Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TMK'nun 676. , 677/1 maddesi hükümlerine göre; terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır. Mirasçılar arasındaki devirler için söz konusu olan bu yazılı şeklin adi yazılı olarak yapılması yeterlidir. Ortak mirasbırakan ya da elbirliği şeklinde tüm mirasçılar adına kayıtlı bulunan tapulu taşınmazlardaki miras paylarının, mirasçılar arasında harici olarak yazılı senetle satışı geçerli bulunmakta ise de; söz konusu satış senedine dayanılarak iptal ve tescil davasının açılabilmesi için başta geçerli olarak yapılan mirasçılar arasındaki harici satış senedinin geçerliliğini koruması gerekir. Başka bir anlatımla, mirasçılar arasında yapılan harici satış sözleşmesinden dönülmemiş olması gerekir....

    Somut olayda; Davacı, TMK m. 677 gereğince 10.06.1949 tarihli “Gayrimenkul Satış ve Ferağ Vaadine Dair Mukavele Senedi’’ başlıklı, 24.06.1943 tarihli “Gayrimenkul Satış ve Ferağ Vaadine Dair Mukavele Senedi’’ başlıklı, 04.01.1961 tarihli “Gayrimenkul Satışı” başlıklı harici satış senetlerine (miras payının devri senetlerine) dayanarak eldeki davayı açtığı; Dava konusu harici satış senetlerinde miras paylarını devredenlerin ..., ...,...,... olduğu, miras payını devredenlerin kök muris ...’den kendilerine intikal eden miras hisselerini yine aynı kök murisin mirasçısı olan davacı ... ...’a devrettikleri; Dava konusu taşınmazların kadastro tespit tutanakları incelendiğinde ... ve mirasçıları adına kadastro tespiti yapıldığı anlaşılmaktadır. Yapılan yargılama ve toplanan deliller hüküm kurmaya yeterli değildir....

      Mahkemece çekişmeli taşınmazların ortak miras bırakandan kaldığı, taksim sözleşmesi de olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç hüküm kurmaya yeterli değildir. Dava konusu taşınmazın ortak kök miras bırakan ...'den geldiği tartışmasızdır.Davacı ..., taşınmazın 1/2 payının ... mirasçıları adına tescili istemi ile dava açmıştır. Davalı taraf ise harici taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanmıştır. Mahkemece taksim konusunda yöntemince araştırma ve inceleme yapılmamış; keşifte, ...'in dava konusu taşınmaz dışında başka gayrimenkulleri de bulunduğu belirtilmiş olduğu halde, bu taşınmazların kimler adına tespit edildiği konusunda araştırma ve inceleme de yapılmamış olduğu gibi, kabule göre de ...'ın ...'den gelen payı ile sınırlı olarak hüküm tesisi gerekirken, diğer mirasçılarının da payları dikkate alınmaksızın taşınmazın 1/2 payın ... mirasçıları adına tesciline karar verilmesi de isabetsizdir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, harici olarak taşınmaz alım-satımından kaynaklanan tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Buna göre; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ile Başkanlar Kurulu’nun 12.02.2016 gün ve 1 sayılı kararı uyarınca Yüksek 14. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21/2.maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanunun 60/3. maddesi gereğince dosyanın anılan Daireye gönderilmesi gerekmektedir. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08/11/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Dava, Tapu İptali ve Tescil (Miras Taksim Sözleşmesinden Kaynaklı) davası olup, Bu durumda Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 02/06/2021 tarih ve 431 sayılı kararı ile düzenlenen Konya Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünün 5. Hukuk Dairesinin görevlerini belirleyen 1.Maddesinde "4721 sayılı TMK'nın 676, 677 ve 678 maddelerinden kaynaklanan miras taksim sözleşmesi ve miras payının devri sözleşmesine dayanan tapu iptal ve tescil davaları ile aynı yasanın 527 ve 528. maddelerinde yer alan miras sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" hükmü uyarınca istinaf inceleme görevi Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu anlaşılmakla; dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davanın niteliğine göre istinaf inceleme görevi Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5....

          Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 12.07.2012 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 581,09 metrekarelik taşınmazın 8/48 payının davacı ...; 6/48 payının davacı ...; 8/48 payının ise müdahil davacı ... adına çayır vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar ... ve ... ile müdahil davacı ..., çekişmeli taşınmaz bölümünün murisleri ...’ dan intikal ettiğini ve terekenin taksim edilmediğini ileri sürerek, miras payları oranında adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümünün tarafların murisinden intikal ettiği gerekçesiyle davacılar ve müdahil davacının miras paylarının adlarına tesciline karar verilmiş ise de, verilen karar usul ve Yasa’ya uygun bulunmamaktadır....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, harici satışa dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Dava konusu İstanbul ili ,Pendik ilçesi, Kurna köyü 258 parsel ile 264 parselin tapuda Ayşe Eda vereseleri adına kayıtlı olduğu, İstanbul Anadolu 16. Sulh Hukuk mahkemesinin 2018/160 E.-2019/1 K. sayılı veraset ilamına göre kök muris Ayşe Eda'nın vefatı ile mirası 4 pay kabul edilerek, 1 payının davalı T7 3 payının da hazineye kaldığı, davacılar vekilinin kök muris mirasçılarından davalının murisi -eşi Berrin Kuzay'ın ( önceki soyadı Öniz ) hisselerini davacıların murisi Abdullah'a harici olarak sattığı iddiasıyla eldeki davayı açtığı, davalı vekilice vekaletnamesindeki yetkiyle davanın kabul edildiği anlaşılmaktadır. Davacı davasını sadece Ayşe Eda mirasçılarında 1/4 oranında miras payı olan davalıya karşı bu 1/4 miras payına yönelik açmıştır. Diğer 3/4 miras payına yönelik mirasçı hazineye karşı açılan herhangi bir dava yoktur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "çekişmeli taşınmazın tarafların ortak miras bırakanı ....'dan kaldığı ve paylaşılmadığı, tespit harici bırakılan yerin davalı tarafından adına tescil ettirildiği, davacı tarafın.... terekesi adına tapu iptal ve tescil ismiyle dava açtığı ancak mirasçılar arasında görülen davanın miras payı ile sınırlı görülüp miras payı oranında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken kesin hüküm ve hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin isabetsizliğine" değinilmiştir....

              Dava konusu taşınmazların sahibi ve tarafların kök murisi olan ...’un dosyada bulunan veraset belgesinin incelenmesinde; davacı ve davalıların mirasçı olduğu saptanmış olduğundan dava, mirasçılar arasında açılıp yürüyen, miras payının satışına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. TMK'nin 677/1. maddesine göre terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında tapulu taşınmazlar bakımından yapılacak sözleşmelerin yazılı olması koşulu ile geçerlidir. Somut olayda taraflar arasında taşınmaz satışına ilişkin 22.01.1990 tarihli sözleşme bulunmaktadır. Dava miras payının devrine ilişkin bulunduğuna ve taraflar mirasçı bulunduğuna göre, diğer mirasçıların davada yer almasına gerek bulunmamaktadır. Mahkemece taraf delillerini toplayarak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, terekeye temsilci atanmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık harici ticari araç satımı nedeni ile araçların resmi satışının yapılmaması sonucu ödenen bedelin tahsiline ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacıların 28.01.2003 tarihli ihtarname ile harici araç satımından dolayı ödedikleri bedeli talep ettikleri, davacıların zararlarını geri almaya hak kazandıkları tarih olarak bu tarihi kabul ettikleri B.K.' nun 66. maddesi uyarınca zararı öğrenme tarihinden itibaren (1) yıl içinde dava açılmadığı için davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu