WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2019/515 Esas KARAR NO :2024/403 DAVA:Tespit, Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:09/08/2019 BİRLEŞEN İSTANBUL 5.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2019/508 ESAS, 2021/295 KARAR SAYILI DOSYASI DAVA:Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:09/08/2019 KARAR TARİHİ:29/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan Tespit, Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ASIL DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında .......

    ve ...’in 22.12.1998 tarihli vekaletname ile Çeşme ilçesi ... köyündeki tüm gayrimenkullerin satışı için ...’yı vekil ettiği, vekil ... ...’nın 14.12.2000 tarihli harici satış vaadi sözleşmesi ile müvekkillerine ait Çeşme ilçesi ... köyündeki tüm gayrimenkulleri davacıya sattığı, satış bedeline karşılık 50.000 ABD doları aldığı, taşınmazların tapuda devir işleminin yapılmadığı dosya içeriği ile sabittir. Davacının dava dilekçesinde belirttiği 14.12.2000 tarihli satış vaadi sözleşmesi gereği ...’dan aldığı 5.4.2001 vadeli 50.000 ABD doları miktarlı bonodaki keşideci imzasının ...’ya ait olmadığı bilirkişi incelemesi ile sabit olmuşsa da, bu husus davacının sözleşmeden kaynaklanan haklarını talep etmesine engel teşkil etmez. 14.12.2000 tarihli sözleşmede Ender ve ... Tüzmen vekilinin gayrimenkul satışı için davacıdan 50.000 ABD doları aldığı açıkça yazılıdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL, SÖZLEŞMENİN İPTALİ -KARAR- Asıl dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dava bu sözleşmeden kaynaklanan kişisel hakka dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, karşı dava ise sözleşmenin iptali isteğine ilişkindir. Davaların açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 23.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesinin tarafları arasında sözleşmeden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin, Türk Medeni Kanununun 1009. maddesi uyarınca tapunun şerhler sütununa kaydedilmesi mümkündür. Böylece, sözleşme alacaklısı sözleşmeden kaynaklanan kişisel hakkını kuvvetlendirmiş olur ve üçüncü kişilere karşı ileri sürme olanağı kazanır. ... Kanununun 26/6 maddesi uyarınca bu şerh beş yıl için geçerli olup beş yılın dolmasıyla kayıttan silinir ve anılan gücünü yitirir. Satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerhinden sonra beş yıl içinde kayda işlenen her türlü haciz, ipotek ve benzeri sözleşme alacaklısının haklarını kısıtlayacak nitelikteki şerhler de sözleşme alacaklısını bağlamaz....

            Davacının talebi taşınmaz satış vaadine dayalı tazmiant alacağıdır. Bu davaların belirsizlik alacak davası olarak açılıp görülmesinde HMK'ya göre herhangi bir engel yoktur. HMK 107. Maddesine göre davanın açıldığı tarihte alacağın miktarının yahut değerinin tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu hallerde alacaklı hukuki ilişkiye asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir. Yani davalı ıslah ile değiştirdiği savunmasında her ne kadar davanın sebesiz zenginleşmeye dayalı bir kısmi alacak davası olduğunu belirtmiş ise de dava taşınmaz vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasıdır. Bu durumda dava tazminat davası olduğu ve ifa olanağı olmadığına dair kuşku bulunmadığı açıktır. Geçerli bir sözleşmeye rağmen ifa olanağı bulunmadığından TBK. 112. Maddesi ve 125. Maddelerini dikkate almak gerekecektir....

            Davacı, bu davasında gönderdiği ihtarnameye rağmen davalının satış vaadi sözleşmesinden doğan edimini yerine getirmediğini ileri sürerek ödediği paranın ve olumlu zararının tahsiline karar verilmesi istemiştir. 2006/5815-10958 Satış vaadi sözleşmesi tam iki yanlı bir sözleşme olup, temerrüdün sonuçları ise BK 106 maddesinde açıklanmıştır. Tam iki yanlı sözleşmelerde yanlardan her biri hem alacaklı hemde borçlu durumundadırlar. Bu nitelikteki bir sözleşmede borçlu temerrüdünden söz edebilmek için BK 81.maddesine göre diğer yanın üzerine düşen borcu yerine getirmiş olması veya buna hazır olduğunu karşı tarafa bildirmesi zorunludur. Somut olayda davacının sözleşmeden doğan edimini yerini getirip, sözleşme sırasında davalıya 200.000.000.000 TL ödediği sözleşme kapsamından açıkca anlaşılmaktadır....

              KARAR Davacı, satış vaadi sözleşmesi ile satın almış olduğu taşınmazla ilgili ...1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/768 Esas sayılı tazminat davasının sonuçlandığını, belirtilen dava dosyasında alınan bilirkişi raporunda zarar miktarının 86.453,00TL olarak tespit edildiğini ileri sürerek, 80.533,00 TL’nin yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. Davalılar, satış vaadi sözleşmesinin 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu savunarak davanın öncelikle zamaaşımından reddini dilemişlerdir. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu benimsenmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir 1-Davacı, davalıların murisi ile imzaladığı satış vaadi sözleşmesine istinaden taşınmazın devrinin gerçekleşmemesi üzerine tazminat istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalılar, cevap dilekçesinde sözleşmeden kaynaklanan alacağın zamanaşımına uğradığı def’inde bulunmuştur....

                Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, dava konusu uyuşmazlığın taraflar arasında imzalanan düzenlenme şeklindeki işyeri niteliğindeki taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklandığını, Taşınmaz iş yeri niteliğinde olduğundan dava ticari dava olup TTK 4 ve 5. Maddeleri uyarınca davaya bakmakla görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, Davanın müvekkili ... ya ait ... ada ... parsel ... Blok ... , ... , ... nolu dükkan satışları vaadi sözleşmesinden kaynaklanan yoksun kalınan kira bedellerinin tazmini için açıldığını, Dolayısıyla Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi davaya bakmakla görevli olduğunu istinaf sebebi olarak ileri sürmüştür. Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.03.2015 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davalının ...'...

                    UYAP Entegrasyonu