayılı kararı aleyhinde temlik alan davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş olmakla, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine istemine ilişkindir. Dairemiz onama ilamının davacı temlik alan vekiline 22/01/2022 tarihinde tebliğ edilmesine karşın,HUMK’un 440/1. maddesi hükmünde öngörülen 15 günlük süre geçirildikten sonra, 16/03/2022 tarihinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, karar düzeltme isteminin süre yönünden reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı temlik alan vekilinin karar düzeltme istemine ilişkin dilekçesinin süreden REDDİNE, 25/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, dosyaya sunulan bütün deliller birlikte değerlendirilerek benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; alacağını temlik eden davacı faktoring şirketinin takip tarihi itibari ile davalılardan 10.200,00 TL asıl alacak, 1.413,71 TL işlemiş avans faizi olmak üzere toplam 11.613,71 TL alacaklı olduğu, faktoring şirketinin önceki kararı faiz talebi yönünden temyiz etmediği, bu durumun davalılar lehine kazanılmış hak teşkil ettiği, davacının asıl alacağı bakımından itirazın iptali gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, itirazların 10.200,00 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Davacı Turkkasset Varlık Yönetimi A.Ş, faktoring sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap alacağını yargılama sırasında .....'den temlik almıştır....

                    UYAP Entegrasyonu